Buradasınız

Madde 1 Konu

Resmi Gazete No: Resmi Gazete Tarihi: Adı: UID:
İçerik:

T.C. 

AFYONKARAHİSAR VALİLİĞİ

Defterdarlık (Gelir Müdürlüğü)

 

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden, … Teknopark bünyesinde bulunan … vergi numaralı şirketinizin 4691 ve 5746 sayılı Kanunlara tabi olduğu, şirketinizin TÜBİTAK … programından "Teknogirişim Sermayesi Desteği" kazandığı, bu çerçevede TÜBİTAK'tan  alınacak olan hibelerin bir kısmının şirket ortakları olan … ve …'ye yapacakları Ar-Ge çalışmalarına karşılık olarak Ar-Ge personel ücreti olarak ödeneceği, şirketinizde 2 ortaktan başka çalışanın bulunmadığı, 2 ortağın TÜBİTAK'a sunulan iş paketlerinde tam zamanlı çalışan olarak belirtildiği, bu bağlamda TÜBİTAK'tan kazanılan hibenin belirtilen tutarlar doğrultusunda şirket ortaklarına ödenmesi durumunda gelir vergisi ve damga vergisi muafiyeti uygulanıp uygulanmayacağı konusunda görüş talep edildiği anlaşılmıştır.

 

 

GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

 

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 61 inci maddesinde, "Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

 

Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez." hükmüne yer verilmiştir.

 

Söz konusu Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında tevkifat yapacaklar sayılmış olup, aynı fıkranın (1) numaralı bendinde hizmet erbabına ödenen ücretler üzerinden 103 ve 104 üncü maddelere göre gelir vergisi tevkifatı yapılması gerektiği hükme bağlanmıştır.

 

Aynı Kanunun geçici 75 inci maddesinde, "31/12/2023 tarihine kadar, 28/2/2008 tarihli ve 5746 sayılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen Ar-Ge tasarım ve destek personelinin, bu çalışmaları karşılığında elde ettikleri ücretleri üzerinden asgari geçim indirimi uygulandıktan sonra hesaplanan gelir vergisinin; doktoralı olanlar ile 5746 sayılı Kanun kapsamındaki temel bilimler alanlarından birinde en az yüksek lisans derecesine sahip olanlar için yüzde 95'i, yüksek lisanslı olanlar ile temel bilimler alanlarından birinde lisans derecesine sahip olanlar için yüzde 90'ı ve diğerleri için yüzde 80'i verilecek muhtasar beyanname üzerinden tahakkuk eden vergiden indirilmek suretiyle terkin edilir. Bu süre içerisinde, anılan maddenin bu maddeye aykırı olan hükmü uygulanmaz." hükmüne yer verilmiştir.

 

5746 sayılı Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunun;

 

- 2 nci maddesinde, "(1) Bu Kanunun uygulamasında;

 

......

 

f) Ar-Ge personeli: Ar-Ge faaliyetlerinde doğrudan görevli araştırmacı ve teknisyenleri,

 

g) Araştırmacı: Ar-Ge faaliyetleri ile yenilik tanımı kapsamındaki projelerde, yeni bilgi, ürün, süreç, yöntem ve sistemlerin tasarım veya oluşturulması ve ilgili projelerin yönetilmesi süreçlerinde yer alan en az lisans mezunu uzmanları,

 

ğ) Teknisyen: Meslek lisesi veya meslek yüksekokullarının tasarım, teknik, fen veya sağlık bölümlerinden mezun, teknik bilgi ve deneyim sahibi kişileri,

 

h) Destek personeli: Ar-Ge veya tasarım faaliyetlerine katılan veya bu faaliyetlerle doğrudan ilişkili yönetici, teknik eleman, laborant, sekreter, işçi ve benzeri personeli,

 

.....

 

ifade eder." hükmüne,

 

- "İndirim, istisna, destek ve teşvik unsurları" başlıklı 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, "Kamu personeli hariç olmak üzere teknoloji merkezi işletmelerinde, Ar-Ge merkezlerinde, kamu kurum ve kuruluşları ile kanunla kurulan veya teknoloji geliştirme  projesi  anlaşmaları  kapsamında  uluslararası  kurumlardan  ya  da kamu kurum ve kuruluşlarından Ar-Ge projelerini desteklemek amacıyla fon veya kredi kullanan vakıflar tarafından veya uluslararası fonlarca desteklenen ya da TÜBİTAK tarafından yürütülen Ar-Ge ve yenilik projelerinde, teknogirişim sermaye desteklerinden yararlanan işletmelerde ve rekabet öncesi işbirliği projelerinde çalışan Ar-Ge ve destek personeli ile bu Kanun kapsamında yukarıda sayılan kurum ve kuruluşlar tarafından desteklenen tasarım projelerinde ve tasarım merkezlerinde çalışan tasarım ve destek personelinin; bu çalışmaları karşılığında elde ettikleri ücretlerinin doktoralı olanlar ile temel bilimler alanlarından birinde en az yüksek lisans derecesine sahip olanlar için yüzde doksan beşi, yüksek lisanslı olanlar ile temel bilimler alanlarından birinde lisans derecesine sahip olanlar için yüzde doksanı ve diğerleri için yüzde sekseni gelir vergisinden müstesnadır. Hak kazanılmış hafta tatili ve yıllık ücretli izin süreleri ile 17/3/1981 tarihli ve 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunda belirtilen tatil günlerine isabet eden ücretler de bu istisna kapsamındadır. Haftalık kırk beş saatin üzerindeki ve ek çalışma sürelerine ilişkin ücretler bu istisnadan faydalanamaz. …" hükmüne,

 

yer verilmiştir.

 

5746 sayılı Kanunda yer alan gelir vergisi stopajı teşviki uygulamasına ilişkin açıklamaların yer aldığı 1 Seri No.lu 5746 sayılı Kanun Genel Tebliğinin;

 

- "3.1. Uygulama Esasları" başlıklı bölümünde, "...Gelir vergisi stopajı teşvikinin hesaplanmasında kapsama giren personelin fiilen Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerine ayırdıkları zamanın, toplam çalışma zamanına oranı esas alınacaktır. Kanun kapsamında faaliyette bulunan personelin, ay içindeki çalışmalarının tamamının Ar-Ge ve yenilik faaliyetleri ile ilgili olması halinde hak kazanılmış hafta tatili ve yıllık ücretli izin süreleri de 50 (elli) tam zaman eşdeğerin hesabında bu kapsamda değerlendirilerek gelir vergisi stopajı teşviki uygulamasında dikkate alınacaktır. Ancak, bir günde 8, haftada 45 saatin üzerindeki çalışma süreleri ile ek çalışma süreleri 50 (elli) tam zaman eşdeğerin hesabında dikkate alınmaz..

 

Kısmî çalışma halinde ise, personelin Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerine ayırdığı zamanın toplam çalışma zamanına oranı dikkate alınmak suretiyle bulunan ücret tutarları Ar-Ge ve yenilik harcaması olarak dikkate alınacaktır. Kısmî çalışan personelin hafta tatili ve yıllık ücretli izin süreleri dikkate alınmaz.." açıklamasına,

 

- "4.1. Teşvik Uygulaması Dışında Kalan Ödemeler" başlıklı bölümünde, "5746 sayılı Kanunda belirtilen gelir vergisi stopajı teşvikinden kamu personeli hariç olmak üzere teknoloji merkezi işletmelerinde, Ar-Ge merkezlerinde, kamu kurum ve kuruluşları ile kanunla kurulan vakıflar tarafından veya uluslararası fonlarca desteklenen ya da TÜBİTAK tarafından yürütülen Ar-Ge ve yenilik projelerinde, teknogirişim sermaye desteklerinden yararlanan işletmelerde ve rekabet öncesi işbirliği projelerinde çalışan Ar-Ge ve destek personelinin yararlanacağı belirtilmiş olup, aşağıda belirtilen ödemeler nedeniyle gelir vergisi stopajı teşviki uygulamasından yararlanılamayacaktır.

 

-Ar-Ge ve yenilik faaliyeti kapsamı dışındaki çalışmalara ait ücret ödemeleri,

 

-Ar-Ge ve yenilik projelerinde görev alan ve/veya işletmelerde çalışan kamu personeline yapılan ücret ödemeleri,

 

-Ar-Ge ve yenilik faaliyeti kapsamında ay içinde kısmî zamanlı olarak çalışan personelin hak kazanılmış hafta tatili, yıllık ücretli izin ve mazeret izni gibi sürelere isabet eden ücret ödemeleri." açıklamasına

 

yer verilmiştir.

 

Diğer taraftan, 4691 Sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanununun;

 

- 3 üncü maddesinde, "Bu Kanunun uygulanmasında;

 

.....

 

m) AR-GE Personeli: AR-GE faaliyetlerinde doğrudan görevli araştırmacı, yazılımcı ve teknisyenleri,

 

n) Araştırmacı: AR-GE faaliyetleri ile yenilik tanımı kapsamındaki projelerde, yeni bilgi, ürün, süreç, yöntem ve sistemlerin tasarım veya oluşturulması ve ilgili projelerin yönetilmesi süreçlerinde yer alan en az lisans mezunu uzmanları,

 

o) Teknisyen: Meslek lisesi veya meslek yüksekokullarının tasarım, teknik, fen veya sağlık bölümlerinden mezun, teknik bilgi ve deneyim sahibi kişileri,

 

p) Destek Personeli: AR-GE veya tasarım faaliyetlerine katılan veya bu faaliyetlerle doğrudan ilişkili yönetici, teknik eleman, laborant, sekreter, işçi ve benzeri personeli,

 

r) Yazılımcı Personel: Yazılım olarak tanımlanan süreçte çalışıp program geliştiren, üreten, alanında yeterli deneyime veya eğitime sahip nitelikli personeli,

 

......

 

ifade eder." hükmüne,

 

- Geçici 2 nci maddesinin üçüncü fıkrasında, "Bölgede çalışan; AR-GE, tasarım ve destek personelinin bu görevleri ile ilgili ücretleri 31/12/2023 tarihine kadar her türlü vergiden müstesnadır. Gelir vergisi stopajı ve sigorta primi işveren hissesine ilişkin teşviklerden yararlanacak olan destek personeli sayısı, AR-GE ve tasarım personeli sayısının yüzde onunu aşamaz. Hak kazanılmış hafta tatili ve yıllık ücretli izin süreleri ile 17/3/1981 tarihli ve 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunda belirtilen tatil günlerine isabet eden ücretler de bu istisna kapsamındadır. Haftalık kırk beş saatin üzerindeki ve ek çalışma sürelerine ilişkin ücretler bu istisnadan faydalanamaz. Yönetici şirket, ücreti gelir vergisi istisnasından yararlanan kişilerin Bölgede fiilen çalışıp çalışmadığını denetler. Ancak, Bölgede yer alan işletmelerde çalışan AR-GE ve tasarım personelinin bu Bölgelerde yürüttüğü projelerle doğrudan ilgili olmak şartıyla, proje kapsamındaki faaliyetlerin bir kısmının Bölge dışında yürütülmesinin zorunlu olduğu durumlarda Bölge dışındaki bu faaliyetlere ilişkin ücretlerinin yüzde yüzünü aşmamak şartıyla Cumhurbaşkanınca ayrı ayrı veya birlikte belirlenecek kısmı ile Bölgede yer alan işletmelerde en az bir yıl süreyle çalışan AR-GE ve tasarım personelinin yüksek lisans yapanlar için bir buçuk yılı, doktora yapanlar için iki yılı geçmemek üzere Bölge dışında geçirdiği sürelere ilişkin ücretlerin yüzde yüzünü aşmamak şartıyla Cumhurbaşkanınca ayrı ayrı veya birlikte belirlenecek kısmı, gelir vergisi stopajı teşviki kapsamında değerlendirilir. Bu kapsamda teşvikten yararlanılması için Bölge yönetici şirketinin onayının alınması ve Bakanlığın bilgilendirilmesi zorunludur. Yönetici şirketin onayı ile Bölge dışında geçirilen sürenin Bölgede yürütülen görevle ilgili olmadığının tespit edilmesi halinde, ziyaa uğratılan vergi ve buna ilişkin cezalardan ilgili işletme sorumludur." hükmüne,

 

yer verilmiştir.

 

Bu hüküm ve açıklamalara göre, şirketiniz ortaklarının Ar-Ge personeli veya fiilen çalışan Ar-Ge personeli veya destek personeli kapsamında olmaları, şirketiniz bünyesinde TÜBİTAK … programı kapsamında yürütülen Ar-Ge faaliyetinde fiilen çalışmaları ile 4691 ve 5746 sayılı Kanunlarda yer alan diğer şartların da sağlanması kaydıyla, yapılan ücret ödemelerinin, adı geçen kanunlarda belirtilen ücret istisnası veya gelir vergisi stopajı teşvikinden yararlandırılması mümkün bulunmaktadır.

 

Diğer taraftan, ortaklarınızın söz konusu Ar-Ge faaliyetinde kısmi olarak çalışması halinde ise; ortakların Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerine ayırdığı zamanın toplam çalışma zamanına oranı dikkate alınmak suretiyle bulunan ücret tutarları Ar-Ge ve yenilik harcaması olarak dikkate alınarak, bu tutara istisna uygulanabilecektir. Kısmi çalışan personelin hafta tatili ve yıllık ücretli izin sürelerine isabet eden ücret ödemeleri ise söz konusu teşvik veya istisnaya konu edilemeyecektir.

 

 

DAMGA VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

 

 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu, bu Kanundaki kağıtlar teriminin, yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği hükmüne yer verilmiştir.

 

Anılan Kanuna ekli (1) sayılı tablonun IV/1-b fıkrasında, maaş, ücret, gündelik, huzur hakkı, aidat, ihtisas zammı, ikramiye, yemek ve mesken bedeli, harcırah, tazminat ve benzeri her ne adla olursa olsun hizmet karşılığı alınan paralar (avans olarak ödenenler dâhil) için verilen makbuzlar ile bu paraların nakden ödenmeyerek kişiler adına açılmış veya açılacak cari hesaplara nakledildiği veya emir ve havalelerine tediye olunduğu takdirde nakli veya tediyeyi temin eden kağıtların damga vergisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

 

 Diğer taraftan, 5746 sayılı Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunun 6676 sayılı Kanun ile değişik 3 üncü maddesinin dördüncü fıkrasında, "Damga vergisi istisnası: Bu Kanun kapsamındaki her türlü Ar-Ge ve yenilik faaliyetleri ile tasarım faaliyetlerine ilişkin olarak düzenlenen kağıtlardan damga vergisi alınmaz." hükmü yer almaktadır.

 

Konu ile ilgili olarak 30/9/2016 tarihli ve 29843 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 5 Seri No.lu 5746 Sayılı Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun Genel Tebliğinin "Damga Vergisi İstisnası Uygulaması" başlıklı bölümünün "Uygulama Esasları" başlıklı 3 üncü maddesinde, 5746 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca, bu Kanun ve ilgili Yönetmelikte kapsam ve sınırları belirtilen Ar-Ge, yenilik veya tasarım faaliyetlerine ilişkin olarak düzenlenen kağıtların damga vergisinden müstesna olacağı, 5746 sayılı Kanun kapsamında Ar-Ge, yenilik veya tasarım faaliyetlerinde istihdam edilen personele münhasıran bu görevleri ile ilgili olarak yapılan ücret ödemeleri nedeniyle düzenlenen kağıtlar ile 5746 sayılı Kanun kapsamına giren sigortalılar için düzenlenecek aylık prim ve hizmet belgelerinden damga vergisi alınmayacağı hususu açıklanmış, 4 üncü maddesinde damga vergisi istisnasının başlangıcına ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.

 

Öte yandan, 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanununun 6170 ve 6676 sayılı Kanunlarla değişik 3 üncü maddesinde,

 

"m) AR-GE Personeli: AR-GE faaliyetlerinde doğrudan görevli araştırmacı, yazılımcı ve teknisyenleri,

 

p) Destek Personeli: AR-GE veya tasarım faaliyetlerine katılan veya bu faaliyetlerle doğrudan ilişkili yönetici, teknik eleman, laborant, sekreter, işçi ve benzeri personeli,

 

bb) Tasarım Personeli: Tasarım faaliyetlerinde doğrudan görevli tasarımcı ve teknisyenleri, ifade edeceği"

 

hükmüne yer verilmiş; 6676 sayılı Kanunla değişik geçici 2 nci maddesinde ise bölgede çalışan, AR-GE, tasarım ve destek personelinin bu görevleri ile ilgili ücretlerinin 31/12/2023 tarihine kadar her türlü vergiden müstesna olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, şirketiniz ortaklarının Ar-Ge personeli veya fiilen çalışan Ar-Ge personeli veya destek personeli kapsamında olmaları, şirketiniz bünyesinde TÜBİTAK … programı kapsamında yürütülen Ar-Ge faaliyetinde fiilen çalışmaları ile 4691 ve 5746 sayılı Kanunlarda yer alan diğer şartların da sağlanması kaydıyla, yapılan ücret ödemelerine ilişkin düzenlenen kağıtlara damga vergisi istisnası uygulanması mümkün bulunmaktadır.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

İçerik 1:

T.C. 

AFYONKARAHİSAR VALİLİĞİ

Defterdarlık (Gelir Müdürlüğü)

 

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden, … Teknopark bünyesinde bulunan … vergi numaralı şirketinizin 4691 ve 5746 sayılı Kanunlara tabi olduğu, şirketinizin TÜBİTAK … programından "Teknogirişim Sermayesi Desteği" kazandığı, bu çerçevede TÜBİTAK'tan  alınacak olan hibelerin bir kısmının şirket ortakları olan … ve …'ye yapacakları Ar-Ge çalışmalarına karşılık olarak Ar-Ge personel ücreti olarak ödeneceği, şirketinizde 2 ortaktan başka çalışanın bulunmadığı, 2 ortağın TÜBİTAK'a sunulan iş paketlerinde tam zamanlı çalışan olarak belirtildiği, bu bağlamda TÜBİTAK'tan kazanılan hibenin belirtilen tutarlar doğrultusunda şirket ortaklarına ödenmesi durumunda gelir vergisi ve damga vergisi muafiyeti uygulanıp uygulanmayacağı konusunda görüş talep edildiği anlaşılmıştır.

 

 

GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

 

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 61 inci maddesinde, "Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

 

Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez." hükmüne yer verilmiştir.

 

Söz konusu Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında tevkifat yapacaklar sayılmış olup, aynı fıkranın (1) numaralı bendinde hizmet erbabına ödenen ücretler üzerinden 103 ve 104 üncü maddelere göre gelir vergisi tevkifatı yapılması gerektiği hükme bağlanmıştır.

 

Aynı Kanunun geçici 75 inci maddesinde, "31/12/2023 tarihine kadar, 28/2/2008 tarihli ve 5746 sayılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen Ar-Ge tasarım ve destek personelinin, bu çalışmaları karşılığında elde ettikleri ücretleri üzerinden asgari geçim indirimi uygulandıktan sonra hesaplanan gelir vergisinin; doktoralı olanlar ile 5746 sayılı Kanun kapsamındaki temel bilimler alanlarından birinde en az yüksek lisans derecesine sahip olanlar için yüzde 95'i, yüksek lisanslı olanlar ile temel bilimler alanlarından birinde lisans derecesine sahip olanlar için yüzde 90'ı ve diğerleri için yüzde 80'i verilecek muhtasar beyanname üzerinden tahakkuk eden vergiden indirilmek suretiyle terkin edilir. Bu süre içerisinde, anılan maddenin bu maddeye aykırı olan hükmü uygulanmaz." hükmüne yer verilmiştir.

 

5746 sayılı Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunun;

 

- 2 nci maddesinde, "(1) Bu Kanunun uygulamasında;

 

......

 

f) Ar-Ge personeli: Ar-Ge faaliyetlerinde doğrudan görevli araştırmacı ve teknisyenleri,

 

g) Araştırmacı: Ar-Ge faaliyetleri ile yenilik tanımı kapsamındaki projelerde, yeni bilgi, ürün, süreç, yöntem ve sistemlerin tasarım veya oluşturulması ve ilgili projelerin yönetilmesi süreçlerinde yer alan en az lisans mezunu uzmanları,

 

ğ) Teknisyen: Meslek lisesi veya meslek yüksekokullarının tasarım, teknik, fen veya sağlık bölümlerinden mezun, teknik bilgi ve deneyim sahibi kişileri,

 

h) Destek personeli: Ar-Ge veya tasarım faaliyetlerine katılan veya bu faaliyetlerle doğrudan ilişkili yönetici, teknik eleman, laborant, sekreter, işçi ve benzeri personeli,

 

.....

 

ifade eder." hükmüne,

 

- "İndirim, istisna, destek ve teşvik unsurları" başlıklı 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, "Kamu personeli hariç olmak üzere teknoloji merkezi işletmelerinde, Ar-Ge merkezlerinde, kamu kurum ve kuruluşları ile kanunla kurulan veya teknoloji geliştirme  projesi  anlaşmaları  kapsamında  uluslararası  kurumlardan  ya  da kamu kurum ve kuruluşlarından Ar-Ge projelerini desteklemek amacıyla fon veya kredi kullanan vakıflar tarafından veya uluslararası fonlarca desteklenen ya da TÜBİTAK tarafından yürütülen Ar-Ge ve yenilik projelerinde, teknogirişim sermaye desteklerinden yararlanan işletmelerde ve rekabet öncesi işbirliği projelerinde çalışan Ar-Ge ve destek personeli ile bu Kanun kapsamında yukarıda sayılan kurum ve kuruluşlar tarafından desteklenen tasarım projelerinde ve tasarım merkezlerinde çalışan tasarım ve destek personelinin; bu çalışmaları karşılığında elde ettikleri ücretlerinin doktoralı olanlar ile temel bilimler alanlarından birinde en az yüksek lisans derecesine sahip olanlar için yüzde doksan beşi, yüksek lisanslı olanlar ile temel bilimler alanlarından birinde lisans derecesine sahip olanlar için yüzde doksanı ve diğerleri için yüzde sekseni gelir vergisinden müstesnadır. Hak kazanılmış hafta tatili ve yıllık ücretli izin süreleri ile 17/3/1981 tarihli ve 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunda belirtilen tatil günlerine isabet eden ücretler de bu istisna kapsamındadır. Haftalık kırk beş saatin üzerindeki ve ek çalışma sürelerine ilişkin ücretler bu istisnadan faydalanamaz. …" hükmüne,

 

yer verilmiştir.

 

5746 sayılı Kanunda yer alan gelir vergisi stopajı teşviki uygulamasına ilişkin açıklamaların yer aldığı 1 Seri No.lu 5746 sayılı Kanun Genel Tebliğinin;

 

- "3.1. Uygulama Esasları" başlıklı bölümünde, "...Gelir vergisi stopajı teşvikinin hesaplanmasında kapsama giren personelin fiilen Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerine ayırdıkları zamanın, toplam çalışma zamanına oranı esas alınacaktır. Kanun kapsamında faaliyette bulunan personelin, ay içindeki çalışmalarının tamamının Ar-Ge ve yenilik faaliyetleri ile ilgili olması halinde hak kazanılmış hafta tatili ve yıllık ücretli izin süreleri de 50 (elli) tam zaman eşdeğerin hesabında bu kapsamda değerlendirilerek gelir vergisi stopajı teşviki uygulamasında dikkate alınacaktır. Ancak, bir günde 8, haftada 45 saatin üzerindeki çalışma süreleri ile ek çalışma süreleri 50 (elli) tam zaman eşdeğerin hesabında dikkate alınmaz..

 

Kısmî çalışma halinde ise, personelin Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerine ayırdığı zamanın toplam çalışma zamanına oranı dikkate alınmak suretiyle bulunan ücret tutarları Ar-Ge ve yenilik harcaması olarak dikkate alınacaktır. Kısmî çalışan personelin hafta tatili ve yıllık ücretli izin süreleri dikkate alınmaz.." açıklamasına,

 

- "4.1. Teşvik Uygulaması Dışında Kalan Ödemeler" başlıklı bölümünde, "5746 sayılı Kanunda belirtilen gelir vergisi stopajı teşvikinden kamu personeli hariç olmak üzere teknoloji merkezi işletmelerinde, Ar-Ge merkezlerinde, kamu kurum ve kuruluşları ile kanunla kurulan vakıflar tarafından veya uluslararası fonlarca desteklenen ya da TÜBİTAK tarafından yürütülen Ar-Ge ve yenilik projelerinde, teknogirişim sermaye desteklerinden yararlanan işletmelerde ve rekabet öncesi işbirliği projelerinde çalışan Ar-Ge ve destek personelinin yararlanacağı belirtilmiş olup, aşağıda belirtilen ödemeler nedeniyle gelir vergisi stopajı teşviki uygulamasından yararlanılamayacaktır.

 

-Ar-Ge ve yenilik faaliyeti kapsamı dışındaki çalışmalara ait ücret ödemeleri,

 

-Ar-Ge ve yenilik projelerinde görev alan ve/veya işletmelerde çalışan kamu personeline yapılan ücret ödemeleri,

 

-Ar-Ge ve yenilik faaliyeti kapsamında ay içinde kısmî zamanlı olarak çalışan personelin hak kazanılmış hafta tatili, yıllık ücretli izin ve mazeret izni gibi sürelere isabet eden ücret ödemeleri." açıklamasına

 

yer verilmiştir.

 

Diğer taraftan, 4691 Sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanununun;

 

- 3 üncü maddesinde, "Bu Kanunun uygulanmasında;

 

.....

 

m) AR-GE Personeli: AR-GE faaliyetlerinde doğrudan görevli araştırmacı, yazılımcı ve teknisyenleri,

 

n) Araştırmacı: AR-GE faaliyetleri ile yenilik tanımı kapsamındaki projelerde, yeni bilgi, ürün, süreç, yöntem ve sistemlerin tasarım veya oluşturulması ve ilgili projelerin yönetilmesi süreçlerinde yer alan en az lisans mezunu uzmanları,

 

o) Teknisyen: Meslek lisesi veya meslek yüksekokullarının tasarım, teknik, fen veya sağlık bölümlerinden mezun, teknik bilgi ve deneyim sahibi kişileri,

 

p) Destek Personeli: AR-GE veya tasarım faaliyetlerine katılan veya bu faaliyetlerle doğrudan ilişkili yönetici, teknik eleman, laborant, sekreter, işçi ve benzeri personeli,

 

r) Yazılımcı Personel: Yazılım olarak tanımlanan süreçte çalışıp program geliştiren, üreten, alanında yeterli deneyime veya eğitime sahip nitelikli personeli,

 

......

 

ifade eder." hükmüne,

 

- Geçici 2 nci maddesinin üçüncü fıkrasında, "Bölgede çalışan; AR-GE, tasarım ve destek personelinin bu görevleri ile ilgili ücretleri 31/12/2023 tarihine kadar her türlü vergiden müstesnadır. Gelir vergisi stopajı ve sigorta primi işveren hissesine ilişkin teşviklerden yararlanacak olan destek personeli sayısı, AR-GE ve tasarım personeli sayısının yüzde onunu aşamaz. Hak kazanılmış hafta tatili ve yıllık ücretli izin süreleri ile 17/3/1981 tarihli ve 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunda belirtilen tatil günlerine isabet eden ücretler de bu istisna kapsamındadır. Haftalık kırk beş saatin üzerindeki ve ek çalışma sürelerine ilişkin ücretler bu istisnadan faydalanamaz. Yönetici şirket, ücreti gelir vergisi istisnasından yararlanan kişilerin Bölgede fiilen çalışıp çalışmadığını denetler. Ancak, Bölgede yer alan işletmelerde çalışan AR-GE ve tasarım personelinin bu Bölgelerde yürüttüğü projelerle doğrudan ilgili olmak şartıyla, proje kapsamındaki faaliyetlerin bir kısmının Bölge dışında yürütülmesinin zorunlu olduğu durumlarda Bölge dışındaki bu faaliyetlere ilişkin ücretlerinin yüzde yüzünü aşmamak şartıyla Cumhurbaşkanınca ayrı ayrı veya birlikte belirlenecek kısmı ile Bölgede yer alan işletmelerde en az bir yıl süreyle çalışan AR-GE ve tasarım personelinin yüksek lisans yapanlar için bir buçuk yılı, doktora yapanlar için iki yılı geçmemek üzere Bölge dışında geçirdiği sürelere ilişkin ücretlerin yüzde yüzünü aşmamak şartıyla Cumhurbaşkanınca ayrı ayrı veya birlikte belirlenecek kısmı, gelir vergisi stopajı teşviki kapsamında değerlendirilir. Bu kapsamda teşvikten yararlanılması için Bölge yönetici şirketinin onayının alınması ve Bakanlığın bilgilendirilmesi zorunludur. Yönetici şirketin onayı ile Bölge dışında geçirilen sürenin Bölgede yürütülen görevle ilgili olmadığının tespit edilmesi halinde, ziyaa uğratılan vergi ve buna ilişkin cezalardan ilgili işletme sorumludur." hükmüne,

 

yer verilmiştir.

 

Bu hüküm ve açıklamalara göre, şirketiniz ortaklarının Ar-Ge personeli veya fiilen çalışan Ar-Ge personeli veya destek personeli kapsamında olmaları, şirketiniz bünyesinde TÜBİTAK … programı kapsamında yürütülen Ar-Ge faaliyetinde fiilen çalışmaları ile 4691 ve 5746 sayılı Kanunlarda yer alan diğer şartların da sağlanması kaydıyla, yapılan ücret ödemelerinin, adı geçen kanunlarda belirtilen ücret istisnası veya gelir vergisi stopajı teşvikinden yararlandırılması mümkün bulunmaktadır.

 

Diğer taraftan, ortaklarınızın söz konusu Ar-Ge faaliyetinde kısmi olarak çalışması halinde ise; ortakların Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerine ayırdığı zamanın toplam çalışma zamanına oranı dikkate alınmak suretiyle bulunan ücret tutarları Ar-Ge ve yenilik harcaması olarak dikkate alınarak, bu tutara istisna uygulanabilecektir. Kısmi çalışan personelin hafta tatili ve yıllık ücretli izin sürelerine isabet eden ücret ödemeleri ise söz konusu teşvik veya istisnaya konu edilemeyecektir.

 

 

DAMGA VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

 

 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu, bu Kanundaki kağıtlar teriminin, yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği hükmüne yer verilmiştir.

 

Anılan Kanuna ekli (1) sayılı tablonun IV/1-b fıkrasında, maaş, ücret, gündelik, huzur hakkı, aidat, ihtisas zammı, ikramiye, yemek ve mesken bedeli, harcırah, tazminat ve benzeri her ne adla olursa olsun hizmet karşılığı alınan paralar (avans olarak ödenenler dâhil) için verilen makbuzlar ile bu paraların nakden ödenmeyerek kişiler adına açılmış veya açılacak cari hesaplara nakledildiği veya emir ve havalelerine tediye olunduğu takdirde nakli veya tediyeyi temin eden kağıtların damga vergisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

 

 Diğer taraftan, 5746 sayılı Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunun 6676 sayılı Kanun ile değişik 3 üncü maddesinin dördüncü fıkrasında, "Damga vergisi istisnası: Bu Kanun kapsamındaki her türlü Ar-Ge ve yenilik faaliyetleri ile tasarım faaliyetlerine ilişkin olarak düzenlenen kağıtlardan damga vergisi alınmaz." hükmü yer almaktadır.

 

Konu ile ilgili olarak 30/9/2016 tarihli ve 29843 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 5 Seri No.lu 5746 Sayılı Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun Genel Tebliğinin "Damga Vergisi İstisnası Uygulaması" başlıklı bölümünün "Uygulama Esasları" başlıklı 3 üncü maddesinde, 5746 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca, bu Kanun ve ilgili Yönetmelikte kapsam ve sınırları belirtilen Ar-Ge, yenilik veya tasarım faaliyetlerine ilişkin olarak düzenlenen kağıtların damga vergisinden müstesna olacağı, 5746 sayılı Kanun kapsamında Ar-Ge, yenilik veya tasarım faaliyetlerinde istihdam edilen personele münhasıran bu görevleri ile ilgili olarak yapılan ücret ödemeleri nedeniyle düzenlenen kağıtlar ile 5746 sayılı Kanun kapsamına giren sigortalılar için düzenlenecek aylık prim ve hizmet belgelerinden damga vergisi alınmayacağı hususu açıklanmış, 4 üncü maddesinde damga vergisi istisnasının başlangıcına ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.

 

Öte yandan, 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanununun 6170 ve 6676 sayılı Kanunlarla değişik 3 üncü maddesinde,

 

"m) AR-GE Personeli: AR-GE faaliyetlerinde doğrudan görevli araştırmacı, yazılımcı ve teknisyenleri,

 

p) Destek Personeli: AR-GE veya tasarım faaliyetlerine katılan veya bu faaliyetlerle doğrudan ilişkili yönetici, teknik eleman, laborant, sekreter, işçi ve benzeri personeli,

 

bb) Tasarım Personeli: Tasarım faaliyetlerinde doğrudan görevli tasarımcı ve teknisyenleri, ifade edeceği"

 

hükmüne yer verilmiş; 6676 sayılı Kanunla değişik geçici 2 nci maddesinde ise bölgede çalışan, AR-GE, tasarım ve destek personelinin bu görevleri ile ilgili ücretlerinin 31/12/2023 tarihine kadar her türlü vergiden müstesna olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, şirketiniz ortaklarının Ar-Ge personeli veya fiilen çalışan Ar-Ge personeli veya destek personeli kapsamında olmaları, şirketiniz bünyesinde TÜBİTAK … programı kapsamında yürütülen Ar-Ge faaliyetinde fiilen çalışmaları ile 4691 ve 5746 sayılı Kanunlarda yer alan diğer şartların da sağlanması kaydıyla, yapılan ücret ödemelerine ilişkin düzenlenen kağıtlara damga vergisi istisnası uygulanması mümkün bulunmaktadır.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

İçerik 2:

T.C. 

AFYONKARAHİSAR VALİLİĞİ

Defterdarlık (Gelir Müdürlüğü)

 

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden, … Teknopark bünyesinde bulunan … vergi numaralı şirketinizin 4691 ve 5746 sayılı Kanunlara tabi olduğu, şirketinizin TÜBİTAK … programından "Teknogirişim Sermayesi Desteği" kazandığı, bu çerçevede TÜBİTAK'tan  alınacak olan hibelerin bir kısmının şirket ortakları olan … ve …'ye yapacakları Ar-Ge çalışmalarına karşılık olarak Ar-Ge personel ücreti olarak ödeneceği, şirketinizde 2 ortaktan başka çalışanın bulunmadığı, 2 ortağın TÜBİTAK'a sunulan iş paketlerinde tam zamanlı çalışan olarak belirtildiği, bu bağlamda TÜBİTAK'tan kazanılan hibenin belirtilen tutarlar doğrultusunda şirket ortaklarına ödenmesi durumunda gelir vergisi ve damga vergisi muafiyeti uygulanıp uygulanmayacağı konusunda görüş talep edildiği anlaşılmıştır.

 

 

GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

 

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 61 inci maddesinde, "Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

 

Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez." hükmüne yer verilmiştir.

 

Söz konusu Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında tevkifat yapacaklar sayılmış olup, aynı fıkranın (1) numaralı bendinde hizmet erbabına ödenen ücretler üzerinden 103 ve 104 üncü maddelere göre gelir vergisi tevkifatı yapılması gerektiği hükme bağlanmıştır.

 

Aynı Kanunun geçici 75 inci maddesinde, "31/12/2023 tarihine kadar, 28/2/2008 tarihli ve 5746 sayılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen Ar-Ge tasarım ve destek personelinin, bu çalışmaları karşılığında elde ettikleri ücretleri üzerinden asgari geçim indirimi uygulandıktan sonra hesaplanan gelir vergisinin; doktoralı olanlar ile 5746 sayılı Kanun kapsamındaki temel bilimler alanlarından birinde en az yüksek lisans derecesine sahip olanlar için yüzde 95'i, yüksek lisanslı olanlar ile temel bilimler alanlarından birinde lisans derecesine sahip olanlar için yüzde 90'ı ve diğerleri için yüzde 80'i verilecek muhtasar beyanname üzerinden tahakkuk eden vergiden indirilmek suretiyle terkin edilir. Bu süre içerisinde, anılan maddenin bu maddeye aykırı olan hükmü uygulanmaz." hükmüne yer verilmiştir.

 

5746 sayılı Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunun;

 

- 2 nci maddesinde, "(1) Bu Kanunun uygulamasında;

 

......

 

f) Ar-Ge personeli: Ar-Ge faaliyetlerinde doğrudan görevli araştırmacı ve teknisyenleri,

 

g) Araştırmacı: Ar-Ge faaliyetleri ile yenilik tanımı kapsamındaki projelerde, yeni bilgi, ürün, süreç, yöntem ve sistemlerin tasarım veya oluşturulması ve ilgili projelerin yönetilmesi süreçlerinde yer alan en az lisans mezunu uzmanları,

 

ğ) Teknisyen: Meslek lisesi veya meslek yüksekokullarının tasarım, teknik, fen veya sağlık bölümlerinden mezun, teknik bilgi ve deneyim sahibi kişileri,

 

h) Destek personeli: Ar-Ge veya tasarım faaliyetlerine katılan veya bu faaliyetlerle doğrudan ilişkili yönetici, teknik eleman, laborant, sekreter, işçi ve benzeri personeli,

 

.....

 

ifade eder." hükmüne,

 

- "İndirim, istisna, destek ve teşvik unsurları" başlıklı 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, "Kamu personeli hariç olmak üzere teknoloji merkezi işletmelerinde, Ar-Ge merkezlerinde, kamu kurum ve kuruluşları ile kanunla kurulan veya teknoloji geliştirme  projesi  anlaşmaları  kapsamında  uluslararası  kurumlardan  ya  da kamu kurum ve kuruluşlarından Ar-Ge projelerini desteklemek amacıyla fon veya kredi kullanan vakıflar tarafından veya uluslararası fonlarca desteklenen ya da TÜBİTAK tarafından yürütülen Ar-Ge ve yenilik projelerinde, teknogirişim sermaye desteklerinden yararlanan işletmelerde ve rekabet öncesi işbirliği projelerinde çalışan Ar-Ge ve destek personeli ile bu Kanun kapsamında yukarıda sayılan kurum ve kuruluşlar tarafından desteklenen tasarım projelerinde ve tasarım merkezlerinde çalışan tasarım ve destek personelinin; bu çalışmaları karşılığında elde ettikleri ücretlerinin doktoralı olanlar ile temel bilimler alanlarından birinde en az yüksek lisans derecesine sahip olanlar için yüzde doksan beşi, yüksek lisanslı olanlar ile temel bilimler alanlarından birinde lisans derecesine sahip olanlar için yüzde doksanı ve diğerleri için yüzde sekseni gelir vergisinden müstesnadır. Hak kazanılmış hafta tatili ve yıllık ücretli izin süreleri ile 17/3/1981 tarihli ve 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunda belirtilen tatil günlerine isabet eden ücretler de bu istisna kapsamındadır. Haftalık kırk beş saatin üzerindeki ve ek çalışma sürelerine ilişkin ücretler bu istisnadan faydalanamaz. …" hükmüne,

 

yer verilmiştir.

 

5746 sayılı Kanunda yer alan gelir vergisi stopajı teşviki uygulamasına ilişkin açıklamaların yer aldığı 1 Seri No.lu 5746 sayılı Kanun Genel Tebliğinin;

 

- "3.1. Uygulama Esasları" başlıklı bölümünde, "...Gelir vergisi stopajı teşvikinin hesaplanmasında kapsama giren personelin fiilen Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerine ayırdıkları zamanın, toplam çalışma zamanına oranı esas alınacaktır. Kanun kapsamında faaliyette bulunan personelin, ay içindeki çalışmalarının tamamının Ar-Ge ve yenilik faaliyetleri ile ilgili olması halinde hak kazanılmış hafta tatili ve yıllık ücretli izin süreleri de 50 (elli) tam zaman eşdeğerin hesabında bu kapsamda değerlendirilerek gelir vergisi stopajı teşviki uygulamasında dikkate alınacaktır. Ancak, bir günde 8, haftada 45 saatin üzerindeki çalışma süreleri ile ek çalışma süreleri 50 (elli) tam zaman eşdeğerin hesabında dikkate alınmaz..

 

Kısmî çalışma halinde ise, personelin Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerine ayırdığı zamanın toplam çalışma zamanına oranı dikkate alınmak suretiyle bulunan ücret tutarları Ar-Ge ve yenilik harcaması olarak dikkate alınacaktır. Kısmî çalışan personelin hafta tatili ve yıllık ücretli izin süreleri dikkate alınmaz.." açıklamasına,

 

- "4.1. Teşvik Uygulaması Dışında Kalan Ödemeler" başlıklı bölümünde, "5746 sayılı Kanunda belirtilen gelir vergisi stopajı teşvikinden kamu personeli hariç olmak üzere teknoloji merkezi işletmelerinde, Ar-Ge merkezlerinde, kamu kurum ve kuruluşları ile kanunla kurulan vakıflar tarafından veya uluslararası fonlarca desteklenen ya da TÜBİTAK tarafından yürütülen Ar-Ge ve yenilik projelerinde, teknogirişim sermaye desteklerinden yararlanan işletmelerde ve rekabet öncesi işbirliği projelerinde çalışan Ar-Ge ve destek personelinin yararlanacağı belirtilmiş olup, aşağıda belirtilen ödemeler nedeniyle gelir vergisi stopajı teşviki uygulamasından yararlanılamayacaktır.

 

-Ar-Ge ve yenilik faaliyeti kapsamı dışındaki çalışmalara ait ücret ödemeleri,

 

-Ar-Ge ve yenilik projelerinde görev alan ve/veya işletmelerde çalışan kamu personeline yapılan ücret ödemeleri,

 

-Ar-Ge ve yenilik faaliyeti kapsamında ay içinde kısmî zamanlı olarak çalışan personelin hak kazanılmış hafta tatili, yıllık ücretli izin ve mazeret izni gibi sürelere isabet eden ücret ödemeleri." açıklamasına

 

yer verilmiştir.

 

Diğer taraftan, 4691 Sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanununun;

 

- 3 üncü maddesinde, "Bu Kanunun uygulanmasında;

 

.....

 

m) AR-GE Personeli: AR-GE faaliyetlerinde doğrudan görevli araştırmacı, yazılımcı ve teknisyenleri,

 

n) Araştırmacı: AR-GE faaliyetleri ile yenilik tanımı kapsamındaki projelerde, yeni bilgi, ürün, süreç, yöntem ve sistemlerin tasarım veya oluşturulması ve ilgili projelerin yönetilmesi süreçlerinde yer alan en az lisans mezunu uzmanları,

 

o) Teknisyen: Meslek lisesi veya meslek yüksekokullarının tasarım, teknik, fen veya sağlık bölümlerinden mezun, teknik bilgi ve deneyim sahibi kişileri,

 

p) Destek Personeli: AR-GE veya tasarım faaliyetlerine katılan veya bu faaliyetlerle doğrudan ilişkili yönetici, teknik eleman, laborant, sekreter, işçi ve benzeri personeli,

 

r) Yazılımcı Personel: Yazılım olarak tanımlanan süreçte çalışıp program geliştiren, üreten, alanında yeterli deneyime veya eğitime sahip nitelikli personeli,

 

......

 

ifade eder." hükmüne,

 

- Geçici 2 nci maddesinin üçüncü fıkrasında, "Bölgede çalışan; AR-GE, tasarım ve destek personelinin bu görevleri ile ilgili ücretleri 31/12/2023 tarihine kadar her türlü vergiden müstesnadır. Gelir vergisi stopajı ve sigorta primi işveren hissesine ilişkin teşviklerden yararlanacak olan destek personeli sayısı, AR-GE ve tasarım personeli sayısının yüzde onunu aşamaz. Hak kazanılmış hafta tatili ve yıllık ücretli izin süreleri ile 17/3/1981 tarihli ve 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunda belirtilen tatil günlerine isabet eden ücretler de bu istisna kapsamındadır. Haftalık kırk beş saatin üzerindeki ve ek çalışma sürelerine ilişkin ücretler bu istisnadan faydalanamaz. Yönetici şirket, ücreti gelir vergisi istisnasından yararlanan kişilerin Bölgede fiilen çalışıp çalışmadığını denetler. Ancak, Bölgede yer alan işletmelerde çalışan AR-GE ve tasarım personelinin bu Bölgelerde yürüttüğü projelerle doğrudan ilgili olmak şartıyla, proje kapsamındaki faaliyetlerin bir kısmının Bölge dışında yürütülmesinin zorunlu olduğu durumlarda Bölge dışındaki bu faaliyetlere ilişkin ücretlerinin yüzde yüzünü aşmamak şartıyla Cumhurbaşkanınca ayrı ayrı veya birlikte belirlenecek kısmı ile Bölgede yer alan işletmelerde en az bir yıl süreyle çalışan AR-GE ve tasarım personelinin yüksek lisans yapanlar için bir buçuk yılı, doktora yapanlar için iki yılı geçmemek üzere Bölge dışında geçirdiği sürelere ilişkin ücretlerin yüzde yüzünü aşmamak şartıyla Cumhurbaşkanınca ayrı ayrı veya birlikte belirlenecek kısmı, gelir vergisi stopajı teşviki kapsamında değerlendirilir. Bu kapsamda teşvikten yararlanılması için Bölge yönetici şirketinin onayının alınması ve Bakanlığın bilgilendirilmesi zorunludur. Yönetici şirketin onayı ile Bölge dışında geçirilen sürenin Bölgede yürütülen görevle ilgili olmadığının tespit edilmesi halinde, ziyaa uğratılan vergi ve buna ilişkin cezalardan ilgili işletme sorumludur." hükmüne,

 

yer verilmiştir.

 

Bu hüküm ve açıklamalara göre, şirketiniz ortaklarının Ar-Ge personeli veya fiilen çalışan Ar-Ge personeli veya destek personeli kapsamında olmaları, şirketiniz bünyesinde TÜBİTAK … programı kapsamında yürütülen Ar-Ge faaliyetinde fiilen çalışmaları ile 4691 ve 5746 sayılı Kanunlarda yer alan diğer şartların da sağlanması kaydıyla, yapılan ücret ödemelerinin, adı geçen kanunlarda belirtilen ücret istisnası veya gelir vergisi stopajı teşvikinden yararlandırılması mümkün bulunmaktadır.

 

Diğer taraftan, ortaklarınızın söz konusu Ar-Ge faaliyetinde kısmi olarak çalışması halinde ise; ortakların Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerine ayırdığı zamanın toplam çalışma zamanına oranı dikkate alınmak suretiyle bulunan ücret tutarları Ar-Ge ve yenilik harcaması olarak dikkate alınarak, bu tutara istisna uygulanabilecektir. Kısmi çalışan personelin hafta tatili ve yıllık ücretli izin sürelerine isabet eden ücret ödemeleri ise söz konusu teşvik veya istisnaya konu edilemeyecektir.

 

 

DAMGA VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

 

 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu, bu Kanundaki kağıtlar teriminin, yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği hükmüne yer verilmiştir.

 

Anılan Kanuna ekli (1) sayılı tablonun IV/1-b fıkrasında, maaş, ücret, gündelik, huzur hakkı, aidat, ihtisas zammı, ikramiye, yemek ve mesken bedeli, harcırah, tazminat ve benzeri her ne adla olursa olsun hizmet karşılığı alınan paralar (avans olarak ödenenler dâhil) için verilen makbuzlar ile bu paraların nakden ödenmeyerek kişiler adına açılmış veya açılacak cari hesaplara nakledildiği veya emir ve havalelerine tediye olunduğu takdirde nakli veya tediyeyi temin eden kağıtların damga vergisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

 

 Diğer taraftan, 5746 sayılı Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunun 6676 sayılı Kanun ile değişik 3 üncü maddesinin dördüncü fıkrasında, "Damga vergisi istisnası: Bu Kanun kapsamındaki her türlü Ar-Ge ve yenilik faaliyetleri ile tasarım faaliyetlerine ilişkin olarak düzenlenen kağıtlardan damga vergisi alınmaz." hükmü yer almaktadır.

 

Konu ile ilgili olarak 30/9/2016 tarihli ve 29843 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 5 Seri No.lu 5746 Sayılı Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun Genel Tebliğinin "Damga Vergisi İstisnası Uygulaması" başlıklı bölümünün "Uygulama Esasları" başlıklı 3 üncü maddesinde, 5746 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca, bu Kanun ve ilgili Yönetmelikte kapsam ve sınırları belirtilen Ar-Ge, yenilik veya tasarım faaliyetlerine ilişkin olarak düzenlenen kağıtların damga vergisinden müstesna olacağı, 5746 sayılı Kanun kapsamında Ar-Ge, yenilik veya tasarım faaliyetlerinde istihdam edilen personele münhasıran bu görevleri ile ilgili olarak yapılan ücret ödemeleri nedeniyle düzenlenen kağıtlar ile 5746 sayılı Kanun kapsamına giren sigortalılar için düzenlenecek aylık prim ve hizmet belgelerinden damga vergisi alınmayacağı hususu açıklanmış, 4 üncü maddesinde damga vergisi istisnasının başlangıcına ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.

 

Öte yandan, 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanununun 6170 ve 6676 sayılı Kanunlarla değişik 3 üncü maddesinde,

 

"m) AR-GE Personeli: AR-GE faaliyetlerinde doğrudan görevli araştırmacı, yazılımcı ve teknisyenleri,

 

p) Destek Personeli: AR-GE veya tasarım faaliyetlerine katılan veya bu faaliyetlerle doğrudan ilişkili yönetici, teknik eleman, laborant, sekreter, işçi ve benzeri personeli,

 

bb) Tasarım Personeli: Tasarım faaliyetlerinde doğrudan görevli tasarımcı ve teknisyenleri, ifade edeceği"

 

hükmüne yer verilmiş; 6676 sayılı Kanunla değişik geçici 2 nci maddesinde ise bölgede çalışan, AR-GE, tasarım ve destek personelinin bu görevleri ile ilgili ücretlerinin 31/12/2023 tarihine kadar her türlü vergiden müstesna olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, şirketiniz ortaklarının Ar-Ge personeli veya fiilen çalışan Ar-Ge personeli veya destek personeli kapsamında olmaları, şirketiniz bünyesinde TÜBİTAK … programı kapsamında yürütülen Ar-Ge faaliyetinde fiilen çalışmaları ile 4691 ve 5746 sayılı Kanunlarda yer alan diğer şartların da sağlanması kaydıyla, yapılan ücret ödemelerine ilişkin düzenlenen kağıtlara damga vergisi istisnası uygulanması mümkün bulunmaktadır.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

Resmi Gazete No: Resmi Gazete Tarihi: Adı: UID:
İçerik:

T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

 

 

İlgide kayıtlı özelge talep formlarınız ve eklerinin incelenmesinden; … İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği tarafından ihalesi yapılan "… İli … İlçesi Merkezine 16 Derslikli İmam Hatip Lisesi ve 100 Öğrencili Pansiyon Binası Yapım İşi" ve "… İli … İlçesi Merkezine 100 Kişilik Pansiyon Binası Yapım İşi"nin tamamlandığı ve geçici kabul tutanağı ile hakediş icmalinin düzenlendiği ve fatura tutarı belirlenerek ödemenin yapıldığı belirtilerek söz konusu hakediş icmalinin düzenlenmesi esnasında gelir vergisi, damga vergisi kesintileri ile KDV hesaplamasında nefaset kesintisinin matraha dahil edilip edilmeyeceği hususunda görüş talep edildiği anlaşılmıştır.

 

GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

 

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinin birinci fıkrasında; "Her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu" hükmüne yer verilmiştir.

 

Anılan Kanunun "İndirilecek Giderler" başlıklı 40 ıncı maddesinde; safi kazancın tespit edilmesinde indirilecek giderler sayılmış olup, üçüncü bendinde; "İşle ilgili olmak şartiyle, mukavelenameye veya ilama veya kanun emrine istinaden ödenen zarar, ziyan ve tazminatların" safi kazancın tespitinde indirilebileceği belirtilmiştir.

 

Diğer taraftan, aynı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinde ise; 42 nci madde kapsamına giren işler dolayısıyla bu işleri yapanlara (kurumlar dahil) ödenen istihkak bedellerinden gelir vergisi tevkifatı yapılacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Hakedişler üzerinden kesilen nefaset bedeli kesintileri; bir işin sözleşmede öngörülen standartlara uygun bir şekilde yapılmaması halinde işi yaptıranın işi yapana eksik ödeme yapmasına imkan veren ve cezai şarta benzeyen bir uygulamadır. Bu uygulamada, işi yapanın yaptırana ödeme yapması değil, iş karşılığı ödenecek bedelin düşürülmesi söz konusudur. Dolayısıyla, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında belirtilenler tarafından yüklenicilere nakden veya hesaben yapılacak hakediş ödemeleri üzerinden tevkifat yapılması gerektiğinden, ödemeye konu edilmeyen nefaset kesinti tutarları için gelir vergisi tevkifatı yapılmayacaktır.

 

Öte yandan, ilgili dönem hakediş raporunuzda nefaset kesintisi yapıldıktan sonra kalan tutar hakediş tutarı olarak belirlendiğinden ve bu tutar üzerinden tahakkuk kaydı yapıldığından, nefaset bedelinin ilgili dönem kazancından gider olarak indirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

 

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

 

3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 1/1 inci maddesinde, Türkiye'de yapılan ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesindeki teslim ve hizmetlerin KDV'ye tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Öte yandan, 60 No.lu KDV Sirkülerinin "Tazminatlar" başlıklı (1.2.) bölümünde; herhangi bir teslim veya hizmetin karşılığı olarak ortaya çıkmayan tazminat ve benzeri ödemelerin prensip olarak KDV'nin konusuna girmediği, bu kapsamda, işin sözleşme şartlarına uygun yapılmaması, işin verilen süre içerisinde tamamlanmaması, sözleşmenin feshedilmesi gibi nedenlerle tazminat, cayma bedeli vb. adlarla yapılan cezai şart mahiyetindeki ödemelerin herhangi bir teslim veya hizmetin karşılığı olmadığından KDV'nin konusuna girmediği ifade edilmiştir.

 

Hakedişler üzerinden kesilen nefaset bedeli kesintileri, bir işin sözleşmede öngörülen standartlara uygun bir şekilde yapılmaması halinde işi yaptıranın işi yapana eksik ödeme yapmasına imkan veren ve cezai şarta benzeyen bir uygulamadır. Bu uygulamada, işi yapanın yaptırana ödeme yapması söz konusu olmayıp, iş karşılığı ödenecek bedelin düşürülmesi söz konusudur. Bu uygulama sonucunda işi yaptıran lehine bir gelir doğmakta, bu gelir de işi yaptıran açısından bir teslim veya hizmet bedeli karşılığında ortaya çıkmadığından KDV'nin konusuna girmemektedir.

 

Buna göre, "… İli … İlçesi Merkezine 16 Derslikli İmam Hatip Lisesi ve 100 Öğrencili Pansiyon Binası Yapım İşi" dolayısıyla … İl Özel İdaresince, tarafınıza yapılan ödemeler üzerinden yapılan kesintiler, işin eksik ifası nedeniyle bedelin yeniden belirlenmesi mahiyetinde olduğundan, söz konusu işe ilişkin olarak yapılan kesintiler sonrasında kalan tutar üzerinden KDV hesaplanması gerekmektedir.

 

 

DAMGA VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu, bu Kanundaki kağıtlar teriminin, yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu, resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların damga vergisinin kişiler tarafından ödeneceği hükmü yer almaktadır.

 

Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "IV.Makbuzlar ve diğer kağıtlar" başlıklı bölümünün 1/a fıkrasında, resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler (avans olarak yapılanlar dahil) nedeniyle, kişiler tarafından resmi dairelere verilen ve belli parayı ihtiva eden makbuz ve ibra senetleri ile bu ödemelerin resmi daireler nam ve hesabına, kişiler adına açılmış veya açılacak hesaplara nakledilmesini veya emir ve havalelerine tediyesini temin eden kağıtların nispi damga vergisine tabi olacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Diğer taraftan, 30 Seri No.lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğinde, damga vergisinin katma değer vergisi hariç olmak üzere sadece işin bedeli üzerinden hesaplanması, katma değer vergisi dahil edilerek düzenlenen kağıtlardan alınması icabeden damga vergisinin ise katma değer vergisi tutarı düşüldükten sonra kalan meblağ üzerinden hesaplanması gerektiği belirtilmiştir

 

Buna göre, özelge talep formunuz ekinde başvurunuz konusu ödeme belgeleri yer almamakla birlikte, resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin hakediş ödemeleri nedeniyle düzenlenen kağıtların, ödemeye ilişkin kağıdın ihtiva ettiği KDV hariç tutar üzerinden Kanuna ekli (1) sayılı tablonun IV/1-a fıkrasına göre damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

İçerik 1:

T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

 

 

İlgide kayıtlı özelge talep formlarınız ve eklerinin incelenmesinden; … İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği tarafından ihalesi yapılan "… İli … İlçesi Merkezine 16 Derslikli İmam Hatip Lisesi ve 100 Öğrencili Pansiyon Binası Yapım İşi" ve "… İli … İlçesi Merkezine 100 Kişilik Pansiyon Binası Yapım İşi"nin tamamlandığı ve geçici kabul tutanağı ile hakediş icmalinin düzenlendiği ve fatura tutarı belirlenerek ödemenin yapıldığı belirtilerek söz konusu hakediş icmalinin düzenlenmesi esnasında gelir vergisi, damga vergisi kesintileri ile KDV hesaplamasında nefaset kesintisinin matraha dahil edilip edilmeyeceği hususunda görüş talep edildiği anlaşılmıştır.

 

GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

 

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinin birinci fıkrasında; "Her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu" hükmüne yer verilmiştir.

 

Anılan Kanunun "İndirilecek Giderler" başlıklı 40 ıncı maddesinde; safi kazancın tespit edilmesinde indirilecek giderler sayılmış olup, üçüncü bendinde; "İşle ilgili olmak şartiyle, mukavelenameye veya ilama veya kanun emrine istinaden ödenen zarar, ziyan ve tazminatların" safi kazancın tespitinde indirilebileceği belirtilmiştir.

 

Diğer taraftan, aynı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinde ise; 42 nci madde kapsamına giren işler dolayısıyla bu işleri yapanlara (kurumlar dahil) ödenen istihkak bedellerinden gelir vergisi tevkifatı yapılacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Hakedişler üzerinden kesilen nefaset bedeli kesintileri; bir işin sözleşmede öngörülen standartlara uygun bir şekilde yapılmaması halinde işi yaptıranın işi yapana eksik ödeme yapmasına imkan veren ve cezai şarta benzeyen bir uygulamadır. Bu uygulamada, işi yapanın yaptırana ödeme yapması değil, iş karşılığı ödenecek bedelin düşürülmesi söz konusudur. Dolayısıyla, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında belirtilenler tarafından yüklenicilere nakden veya hesaben yapılacak hakediş ödemeleri üzerinden tevkifat yapılması gerektiğinden, ödemeye konu edilmeyen nefaset kesinti tutarları için gelir vergisi tevkifatı yapılmayacaktır.

 

Öte yandan, ilgili dönem hakediş raporunuzda nefaset kesintisi yapıldıktan sonra kalan tutar hakediş tutarı olarak belirlendiğinden ve bu tutar üzerinden tahakkuk kaydı yapıldığından, nefaset bedelinin ilgili dönem kazancından gider olarak indirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

 

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

 

3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 1/1 inci maddesinde, Türkiye'de yapılan ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesindeki teslim ve hizmetlerin KDV'ye tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Öte yandan, 60 No.lu KDV Sirkülerinin "Tazminatlar" başlıklı (1.2.) bölümünde; herhangi bir teslim veya hizmetin karşılığı olarak ortaya çıkmayan tazminat ve benzeri ödemelerin prensip olarak KDV'nin konusuna girmediği, bu kapsamda, işin sözleşme şartlarına uygun yapılmaması, işin verilen süre içerisinde tamamlanmaması, sözleşmenin feshedilmesi gibi nedenlerle tazminat, cayma bedeli vb. adlarla yapılan cezai şart mahiyetindeki ödemelerin herhangi bir teslim veya hizmetin karşılığı olmadığından KDV'nin konusuna girmediği ifade edilmiştir.

 

Hakedişler üzerinden kesilen nefaset bedeli kesintileri, bir işin sözleşmede öngörülen standartlara uygun bir şekilde yapılmaması halinde işi yaptıranın işi yapana eksik ödeme yapmasına imkan veren ve cezai şarta benzeyen bir uygulamadır. Bu uygulamada, işi yapanın yaptırana ödeme yapması söz konusu olmayıp, iş karşılığı ödenecek bedelin düşürülmesi söz konusudur. Bu uygulama sonucunda işi yaptıran lehine bir gelir doğmakta, bu gelir de işi yaptıran açısından bir teslim veya hizmet bedeli karşılığında ortaya çıkmadığından KDV'nin konusuna girmemektedir.

 

Buna göre, "… İli … İlçesi Merkezine 16 Derslikli İmam Hatip Lisesi ve 100 Öğrencili Pansiyon Binası Yapım İşi" dolayısıyla … İl Özel İdaresince, tarafınıza yapılan ödemeler üzerinden yapılan kesintiler, işin eksik ifası nedeniyle bedelin yeniden belirlenmesi mahiyetinde olduğundan, söz konusu işe ilişkin olarak yapılan kesintiler sonrasında kalan tutar üzerinden KDV hesaplanması gerekmektedir.

 

 

DAMGA VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu, bu Kanundaki kağıtlar teriminin, yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu, resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların damga vergisinin kişiler tarafından ödeneceği hükmü yer almaktadır.

 

Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "IV.Makbuzlar ve diğer kağıtlar" başlıklı bölümünün 1/a fıkrasında, resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler (avans olarak yapılanlar dahil) nedeniyle, kişiler tarafından resmi dairelere verilen ve belli parayı ihtiva eden makbuz ve ibra senetleri ile bu ödemelerin resmi daireler nam ve hesabına, kişiler adına açılmış veya açılacak hesaplara nakledilmesini veya emir ve havalelerine tediyesini temin eden kağıtların nispi damga vergisine tabi olacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Diğer taraftan, 30 Seri No.lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğinde, damga vergisinin katma değer vergisi hariç olmak üzere sadece işin bedeli üzerinden hesaplanması, katma değer vergisi dahil edilerek düzenlenen kağıtlardan alınması icabeden damga vergisinin ise katma değer vergisi tutarı düşüldükten sonra kalan meblağ üzerinden hesaplanması gerektiği belirtilmiştir

 

Buna göre, özelge talep formunuz ekinde başvurunuz konusu ödeme belgeleri yer almamakla birlikte, resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin hakediş ödemeleri nedeniyle düzenlenen kağıtların, ödemeye ilişkin kağıdın ihtiva ettiği KDV hariç tutar üzerinden Kanuna ekli (1) sayılı tablonun IV/1-a fıkrasına göre damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

İçerik 2:

T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

 

 

İlgide kayıtlı özelge talep formlarınız ve eklerinin incelenmesinden; … İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği tarafından ihalesi yapılan "… İli … İlçesi Merkezine 16 Derslikli İmam Hatip Lisesi ve 100 Öğrencili Pansiyon Binası Yapım İşi" ve "… İli … İlçesi Merkezine 100 Kişilik Pansiyon Binası Yapım İşi"nin tamamlandığı ve geçici kabul tutanağı ile hakediş icmalinin düzenlendiği ve fatura tutarı belirlenerek ödemenin yapıldığı belirtilerek söz konusu hakediş icmalinin düzenlenmesi esnasında gelir vergisi, damga vergisi kesintileri ile KDV hesaplamasında nefaset kesintisinin matraha dahil edilip edilmeyeceği hususunda görüş talep edildiği anlaşılmıştır.

 

GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

 

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinin birinci fıkrasında; "Her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu" hükmüne yer verilmiştir.

 

Anılan Kanunun "İndirilecek Giderler" başlıklı 40 ıncı maddesinde; safi kazancın tespit edilmesinde indirilecek giderler sayılmış olup, üçüncü bendinde; "İşle ilgili olmak şartiyle, mukavelenameye veya ilama veya kanun emrine istinaden ödenen zarar, ziyan ve tazminatların" safi kazancın tespitinde indirilebileceği belirtilmiştir.

 

Diğer taraftan, aynı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinde ise; 42 nci madde kapsamına giren işler dolayısıyla bu işleri yapanlara (kurumlar dahil) ödenen istihkak bedellerinden gelir vergisi tevkifatı yapılacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Hakedişler üzerinden kesilen nefaset bedeli kesintileri; bir işin sözleşmede öngörülen standartlara uygun bir şekilde yapılmaması halinde işi yaptıranın işi yapana eksik ödeme yapmasına imkan veren ve cezai şarta benzeyen bir uygulamadır. Bu uygulamada, işi yapanın yaptırana ödeme yapması değil, iş karşılığı ödenecek bedelin düşürülmesi söz konusudur. Dolayısıyla, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında belirtilenler tarafından yüklenicilere nakden veya hesaben yapılacak hakediş ödemeleri üzerinden tevkifat yapılması gerektiğinden, ödemeye konu edilmeyen nefaset kesinti tutarları için gelir vergisi tevkifatı yapılmayacaktır.

 

Öte yandan, ilgili dönem hakediş raporunuzda nefaset kesintisi yapıldıktan sonra kalan tutar hakediş tutarı olarak belirlendiğinden ve bu tutar üzerinden tahakkuk kaydı yapıldığından, nefaset bedelinin ilgili dönem kazancından gider olarak indirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

 

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

 

3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 1/1 inci maddesinde, Türkiye'de yapılan ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesindeki teslim ve hizmetlerin KDV'ye tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Öte yandan, 60 No.lu KDV Sirkülerinin "Tazminatlar" başlıklı (1.2.) bölümünde; herhangi bir teslim veya hizmetin karşılığı olarak ortaya çıkmayan tazminat ve benzeri ödemelerin prensip olarak KDV'nin konusuna girmediği, bu kapsamda, işin sözleşme şartlarına uygun yapılmaması, işin verilen süre içerisinde tamamlanmaması, sözleşmenin feshedilmesi gibi nedenlerle tazminat, cayma bedeli vb. adlarla yapılan cezai şart mahiyetindeki ödemelerin herhangi bir teslim veya hizmetin karşılığı olmadığından KDV'nin konusuna girmediği ifade edilmiştir.

 

Hakedişler üzerinden kesilen nefaset bedeli kesintileri, bir işin sözleşmede öngörülen standartlara uygun bir şekilde yapılmaması halinde işi yaptıranın işi yapana eksik ödeme yapmasına imkan veren ve cezai şarta benzeyen bir uygulamadır. Bu uygulamada, işi yapanın yaptırana ödeme yapması söz konusu olmayıp, iş karşılığı ödenecek bedelin düşürülmesi söz konusudur. Bu uygulama sonucunda işi yaptıran lehine bir gelir doğmakta, bu gelir de işi yaptıran açısından bir teslim veya hizmet bedeli karşılığında ortaya çıkmadığından KDV'nin konusuna girmemektedir.

 

Buna göre, "… İli … İlçesi Merkezine 16 Derslikli İmam Hatip Lisesi ve 100 Öğrencili Pansiyon Binası Yapım İşi" dolayısıyla … İl Özel İdaresince, tarafınıza yapılan ödemeler üzerinden yapılan kesintiler, işin eksik ifası nedeniyle bedelin yeniden belirlenmesi mahiyetinde olduğundan, söz konusu işe ilişkin olarak yapılan kesintiler sonrasında kalan tutar üzerinden KDV hesaplanması gerekmektedir.

 

 

DAMGA VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu, bu Kanundaki kağıtlar teriminin, yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu, resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların damga vergisinin kişiler tarafından ödeneceği hükmü yer almaktadır.

 

Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "IV.Makbuzlar ve diğer kağıtlar" başlıklı bölümünün 1/a fıkrasında, resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler (avans olarak yapılanlar dahil) nedeniyle, kişiler tarafından resmi dairelere verilen ve belli parayı ihtiva eden makbuz ve ibra senetleri ile bu ödemelerin resmi daireler nam ve hesabına, kişiler adına açılmış veya açılacak hesaplara nakledilmesini veya emir ve havalelerine tediyesini temin eden kağıtların nispi damga vergisine tabi olacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Diğer taraftan, 30 Seri No.lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğinde, damga vergisinin katma değer vergisi hariç olmak üzere sadece işin bedeli üzerinden hesaplanması, katma değer vergisi dahil edilerek düzenlenen kağıtlardan alınması icabeden damga vergisinin ise katma değer vergisi tutarı düşüldükten sonra kalan meblağ üzerinden hesaplanması gerektiği belirtilmiştir

 

Buna göre, özelge talep formunuz ekinde başvurunuz konusu ödeme belgeleri yer almamakla birlikte, resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin hakediş ödemeleri nedeniyle düzenlenen kağıtların, ödemeye ilişkin kağıdın ihtiva ettiği KDV hariç tutar üzerinden Kanuna ekli (1) sayılı tablonun IV/1-a fıkrasına göre damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

Resmi Gazete No: Resmi Gazete Tarihi: Adı: UID:
İçerik:

 

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Trabzon Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü

 

 

 

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden, Belediyenize ait resmi araç ve iş makinelerinin zorunlu trafik ve kasko sigortası hizmet alım ihalelerinin Makine İkmal Bakım ve Onarım Dairesi Başkanlığınız tarafından yapıldığı belirtilerek, yüklenici … Sigorta Anonim Şirketine yapılacak hakediş ödemelerinden damga vergisi kesintisi yapılıp yapılmayacağı hususunda görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu; 3 üncü maddesinde, damga vergisi mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu, resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların damga vergisini kişilerin ödeyeceği; 8 inci maddesinde, bu Kanunda yazılı resmi daireden maksadın, genel ve özel bütçeli idarelerle, il özel idareleri, belediyeler ve köyler olduğu, bu dairelere bağlı olup ayrı tüzel kişiliği bulunan iktisadi işletmelerin resmi daire sayılmayacağı; 9 uncu maddesinde, Kanuna ekli (2) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisinden müstesna olduğu hükümlerine yer verilmiştir.

 

Mezkur Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "IV.Makbuzlar ve diğer kağıtlar" başlıklı bölümünün 1/a fıkrasında,  resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler (avans olarak yapılanlar dahil) nedeniyle kişiler tarafından resmi dairelere verilen ve belli parayı ihtiva eden makbuz ve ibra senetleri ile bu ödemelerin resmi daireler nam ve hesabına, kişiler adına açılmış veya açılacak hesaplara nakledilmesini veya emir ve havalelerine tediyesini temin eden kağıtların nispi damga vergisine tabi tutulacağı; Kanuna ekli (2) sayılı tablonun "V- Kurumlarla ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün (21) numaralı fıkrasında, sigorta ve emeklilik şirketleri ile emeklilik yatırım fonlarının kuruluşları dahil her türlü işlemlerinde düzenlenen ve damga vergisi bu şirketler veya fonlar tarafından ödenmesi gereken kağıtların damga vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır.

 

5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (p) bendinde "Sigorta şirketi"nin, Türkiye'de kurulmuş sigorta şirketi ile yurt dışında kurulmuş sigorta şirketinin Türkiye'deki teşkilâtını ifade edeceği hükmüne yer verilmiştir. 

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, … Sigorta Anonim Şirketinin sigorta şirketi olduğu ve sigorta şirketlerinin Kanuna ekli (2) sayılı tablonun V/21 fıkrası kapsamında damga vergisi muafiyeti bulunduğu dikkate alındığında, Belediyeniz tarafından adı geçen şirkete yapılacak hakediş ödemelerine ilişkin düzenlenen kağıtlardan damga vergisi aranılmaması gerekmektedir.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim

İçerik 1:

 

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Trabzon Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü

 

 

 

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden, Belediyenize ait resmi araç ve iş makinelerinin zorunlu trafik ve kasko sigortası hizmet alım ihalelerinin Makine İkmal Bakım ve Onarım Dairesi Başkanlığınız tarafından yapıldığı belirtilerek, yüklenici … Sigorta Anonim Şirketine yapılacak hakediş ödemelerinden damga vergisi kesintisi yapılıp yapılmayacağı hususunda görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu; 3 üncü maddesinde, damga vergisi mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu, resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların damga vergisini kişilerin ödeyeceği; 8 inci maddesinde, bu Kanunda yazılı resmi daireden maksadın, genel ve özel bütçeli idarelerle, il özel idareleri, belediyeler ve köyler olduğu, bu dairelere bağlı olup ayrı tüzel kişiliği bulunan iktisadi işletmelerin resmi daire sayılmayacağı; 9 uncu maddesinde, Kanuna ekli (2) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisinden müstesna olduğu hükümlerine yer verilmiştir.

 

Mezkur Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "IV.Makbuzlar ve diğer kağıtlar" başlıklı bölümünün 1/a fıkrasında,  resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler (avans olarak yapılanlar dahil) nedeniyle kişiler tarafından resmi dairelere verilen ve belli parayı ihtiva eden makbuz ve ibra senetleri ile bu ödemelerin resmi daireler nam ve hesabına, kişiler adına açılmış veya açılacak hesaplara nakledilmesini veya emir ve havalelerine tediyesini temin eden kağıtların nispi damga vergisine tabi tutulacağı; Kanuna ekli (2) sayılı tablonun "V- Kurumlarla ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün (21) numaralı fıkrasında, sigorta ve emeklilik şirketleri ile emeklilik yatırım fonlarının kuruluşları dahil her türlü işlemlerinde düzenlenen ve damga vergisi bu şirketler veya fonlar tarafından ödenmesi gereken kağıtların damga vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır.

 

5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (p) bendinde "Sigorta şirketi"nin, Türkiye'de kurulmuş sigorta şirketi ile yurt dışında kurulmuş sigorta şirketinin Türkiye'deki teşkilâtını ifade edeceği hükmüne yer verilmiştir. 

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, … Sigorta Anonim Şirketinin sigorta şirketi olduğu ve sigorta şirketlerinin Kanuna ekli (2) sayılı tablonun V/21 fıkrası kapsamında damga vergisi muafiyeti bulunduğu dikkate alındığında, Belediyeniz tarafından adı geçen şirkete yapılacak hakediş ödemelerine ilişkin düzenlenen kağıtlardan damga vergisi aranılmaması gerekmektedir.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim

İçerik 2:

 

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Trabzon Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü

 

 

 

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden, Belediyenize ait resmi araç ve iş makinelerinin zorunlu trafik ve kasko sigortası hizmet alım ihalelerinin Makine İkmal Bakım ve Onarım Dairesi Başkanlığınız tarafından yapıldığı belirtilerek, yüklenici … Sigorta Anonim Şirketine yapılacak hakediş ödemelerinden damga vergisi kesintisi yapılıp yapılmayacağı hususunda görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu; 3 üncü maddesinde, damga vergisi mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu, resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların damga vergisini kişilerin ödeyeceği; 8 inci maddesinde, bu Kanunda yazılı resmi daireden maksadın, genel ve özel bütçeli idarelerle, il özel idareleri, belediyeler ve köyler olduğu, bu dairelere bağlı olup ayrı tüzel kişiliği bulunan iktisadi işletmelerin resmi daire sayılmayacağı; 9 uncu maddesinde, Kanuna ekli (2) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisinden müstesna olduğu hükümlerine yer verilmiştir.

 

Mezkur Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "IV.Makbuzlar ve diğer kağıtlar" başlıklı bölümünün 1/a fıkrasında,  resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler (avans olarak yapılanlar dahil) nedeniyle kişiler tarafından resmi dairelere verilen ve belli parayı ihtiva eden makbuz ve ibra senetleri ile bu ödemelerin resmi daireler nam ve hesabına, kişiler adına açılmış veya açılacak hesaplara nakledilmesini veya emir ve havalelerine tediyesini temin eden kağıtların nispi damga vergisine tabi tutulacağı; Kanuna ekli (2) sayılı tablonun "V- Kurumlarla ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün (21) numaralı fıkrasında, sigorta ve emeklilik şirketleri ile emeklilik yatırım fonlarının kuruluşları dahil her türlü işlemlerinde düzenlenen ve damga vergisi bu şirketler veya fonlar tarafından ödenmesi gereken kağıtların damga vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır.

 

5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (p) bendinde "Sigorta şirketi"nin, Türkiye'de kurulmuş sigorta şirketi ile yurt dışında kurulmuş sigorta şirketinin Türkiye'deki teşkilâtını ifade edeceği hükmüne yer verilmiştir. 

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, … Sigorta Anonim Şirketinin sigorta şirketi olduğu ve sigorta şirketlerinin Kanuna ekli (2) sayılı tablonun V/21 fıkrası kapsamında damga vergisi muafiyeti bulunduğu dikkate alındığında, Belediyeniz tarafından adı geçen şirkete yapılacak hakediş ödemelerine ilişkin düzenlenen kağıtlardan damga vergisi aranılmaması gerekmektedir.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim

Resmi Gazete No: Resmi Gazete Tarihi: Adı: UID:
İçerik:

T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü

 

 

 

 

İlgi (a) ve (c)'de kayıtlı özelge talep formlarınız ve eklerinin incelenmesinden, … Belediyesi Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü tarafından ihalesi yapılan …/… ihale kayıt numaralı "… Araç Kiralama Hizmet Alımı" işinin şirketiniz uhdesinde kaldığı belirtilerek, sözleşmeye uygulanacak damga vergisi nispeti  hususunda görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imzalayanlar olduğu; 4 üncü maddesinde, bir kağıdın tabi olacağı verginin tayini için o kağıdın mahiyetine bakılacağı ve buna göre tabloda yazılı vergisinin bulunacağı, kağıtların mahiyetlerinin tayininde, şekli kanunlarda belirtilmiş olanlarda kanunlardaki adlarına, belirtilmemiş olanlarda üzerlerindeki yazının tazammun ettiği hüküm ve manaya bakılacağı, mahiyeti tayin edilmek istenen kağıt üzerinde başka bir kağıda atıf yapılmışsa, atıf yapılan kağıdın hükümlerine nazaran iktisap ettiği mahiyete göre vergi alınacağı; 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında, bir kağıtta birbirinden tamamen ayrı birden fazla akit ve işlem bulunduğu takdirde bunların her birinden ayrı ayrı vergi alınacağı hükümleri yer almaktadır.

 

Mezkur Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "I.Akitlerle ilgili kâğıtlar" başlıklı bölümünün A/2 fıkrasında, kira mukavelenamelerinin mukavele süresine göre kira bedeli üzerinden binde 1,89 nispetinde; A/9 fıkrasında ise resmi dairelerin mal ve hizmet alımlarına ilişkin yaptıkları ihalelerde, ihaleyi yapan idare ile düzenlenen sözleşmelerin binde 9,48 nispetinde damga vergisine tabi tutulacağı hükme bağlanmıştır.

 

Bu çerçevede, ilgi (a)'da kayıtlı özelge talep formunuz eki "… Araç Kiralama Hizmet Alımına Ait Sözleşme"nin incelenmesinden, "İş Tanımı" başlıklı 5 inci maddesinde, sözleşme konusu işin teknik özellikleri ve diğer ayrıntıların sözleşme ekinde yer alan ve ihale dokümanını oluşturan belgelerde düzenlendiği, "Sözleşmenin türü ve bedeli" başlıklı 6 ncı maddesinde, sözleşmenin birim fiyat sözleşme olup, idarece hazırlanmış cetvelde yer alan her bir iş kaleminin miktarı ile bu iş kalemleri için yüklenici tarafından teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan tutarın toplamı olan … TL bedel üzerinden akdedildiği belirlemelerine yer verildiği; ilgi (c)'de kayıtlı özelge talep formunuz eki teknik şartnamenin incelenmesinden ise; şartnamenin (C.1) maddesinde, idarenin tüm hizmet birimlerinde kullanılmak üzere 24 saat üzerinden, sürücü ve yakıt idareye ait olmak üzere ihtiyaç listesinde özellikleri belirtilen çeşitli tip ve miktarlardaki araçları kiralık hizmet aracı olarak çalıştıracağı; (C.5) maddesinde, 18 ay süre ile sürekli kiralanacak araçlar için fiyat teklifi yakıt ve sürücü idareye ait olmak üzere aylık birim fiyat üzerinden verileceği; (C.6) maddesinde, Tip No:20, 21, 22 ve 23 de belirtilen hizmet araçları için yakıt ve sürücü yükleniciye ait olmak üzere günlük birim fiyat üzerinden teklif verileceği belirlemelerine yer verildiği anlaşılmıştır.

 

Buna göre, … Belediyesi Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü ile şirketiniz arasında imzalanan sözleşmenin niteliği itibariyle birden fazla akit ve işlem içeren karma sözleşme olduğu, bazı araçlar için yakıt ve sürücü idareye ait olmak üzere kiralama işlemine yer verildiği, bazı araçlar için ise yakıt ve sürücü yükleniciye ait olmak üzere hizmet alımı işlemine yer verildiği dikkate alındığında, söz konusu sözleşmenin ayrıştırılabilmesi halinde, yakıt ve sürücünün yükleniciye ait olduğu kısmının hizmet alımı olarak değerlendirilerek Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I/A-9 fıkrası uyarınca;  yakıt ve sürücünün idareye ait olduğu kısmının ise kira sözleşmesi olarak değerlendirilerek Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I/A-2 fikrası kapsamında nispi damga vergisine tabi tutulması mümkün bulunmaktadır.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

 

 

 

 

 

İçerik 1:

T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü

 

 

 

 

İlgi (a) ve (c)'de kayıtlı özelge talep formlarınız ve eklerinin incelenmesinden, … Belediyesi Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü tarafından ihalesi yapılan …/… ihale kayıt numaralı "… Araç Kiralama Hizmet Alımı" işinin şirketiniz uhdesinde kaldığı belirtilerek, sözleşmeye uygulanacak damga vergisi nispeti  hususunda görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imzalayanlar olduğu; 4 üncü maddesinde, bir kağıdın tabi olacağı verginin tayini için o kağıdın mahiyetine bakılacağı ve buna göre tabloda yazılı vergisinin bulunacağı, kağıtların mahiyetlerinin tayininde, şekli kanunlarda belirtilmiş olanlarda kanunlardaki adlarına, belirtilmemiş olanlarda üzerlerindeki yazının tazammun ettiği hüküm ve manaya bakılacağı, mahiyeti tayin edilmek istenen kağıt üzerinde başka bir kağıda atıf yapılmışsa, atıf yapılan kağıdın hükümlerine nazaran iktisap ettiği mahiyete göre vergi alınacağı; 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında, bir kağıtta birbirinden tamamen ayrı birden fazla akit ve işlem bulunduğu takdirde bunların her birinden ayrı ayrı vergi alınacağı hükümleri yer almaktadır.

 

Mezkur Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "I.Akitlerle ilgili kâğıtlar" başlıklı bölümünün A/2 fıkrasında, kira mukavelenamelerinin mukavele süresine göre kira bedeli üzerinden binde 1,89 nispetinde; A/9 fıkrasında ise resmi dairelerin mal ve hizmet alımlarına ilişkin yaptıkları ihalelerde, ihaleyi yapan idare ile düzenlenen sözleşmelerin binde 9,48 nispetinde damga vergisine tabi tutulacağı hükme bağlanmıştır.

 

Bu çerçevede, ilgi (a)'da kayıtlı özelge talep formunuz eki "… Araç Kiralama Hizmet Alımına Ait Sözleşme"nin incelenmesinden, "İş Tanımı" başlıklı 5 inci maddesinde, sözleşme konusu işin teknik özellikleri ve diğer ayrıntıların sözleşme ekinde yer alan ve ihale dokümanını oluşturan belgelerde düzenlendiği, "Sözleşmenin türü ve bedeli" başlıklı 6 ncı maddesinde, sözleşmenin birim fiyat sözleşme olup, idarece hazırlanmış cetvelde yer alan her bir iş kaleminin miktarı ile bu iş kalemleri için yüklenici tarafından teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan tutarın toplamı olan … TL bedel üzerinden akdedildiği belirlemelerine yer verildiği; ilgi (c)'de kayıtlı özelge talep formunuz eki teknik şartnamenin incelenmesinden ise; şartnamenin (C.1) maddesinde, idarenin tüm hizmet birimlerinde kullanılmak üzere 24 saat üzerinden, sürücü ve yakıt idareye ait olmak üzere ihtiyaç listesinde özellikleri belirtilen çeşitli tip ve miktarlardaki araçları kiralık hizmet aracı olarak çalıştıracağı; (C.5) maddesinde, 18 ay süre ile sürekli kiralanacak araçlar için fiyat teklifi yakıt ve sürücü idareye ait olmak üzere aylık birim fiyat üzerinden verileceği; (C.6) maddesinde, Tip No:20, 21, 22 ve 23 de belirtilen hizmet araçları için yakıt ve sürücü yükleniciye ait olmak üzere günlük birim fiyat üzerinden teklif verileceği belirlemelerine yer verildiği anlaşılmıştır.

 

Buna göre, … Belediyesi Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü ile şirketiniz arasında imzalanan sözleşmenin niteliği itibariyle birden fazla akit ve işlem içeren karma sözleşme olduğu, bazı araçlar için yakıt ve sürücü idareye ait olmak üzere kiralama işlemine yer verildiği, bazı araçlar için ise yakıt ve sürücü yükleniciye ait olmak üzere hizmet alımı işlemine yer verildiği dikkate alındığında, söz konusu sözleşmenin ayrıştırılabilmesi halinde, yakıt ve sürücünün yükleniciye ait olduğu kısmının hizmet alımı olarak değerlendirilerek Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I/A-9 fıkrası uyarınca;  yakıt ve sürücünün idareye ait olduğu kısmının ise kira sözleşmesi olarak değerlendirilerek Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I/A-2 fikrası kapsamında nispi damga vergisine tabi tutulması mümkün bulunmaktadır.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

 

 

 

 

 

İçerik 2:

T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü

 

 

 

 

İlgi (a) ve (c)'de kayıtlı özelge talep formlarınız ve eklerinin incelenmesinden, … Belediyesi Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü tarafından ihalesi yapılan …/… ihale kayıt numaralı "… Araç Kiralama Hizmet Alımı" işinin şirketiniz uhdesinde kaldığı belirtilerek, sözleşmeye uygulanacak damga vergisi nispeti  hususunda görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imzalayanlar olduğu; 4 üncü maddesinde, bir kağıdın tabi olacağı verginin tayini için o kağıdın mahiyetine bakılacağı ve buna göre tabloda yazılı vergisinin bulunacağı, kağıtların mahiyetlerinin tayininde, şekli kanunlarda belirtilmiş olanlarda kanunlardaki adlarına, belirtilmemiş olanlarda üzerlerindeki yazının tazammun ettiği hüküm ve manaya bakılacağı, mahiyeti tayin edilmek istenen kağıt üzerinde başka bir kağıda atıf yapılmışsa, atıf yapılan kağıdın hükümlerine nazaran iktisap ettiği mahiyete göre vergi alınacağı; 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında, bir kağıtta birbirinden tamamen ayrı birden fazla akit ve işlem bulunduğu takdirde bunların her birinden ayrı ayrı vergi alınacağı hükümleri yer almaktadır.

 

Mezkur Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "I.Akitlerle ilgili kâğıtlar" başlıklı bölümünün A/2 fıkrasında, kira mukavelenamelerinin mukavele süresine göre kira bedeli üzerinden binde 1,89 nispetinde; A/9 fıkrasında ise resmi dairelerin mal ve hizmet alımlarına ilişkin yaptıkları ihalelerde, ihaleyi yapan idare ile düzenlenen sözleşmelerin binde 9,48 nispetinde damga vergisine tabi tutulacağı hükme bağlanmıştır.

 

Bu çerçevede, ilgi (a)'da kayıtlı özelge talep formunuz eki "… Araç Kiralama Hizmet Alımına Ait Sözleşme"nin incelenmesinden, "İş Tanımı" başlıklı 5 inci maddesinde, sözleşme konusu işin teknik özellikleri ve diğer ayrıntıların sözleşme ekinde yer alan ve ihale dokümanını oluşturan belgelerde düzenlendiği, "Sözleşmenin türü ve bedeli" başlıklı 6 ncı maddesinde, sözleşmenin birim fiyat sözleşme olup, idarece hazırlanmış cetvelde yer alan her bir iş kaleminin miktarı ile bu iş kalemleri için yüklenici tarafından teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan tutarın toplamı olan … TL bedel üzerinden akdedildiği belirlemelerine yer verildiği; ilgi (c)'de kayıtlı özelge talep formunuz eki teknik şartnamenin incelenmesinden ise; şartnamenin (C.1) maddesinde, idarenin tüm hizmet birimlerinde kullanılmak üzere 24 saat üzerinden, sürücü ve yakıt idareye ait olmak üzere ihtiyaç listesinde özellikleri belirtilen çeşitli tip ve miktarlardaki araçları kiralık hizmet aracı olarak çalıştıracağı; (C.5) maddesinde, 18 ay süre ile sürekli kiralanacak araçlar için fiyat teklifi yakıt ve sürücü idareye ait olmak üzere aylık birim fiyat üzerinden verileceği; (C.6) maddesinde, Tip No:20, 21, 22 ve 23 de belirtilen hizmet araçları için yakıt ve sürücü yükleniciye ait olmak üzere günlük birim fiyat üzerinden teklif verileceği belirlemelerine yer verildiği anlaşılmıştır.

 

Buna göre, … Belediyesi Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü ile şirketiniz arasında imzalanan sözleşmenin niteliği itibariyle birden fazla akit ve işlem içeren karma sözleşme olduğu, bazı araçlar için yakıt ve sürücü idareye ait olmak üzere kiralama işlemine yer verildiği, bazı araçlar için ise yakıt ve sürücü yükleniciye ait olmak üzere hizmet alımı işlemine yer verildiği dikkate alındığında, söz konusu sözleşmenin ayrıştırılabilmesi halinde, yakıt ve sürücünün yükleniciye ait olduğu kısmının hizmet alımı olarak değerlendirilerek Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I/A-9 fıkrası uyarınca;  yakıt ve sürücünün idareye ait olduğu kısmının ise kira sözleşmesi olarak değerlendirilerek Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I/A-2 fikrası kapsamında nispi damga vergisine tabi tutulması mümkün bulunmaktadır.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

 

 

 

 

 

Resmi Gazete No: Resmi Gazete Tarihi: Adı: UID:
İçerik:


T.C. 

YALOVA VALİLİĞİ

Defterdarlık Defterdarlık Gelir Müdürlüğü

 

 

 

Sayı

:

42152853-155.01.01-8595

31.05.2021

Konu

:

Harç ve Damga Vergisi Oranı Hk.

 

 

 

 

 

İlgi

:

11/1/2019 tarihli özelge talep formunuz

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzdan, Hazine ile … … Kimya San. A.Ş. arasında düzenlenecek olan Kullanma İzin Sözleşmesi ile, mevcut kullanım izin sözleşmesinin 4 üncü maddesindeki sürenin 27/1/2019 tarihine kadar uzatılacağı belirtilerek söz konusu sözleşmede hangi tutar üzerinden damga vergisi ve harç tahsil edileceği hususunda görüş sorulduğu anlaşılmıştır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kâğıtların damga vergisine tabi olduğu; 3 üncü maddesinde, damga vergisi mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu; 4 üncü maddesinde, bir kağıdın tabi olacağı verginin tayini için o kağıdın mahiyetine bakılacağı ve buna göre tabloda yazılı vergisinin bulunacağı, kağıtların mahiyetlerinin tayininde, şekli kanunlarda belirtilmiş olanlarda kanunlardaki adlarına, belirtilmemiş olanlarda üzerlerindeki yazının tazammun ettiği hüküm ve manaya bakılacağı, mahiyeti tayin edilmek istenen kağıt üzerinde başka bir kağıda atıf yapılmışsa, atıf yapılan kağıdın hükümlerine nazaran iktisap ettiği mahiyete göre vergi alınacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Aynı Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "I-Akitlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün, A/7 fıkrasıyla, Hazinenin özel mülkiyetinde veya Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmazlara ilişkin ön izin, irtifak hakkı veya kullanma izni sözleşmelerinin (yatırım taahhüdü bulunanlar dâhil ön izin, irtifak hakkı veya kullanma izni süresine göre bulunacak bedel üzerinden) nispi damga vergisine tabi tutulacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Öte yandan, 492 sayılı Harçlar Kanununun 38 inci maddesinin birinci fıkrasında, noter işlemlerinden bu Kanuna bağlı (2) sayılı tarifede yazılı olanların noter harçlarına tabi olduğu; 41 inci maddesinde, noter harçlarının (2) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer veya ağırlık ölçüsüne göre nispi, işlemin nevi ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınacağı hükme bağlanmış, 42 nci maddesinde "Değer veya ağırlık ölçüsüne göre harca tabi işlemlerde (2) sayılı tarifede yazılı değer veya ağırlıklar esastır.

 

Menkul ve gayrimenkul mallar hakkında alım, satım, taahhüt ve rehinle ilgili her nevi mukavele, senet ve kağıtlarda değer gösterilmesi mecburidir. Rehin bordroları ile kamu idarelerine verilmek üzere ilgili mevzuatla belirlenen kurallara uyulacağına ilişkin olarak düzenlenen taahhütnameler hakkında bu hüküm uygulanmaz." hükmüne yer verilmiş, 47 nci maddesinde ise, sürenin uzatılması ve vadenin yenilenmesi halinde asıl senet, mukavele ve kağıtlardan alınmış olan harcın yarısının alınacağı, noterde işleme konu edilmiş belli tutarı ihtiva eden her nevi senet, mukavelename ve kâğıtların değiştirilmesi hâlinde, değişikliğe ilişkin senet, mukavelename ve kâğıtların artan miktar üzerinden aynı nispette harca tabi olacağı hüküm altına alınmıştır.

 

492 sayılı Kanuna bağlı (2) sayılı tarifenin, "I- Değer veya ağırlık üzerinden alınan nispi harçlar" başlıklı bölümünün 1 inci maddesinde, muayyen bir meblağı ihtiva eden her nevi senet, mukavelename ve kağıtlardan beher imza için nispi harç alınacağı hükme bağlanmıştır.

 

Özelge talep formu ve eklerinin incelenmesinden,

 

- 28/1/2011 tarih ve … sayılı yevmiye numarası ile onaylanan "Kullanma İzni Sözleşmesi"nin süre bitim tarihinin 28/1/2060 olduğu, ilk yıl kullanma izin bedelinin … TL olduğu, ikinci ve daha sonraki yıllar kullanma izni bedellerinin ise Türkiye İstatistik Kurumunca yayımlanan Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) oranının bir önceki yıl kullanım bedeli ile çarpımı suretiyle bulunacak miktarın önceki yıl kullanım bedellerine ilavesi suretiyle arttırılarak tahsil edileceği, 4 üncü maddesinde "Kullanma iznine konu taşınmazın/alanın izin sahibine veya temsilcisine tesliminden itibaren 6 ay içerisinde inşaat ruhsatı alınarak inşaata başlanacak ve inşaat 2 yıl içinde bitirilecektir." belirlemesine yer verildiği;

 

 -Yine ekte bir örneği bulunan "Kullanma İzni Sözleşmesi" başlıklı kağıdın incelenmesinden ise, 28/1/2011 tarih ve 808 sayılı yevmiye numarası ile onaylanan "Kullanma İzni Sözleşmesi"ne ve … Malmüdürlüğünün 2/7/2018 tarihli ve … sayılı yazısına atıfta bulunduğu ve sözleşmenin yalnızca 4 üncü maddesinin, "Kullanma iznine konu taşınmazın/alanın izin sahibine veya temsilcisine tesliminden itibaren mevcut kullanma izni sözleşmesindeki diğer şartlar aynı kalmak koşulu ile, inşaatın tamamlanma süresi 27/1/2019 tarihine kadar uzatılmıştır." şeklinde değiştirildiği;

 

-… Malmüdürlüğünün 2/7/2018 tarihli ve … sayılı yazısında da, … … Kimya San. A.Ş.'nin 14/11/2017 tarihli dilekçesiyle dolgu alanı ve iskele tesisleri inşaat yapımı süresinin 27/1/2019 tarihine uzatılmasının talep edildiği, Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmeliğin 76 ncı ve geçici 9 uncu maddeleri uyarınca kullanma izni sözleşmesi noter tasdik tarihinden (28/1/2011) başlamak üzere en fazla beş yıllık uzatma süresinin sonu olan 27/1/2016 tarihinden sonraki her yıla ait dönemler için mahrum kalınan hasılat bedelinin karşılığı olarak o yıla ait kullanma izin bedelinin yüzde yirmisi tutarında bedelin alınması gerektiği, inşaat süresinin 27/1/2018 tarihinden itibaren o yıla ait kullanma izin bedelinin yüzde yirmisi tutarında bedel alınması kaydıyla 27/1/2019 tarihine kadar uzatılmasının uygun görüldüğü ve mahrum kalınan hasılat bedelinin … TL olarak belirtildiği

 

anlaşılmıştır.

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, ekte yer alan "Kullanma İzni Sözleşmesi" başlıklı kağıtta 28/1/2011 tarih ve … sayılı yevmiye numarası ile onaylanan "Kullanma İzni Sözleşmesi"ne ve … Malmüdürlüğünün 2/7/2018 tarihli ve … sayılı yazısına atıfta bulunulduğu, yazıda ilgili yıl için mahrum kalınan hasılat bedelinin karşılığı olarak o yıla ait kullanma izin bedelinin yüzde yirmisi tutarında bedelin alınması gerektiği ve söz konusu bedelin … TL olduğunun belirtildiği, 49 yıllık kullanım izin süresinin değişmediği hususları dikkate alındığında, ilgili sözleşmenin mevcut şekliyle düzenlenmesi halinde … TL'lik mahrum kalınan hasılat bedeli üzerinden 488 sayılı Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I/A-7 fıkrasına göre damga vergisine, yine aynı tutar üzerinden 492 sayılı Kanuna bağlı (2) sayılı tarifenin I/1 fıkrası gereğince nispi harca tabi tutulması gerekmektedir.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

 

 

 

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.

İçerik 1:


T.C. 

YALOVA VALİLİĞİ

Defterdarlık Defterdarlık Gelir Müdürlüğü

 

 

 

Sayı

:

42152853-155.01.01-8595

31.05.2021

Konu

:

Harç ve Damga Vergisi Oranı Hk.

 

 

 

 

 

İlgi

:

11/1/2019 tarihli özelge talep formunuz

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzdan, Hazine ile … … Kimya San. A.Ş. arasında düzenlenecek olan Kullanma İzin Sözleşmesi ile, mevcut kullanım izin sözleşmesinin 4 üncü maddesindeki sürenin 27/1/2019 tarihine kadar uzatılacağı belirtilerek söz konusu sözleşmede hangi tutar üzerinden damga vergisi ve harç tahsil edileceği hususunda görüş sorulduğu anlaşılmıştır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kâğıtların damga vergisine tabi olduğu; 3 üncü maddesinde, damga vergisi mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu; 4 üncü maddesinde, bir kağıdın tabi olacağı verginin tayini için o kağıdın mahiyetine bakılacağı ve buna göre tabloda yazılı vergisinin bulunacağı, kağıtların mahiyetlerinin tayininde, şekli kanunlarda belirtilmiş olanlarda kanunlardaki adlarına, belirtilmemiş olanlarda üzerlerindeki yazının tazammun ettiği hüküm ve manaya bakılacağı, mahiyeti tayin edilmek istenen kağıt üzerinde başka bir kağıda atıf yapılmışsa, atıf yapılan kağıdın hükümlerine nazaran iktisap ettiği mahiyete göre vergi alınacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Aynı Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "I-Akitlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün, A/7 fıkrasıyla, Hazinenin özel mülkiyetinde veya Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmazlara ilişkin ön izin, irtifak hakkı veya kullanma izni sözleşmelerinin (yatırım taahhüdü bulunanlar dâhil ön izin, irtifak hakkı veya kullanma izni süresine göre bulunacak bedel üzerinden) nispi damga vergisine tabi tutulacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Öte yandan, 492 sayılı Harçlar Kanununun 38 inci maddesinin birinci fıkrasında, noter işlemlerinden bu Kanuna bağlı (2) sayılı tarifede yazılı olanların noter harçlarına tabi olduğu; 41 inci maddesinde, noter harçlarının (2) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer veya ağırlık ölçüsüne göre nispi, işlemin nevi ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınacağı hükme bağlanmış, 42 nci maddesinde "Değer veya ağırlık ölçüsüne göre harca tabi işlemlerde (2) sayılı tarifede yazılı değer veya ağırlıklar esastır.

 

Menkul ve gayrimenkul mallar hakkında alım, satım, taahhüt ve rehinle ilgili her nevi mukavele, senet ve kağıtlarda değer gösterilmesi mecburidir. Rehin bordroları ile kamu idarelerine verilmek üzere ilgili mevzuatla belirlenen kurallara uyulacağına ilişkin olarak düzenlenen taahhütnameler hakkında bu hüküm uygulanmaz." hükmüne yer verilmiş, 47 nci maddesinde ise, sürenin uzatılması ve vadenin yenilenmesi halinde asıl senet, mukavele ve kağıtlardan alınmış olan harcın yarısının alınacağı, noterde işleme konu edilmiş belli tutarı ihtiva eden her nevi senet, mukavelename ve kâğıtların değiştirilmesi hâlinde, değişikliğe ilişkin senet, mukavelename ve kâğıtların artan miktar üzerinden aynı nispette harca tabi olacağı hüküm altına alınmıştır.

 

492 sayılı Kanuna bağlı (2) sayılı tarifenin, "I- Değer veya ağırlık üzerinden alınan nispi harçlar" başlıklı bölümünün 1 inci maddesinde, muayyen bir meblağı ihtiva eden her nevi senet, mukavelename ve kağıtlardan beher imza için nispi harç alınacağı hükme bağlanmıştır.

 

Özelge talep formu ve eklerinin incelenmesinden,

 

- 28/1/2011 tarih ve … sayılı yevmiye numarası ile onaylanan "Kullanma İzni Sözleşmesi"nin süre bitim tarihinin 28/1/2060 olduğu, ilk yıl kullanma izin bedelinin … TL olduğu, ikinci ve daha sonraki yıllar kullanma izni bedellerinin ise Türkiye İstatistik Kurumunca yayımlanan Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) oranının bir önceki yıl kullanım bedeli ile çarpımı suretiyle bulunacak miktarın önceki yıl kullanım bedellerine ilavesi suretiyle arttırılarak tahsil edileceği, 4 üncü maddesinde "Kullanma iznine konu taşınmazın/alanın izin sahibine veya temsilcisine tesliminden itibaren 6 ay içerisinde inşaat ruhsatı alınarak inşaata başlanacak ve inşaat 2 yıl içinde bitirilecektir." belirlemesine yer verildiği;

 

 -Yine ekte bir örneği bulunan "Kullanma İzni Sözleşmesi" başlıklı kağıdın incelenmesinden ise, 28/1/2011 tarih ve 808 sayılı yevmiye numarası ile onaylanan "Kullanma İzni Sözleşmesi"ne ve … Malmüdürlüğünün 2/7/2018 tarihli ve … sayılı yazısına atıfta bulunduğu ve sözleşmenin yalnızca 4 üncü maddesinin, "Kullanma iznine konu taşınmazın/alanın izin sahibine veya temsilcisine tesliminden itibaren mevcut kullanma izni sözleşmesindeki diğer şartlar aynı kalmak koşulu ile, inşaatın tamamlanma süresi 27/1/2019 tarihine kadar uzatılmıştır." şeklinde değiştirildiği;

 

-… Malmüdürlüğünün 2/7/2018 tarihli ve … sayılı yazısında da, … … Kimya San. A.Ş.'nin 14/11/2017 tarihli dilekçesiyle dolgu alanı ve iskele tesisleri inşaat yapımı süresinin 27/1/2019 tarihine uzatılmasının talep edildiği, Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmeliğin 76 ncı ve geçici 9 uncu maddeleri uyarınca kullanma izni sözleşmesi noter tasdik tarihinden (28/1/2011) başlamak üzere en fazla beş yıllık uzatma süresinin sonu olan 27/1/2016 tarihinden sonraki her yıla ait dönemler için mahrum kalınan hasılat bedelinin karşılığı olarak o yıla ait kullanma izin bedelinin yüzde yirmisi tutarında bedelin alınması gerektiği, inşaat süresinin 27/1/2018 tarihinden itibaren o yıla ait kullanma izin bedelinin yüzde yirmisi tutarında bedel alınması kaydıyla 27/1/2019 tarihine kadar uzatılmasının uygun görüldüğü ve mahrum kalınan hasılat bedelinin … TL olarak belirtildiği

 

anlaşılmıştır.

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, ekte yer alan "Kullanma İzni Sözleşmesi" başlıklı kağıtta 28/1/2011 tarih ve … sayılı yevmiye numarası ile onaylanan "Kullanma İzni Sözleşmesi"ne ve … Malmüdürlüğünün 2/7/2018 tarihli ve … sayılı yazısına atıfta bulunulduğu, yazıda ilgili yıl için mahrum kalınan hasılat bedelinin karşılığı olarak o yıla ait kullanma izin bedelinin yüzde yirmisi tutarında bedelin alınması gerektiği ve söz konusu bedelin … TL olduğunun belirtildiği, 49 yıllık kullanım izin süresinin değişmediği hususları dikkate alındığında, ilgili sözleşmenin mevcut şekliyle düzenlenmesi halinde … TL'lik mahrum kalınan hasılat bedeli üzerinden 488 sayılı Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I/A-7 fıkrasına göre damga vergisine, yine aynı tutar üzerinden 492 sayılı Kanuna bağlı (2) sayılı tarifenin I/1 fıkrası gereğince nispi harca tabi tutulması gerekmektedir.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

 

 

 

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.

İçerik 2:


T.C. 

YALOVA VALİLİĞİ

Defterdarlık Defterdarlık Gelir Müdürlüğü

 

 

 

Sayı

:

42152853-155.01.01-8595

31.05.2021

Konu

:

Harç ve Damga Vergisi Oranı Hk.

 

 

 

 

 

İlgi

:

11/1/2019 tarihli özelge talep formunuz

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzdan, Hazine ile … … Kimya San. A.Ş. arasında düzenlenecek olan Kullanma İzin Sözleşmesi ile, mevcut kullanım izin sözleşmesinin 4 üncü maddesindeki sürenin 27/1/2019 tarihine kadar uzatılacağı belirtilerek söz konusu sözleşmede hangi tutar üzerinden damga vergisi ve harç tahsil edileceği hususunda görüş sorulduğu anlaşılmıştır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kâğıtların damga vergisine tabi olduğu; 3 üncü maddesinde, damga vergisi mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu; 4 üncü maddesinde, bir kağıdın tabi olacağı verginin tayini için o kağıdın mahiyetine bakılacağı ve buna göre tabloda yazılı vergisinin bulunacağı, kağıtların mahiyetlerinin tayininde, şekli kanunlarda belirtilmiş olanlarda kanunlardaki adlarına, belirtilmemiş olanlarda üzerlerindeki yazının tazammun ettiği hüküm ve manaya bakılacağı, mahiyeti tayin edilmek istenen kağıt üzerinde başka bir kağıda atıf yapılmışsa, atıf yapılan kağıdın hükümlerine nazaran iktisap ettiği mahiyete göre vergi alınacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Aynı Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "I-Akitlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün, A/7 fıkrasıyla, Hazinenin özel mülkiyetinde veya Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmazlara ilişkin ön izin, irtifak hakkı veya kullanma izni sözleşmelerinin (yatırım taahhüdü bulunanlar dâhil ön izin, irtifak hakkı veya kullanma izni süresine göre bulunacak bedel üzerinden) nispi damga vergisine tabi tutulacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Öte yandan, 492 sayılı Harçlar Kanununun 38 inci maddesinin birinci fıkrasında, noter işlemlerinden bu Kanuna bağlı (2) sayılı tarifede yazılı olanların noter harçlarına tabi olduğu; 41 inci maddesinde, noter harçlarının (2) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer veya ağırlık ölçüsüne göre nispi, işlemin nevi ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınacağı hükme bağlanmış, 42 nci maddesinde "Değer veya ağırlık ölçüsüne göre harca tabi işlemlerde (2) sayılı tarifede yazılı değer veya ağırlıklar esastır.

 

Menkul ve gayrimenkul mallar hakkında alım, satım, taahhüt ve rehinle ilgili her nevi mukavele, senet ve kağıtlarda değer gösterilmesi mecburidir. Rehin bordroları ile kamu idarelerine verilmek üzere ilgili mevzuatla belirlenen kurallara uyulacağına ilişkin olarak düzenlenen taahhütnameler hakkında bu hüküm uygulanmaz." hükmüne yer verilmiş, 47 nci maddesinde ise, sürenin uzatılması ve vadenin yenilenmesi halinde asıl senet, mukavele ve kağıtlardan alınmış olan harcın yarısının alınacağı, noterde işleme konu edilmiş belli tutarı ihtiva eden her nevi senet, mukavelename ve kâğıtların değiştirilmesi hâlinde, değişikliğe ilişkin senet, mukavelename ve kâğıtların artan miktar üzerinden aynı nispette harca tabi olacağı hüküm altına alınmıştır.

 

492 sayılı Kanuna bağlı (2) sayılı tarifenin, "I- Değer veya ağırlık üzerinden alınan nispi harçlar" başlıklı bölümünün 1 inci maddesinde, muayyen bir meblağı ihtiva eden her nevi senet, mukavelename ve kağıtlardan beher imza için nispi harç alınacağı hükme bağlanmıştır.

 

Özelge talep formu ve eklerinin incelenmesinden,

 

- 28/1/2011 tarih ve … sayılı yevmiye numarası ile onaylanan "Kullanma İzni Sözleşmesi"nin süre bitim tarihinin 28/1/2060 olduğu, ilk yıl kullanma izin bedelinin … TL olduğu, ikinci ve daha sonraki yıllar kullanma izni bedellerinin ise Türkiye İstatistik Kurumunca yayımlanan Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) oranının bir önceki yıl kullanım bedeli ile çarpımı suretiyle bulunacak miktarın önceki yıl kullanım bedellerine ilavesi suretiyle arttırılarak tahsil edileceği, 4 üncü maddesinde "Kullanma iznine konu taşınmazın/alanın izin sahibine veya temsilcisine tesliminden itibaren 6 ay içerisinde inşaat ruhsatı alınarak inşaata başlanacak ve inşaat 2 yıl içinde bitirilecektir." belirlemesine yer verildiği;

 

 -Yine ekte bir örneği bulunan "Kullanma İzni Sözleşmesi" başlıklı kağıdın incelenmesinden ise, 28/1/2011 tarih ve 808 sayılı yevmiye numarası ile onaylanan "Kullanma İzni Sözleşmesi"ne ve … Malmüdürlüğünün 2/7/2018 tarihli ve … sayılı yazısına atıfta bulunduğu ve sözleşmenin yalnızca 4 üncü maddesinin, "Kullanma iznine konu taşınmazın/alanın izin sahibine veya temsilcisine tesliminden itibaren mevcut kullanma izni sözleşmesindeki diğer şartlar aynı kalmak koşulu ile, inşaatın tamamlanma süresi 27/1/2019 tarihine kadar uzatılmıştır." şeklinde değiştirildiği;

 

-… Malmüdürlüğünün 2/7/2018 tarihli ve … sayılı yazısında da, … … Kimya San. A.Ş.'nin 14/11/2017 tarihli dilekçesiyle dolgu alanı ve iskele tesisleri inşaat yapımı süresinin 27/1/2019 tarihine uzatılmasının talep edildiği, Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmeliğin 76 ncı ve geçici 9 uncu maddeleri uyarınca kullanma izni sözleşmesi noter tasdik tarihinden (28/1/2011) başlamak üzere en fazla beş yıllık uzatma süresinin sonu olan 27/1/2016 tarihinden sonraki her yıla ait dönemler için mahrum kalınan hasılat bedelinin karşılığı olarak o yıla ait kullanma izin bedelinin yüzde yirmisi tutarında bedelin alınması gerektiği, inşaat süresinin 27/1/2018 tarihinden itibaren o yıla ait kullanma izin bedelinin yüzde yirmisi tutarında bedel alınması kaydıyla 27/1/2019 tarihine kadar uzatılmasının uygun görüldüğü ve mahrum kalınan hasılat bedelinin … TL olarak belirtildiği

 

anlaşılmıştır.

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, ekte yer alan "Kullanma İzni Sözleşmesi" başlıklı kağıtta 28/1/2011 tarih ve … sayılı yevmiye numarası ile onaylanan "Kullanma İzni Sözleşmesi"ne ve … Malmüdürlüğünün 2/7/2018 tarihli ve … sayılı yazısına atıfta bulunulduğu, yazıda ilgili yıl için mahrum kalınan hasılat bedelinin karşılığı olarak o yıla ait kullanma izin bedelinin yüzde yirmisi tutarında bedelin alınması gerektiği ve söz konusu bedelin … TL olduğunun belirtildiği, 49 yıllık kullanım izin süresinin değişmediği hususları dikkate alındığında, ilgili sözleşmenin mevcut şekliyle düzenlenmesi halinde … TL'lik mahrum kalınan hasılat bedeli üzerinden 488 sayılı Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I/A-7 fıkrasına göre damga vergisine, yine aynı tutar üzerinden 492 sayılı Kanuna bağlı (2) sayılı tarifenin I/1 fıkrası gereğince nispi harca tabi tutulması gerekmektedir.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

 

 

 

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.

Resmi Gazete No: Resmi Gazete Tarihi: Adı: UID:
İçerik:


T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Ve Kurumlar Vergileri Grup Müdürlüğü

 

 

 

Sayı

:

62030549-120[94-2020/140]-434540

03.06.2021

Konu

:

İş kazası geçiren işçiye yapılan para yardımının vergilendirilmesi hk.

 

 

 

 

 

 

İlgi

:

30/01/2020 tarih ve 409710 evrak kayıt numaralı özelge talep formu.

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda; işyerinizde 07/01/2020 tarihinde meydana gelen kazada yaralanan işçinin hastaneden iş göremezlik raporu aldığı, söz konusu rapora istinaden uzun süre çalışamayacağı, çalışamadığı süre boyunca yasal olarak iş göremezlik ödeneği alacağı, ilgili kurum tarafından ödenen iş göremezlik ödeneğinin işçinizin almış olduğu ücretten daha az olması nedeniyle, tarafınızca da ayrıca para yardımında bulunulduğu belirtilerek, yapmış olduğunuz bu ödemenin vergi kanunları açısından nasıl değerlendirileceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

 

I- GELİR VERGİSİ KANUNU AÇISINDAN

 

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun;

 

25 inci maddesinde; "Aşağıda yazılı tazminat ve yardımlar Gelir Vergisi'nden müstesnadır:

 

 

1. Ölüm, engellilik ve hastalık sebebiyle verilen tazminat ve yardımlar ile 25/8/1999 tarihli ve 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu uyarınca ödenen işsizlik ödeneği ve 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa göre ödenen işe başlatmama tazminatı;

 

...

 

6. Sosyal sigorta kurumları tarafından sigortalılara yapılan ödemeler;"

 

40 ncı maddesinde; "Safi kazancın tespit edilmesi için, aşağıdaki giderlerin indirilmesi kabul edilir:

 

1. Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderler;…"

 

61 inci maddesinde; "Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

 

Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez…."

 

hükümleri yer almaktadır.

 

Öte yandan, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun "İş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık sigortasından sağlanan haklar" başlıklı 16 ncı maddesinde, sigortalıya, geçici iş göremezlik süresince günlük geçici iş göremezlik ödeneği verileceği hükmüne yer verilmiştir.

 

Bu hükümlere göre, iş kazası geçiren işçinize,

 

-Tarafınızca ödenen yardımın Gelir Vergisi Kanununun 25 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi kapsamında,

 

- 5510 sayılı Kanun kapsamında ödenen iş göremezlik ödeneğinin, Gelir Vergisi Kanununun 25 inci maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendi kapsamında,

 

gelir vergisinden istisna edilmesi mümkün bulunmaktadır.

 

Öte yandan, iş kazası geçiren işçinize tarafınızca yapılan ödemenin Gelir Vergisi Kanununun 40 ncı maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi gereğince ticari kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabileceği tabiidir.

 

II- VERGİ USUL KANUNU AÇISINDAN

 

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227 nci maddesinin birinci fıkrasında  "Bu kanunda aksine hüküm olmadıkça bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir." hükmü yer almakta olup, söz konusu kayıtların aynı Kanunun 229 ve müteakip maddelerinde belirtilen belgeler ile tevsik edilmesi esastır.

 

Bu kapsamda, mezkur Kanunun 238 inci maddesinde, "İşverenler her ay ödedikleri ücretler için (Ücret bordrosu) tutmaya mecburdurlar. Gelir Vergisi Kanununa göre vergiden muaf olan ücretlerle diğer ücret üzerinden vergiye tabi hizmet erbabına yapılan ücret ödemeleri için bordro tutulmaz." hükmü almaktadır.

 

Buna göre, işveren olarak iş kazası geçiren işçinize, 5510 sayılı Kanunun 16 ncı maddesi uyarınca ilgili kurum tarafından ödenen iş göremezlik ödeneğinin işçinizin almış olduğu ücretten daha az alması nedeniyle, yardım amaçlı yaptığınız para ödemesi için Vergi Usul Kanununun 238 inci maddesi gereğince ücret bordrosu düzenlenmesi icap etmektedir.

 

III- DAMGA VERGİSİ KANUNU AÇISINDAN

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu, bu Kanundaki kağıtlar teriminin yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu; 9 uncu maddesinde, bu Kanuna ekli (2) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisinden müstesna olduğu hükmüne yer verilmiştir.

 

Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "Makbuzlar ve diğer kağıtlar" başlıklı bölümünün IV/1-b fıkrasında, maaş, ücret, gündelik, huzur hakkı, aidat, ihtisas zammı, ikramiye, yemek ve mesken bedeli, harcırah, tazminat ve benzeri her ne adla olursa olsun hizmet karşılığı alınan paralar (avans olarak ödenenler dahil) için verilen makbuzlar ile bu paraların nakden ödenmeyerek kişiler adına açılmış veya açılacak cari hesaplara nakledildiği veya emir ve havalelerine tediye olunduğu takdirde nakli veya tediyeyi temin eden kağıtların binde 7,59 nispetinde damga vergisine tabi tutulacağı; Kanuna ekli (2) sayılı tablonun "IV Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün 34 numaralı fıkrasında ise, Gelir Vergisi Kanununun 23 üncü maddesinde belirtilen ücretlere ilişkin kağıtların damga vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, iş kazası geçiren işçinize yaptığınız para yardımına ilişkin düzenlenen kağıtların damga vergisinden müstesna tutulacağına dair Damga Vergisi Kanununda bir hüküm bulunmayıp, işçinize yapılan bu ödemelere ilişkin düzenlenen kağıtların Damga Vergisi Kanununa ekli (1) sayılı tablonun IV/1-b fıkrasına göre damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

 

 

 

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.

İçerik 1:


T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Ve Kurumlar Vergileri Grup Müdürlüğü

 

 

 

Sayı

:

62030549-120[94-2020/140]-434540

03.06.2021

Konu

:

İş kazası geçiren işçiye yapılan para yardımının vergilendirilmesi hk.

 

 

 

 

 

 

İlgi

:

30/01/2020 tarih ve 409710 evrak kayıt numaralı özelge talep formu.

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda; işyerinizde 07/01/2020 tarihinde meydana gelen kazada yaralanan işçinin hastaneden iş göremezlik raporu aldığı, söz konusu rapora istinaden uzun süre çalışamayacağı, çalışamadığı süre boyunca yasal olarak iş göremezlik ödeneği alacağı, ilgili kurum tarafından ödenen iş göremezlik ödeneğinin işçinizin almış olduğu ücretten daha az olması nedeniyle, tarafınızca da ayrıca para yardımında bulunulduğu belirtilerek, yapmış olduğunuz bu ödemenin vergi kanunları açısından nasıl değerlendirileceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

 

I- GELİR VERGİSİ KANUNU AÇISINDAN

 

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun;

 

25 inci maddesinde; "Aşağıda yazılı tazminat ve yardımlar Gelir Vergisi'nden müstesnadır:

 

 

1. Ölüm, engellilik ve hastalık sebebiyle verilen tazminat ve yardımlar ile 25/8/1999 tarihli ve 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu uyarınca ödenen işsizlik ödeneği ve 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa göre ödenen işe başlatmama tazminatı;

 

...

 

6. Sosyal sigorta kurumları tarafından sigortalılara yapılan ödemeler;"

 

40 ncı maddesinde; "Safi kazancın tespit edilmesi için, aşağıdaki giderlerin indirilmesi kabul edilir:

 

1. Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderler;…"

 

61 inci maddesinde; "Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

 

Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez…."

 

hükümleri yer almaktadır.

 

Öte yandan, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun "İş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık sigortasından sağlanan haklar" başlıklı 16 ncı maddesinde, sigortalıya, geçici iş göremezlik süresince günlük geçici iş göremezlik ödeneği verileceği hükmüne yer verilmiştir.

 

Bu hükümlere göre, iş kazası geçiren işçinize,

 

-Tarafınızca ödenen yardımın Gelir Vergisi Kanununun 25 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi kapsamında,

 

- 5510 sayılı Kanun kapsamında ödenen iş göremezlik ödeneğinin, Gelir Vergisi Kanununun 25 inci maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendi kapsamında,

 

gelir vergisinden istisna edilmesi mümkün bulunmaktadır.

 

Öte yandan, iş kazası geçiren işçinize tarafınızca yapılan ödemenin Gelir Vergisi Kanununun 40 ncı maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi gereğince ticari kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabileceği tabiidir.

 

II- VERGİ USUL KANUNU AÇISINDAN

 

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227 nci maddesinin birinci fıkrasında  "Bu kanunda aksine hüküm olmadıkça bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir." hükmü yer almakta olup, söz konusu kayıtların aynı Kanunun 229 ve müteakip maddelerinde belirtilen belgeler ile tevsik edilmesi esastır.

 

Bu kapsamda, mezkur Kanunun 238 inci maddesinde, "İşverenler her ay ödedikleri ücretler için (Ücret bordrosu) tutmaya mecburdurlar. Gelir Vergisi Kanununa göre vergiden muaf olan ücretlerle diğer ücret üzerinden vergiye tabi hizmet erbabına yapılan ücret ödemeleri için bordro tutulmaz." hükmü almaktadır.

 

Buna göre, işveren olarak iş kazası geçiren işçinize, 5510 sayılı Kanunun 16 ncı maddesi uyarınca ilgili kurum tarafından ödenen iş göremezlik ödeneğinin işçinizin almış olduğu ücretten daha az alması nedeniyle, yardım amaçlı yaptığınız para ödemesi için Vergi Usul Kanununun 238 inci maddesi gereğince ücret bordrosu düzenlenmesi icap etmektedir.

 

III- DAMGA VERGİSİ KANUNU AÇISINDAN

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu, bu Kanundaki kağıtlar teriminin yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu; 9 uncu maddesinde, bu Kanuna ekli (2) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisinden müstesna olduğu hükmüne yer verilmiştir.

 

Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "Makbuzlar ve diğer kağıtlar" başlıklı bölümünün IV/1-b fıkrasında, maaş, ücret, gündelik, huzur hakkı, aidat, ihtisas zammı, ikramiye, yemek ve mesken bedeli, harcırah, tazminat ve benzeri her ne adla olursa olsun hizmet karşılığı alınan paralar (avans olarak ödenenler dahil) için verilen makbuzlar ile bu paraların nakden ödenmeyerek kişiler adına açılmış veya açılacak cari hesaplara nakledildiği veya emir ve havalelerine tediye olunduğu takdirde nakli veya tediyeyi temin eden kağıtların binde 7,59 nispetinde damga vergisine tabi tutulacağı; Kanuna ekli (2) sayılı tablonun "IV Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün 34 numaralı fıkrasında ise, Gelir Vergisi Kanununun 23 üncü maddesinde belirtilen ücretlere ilişkin kağıtların damga vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, iş kazası geçiren işçinize yaptığınız para yardımına ilişkin düzenlenen kağıtların damga vergisinden müstesna tutulacağına dair Damga Vergisi Kanununda bir hüküm bulunmayıp, işçinize yapılan bu ödemelere ilişkin düzenlenen kağıtların Damga Vergisi Kanununa ekli (1) sayılı tablonun IV/1-b fıkrasına göre damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

 

 

 

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.

İçerik 2:


T.C. 

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Ve Kurumlar Vergileri Grup Müdürlüğü

 

 

 

Sayı

:

62030549-120[94-2020/140]-434540

03.06.2021

Konu

:

İş kazası geçiren işçiye yapılan para yardımının vergilendirilmesi hk.

 

 

 

 

 

 

İlgi

:

30/01/2020 tarih ve 409710 evrak kayıt numaralı özelge talep formu.

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda; işyerinizde 07/01/2020 tarihinde meydana gelen kazada yaralanan işçinin hastaneden iş göremezlik raporu aldığı, söz konusu rapora istinaden uzun süre çalışamayacağı, çalışamadığı süre boyunca yasal olarak iş göremezlik ödeneği alacağı, ilgili kurum tarafından ödenen iş göremezlik ödeneğinin işçinizin almış olduğu ücretten daha az olması nedeniyle, tarafınızca da ayrıca para yardımında bulunulduğu belirtilerek, yapmış olduğunuz bu ödemenin vergi kanunları açısından nasıl değerlendirileceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

 

I- GELİR VERGİSİ KANUNU AÇISINDAN

 

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun;

 

25 inci maddesinde; "Aşağıda yazılı tazminat ve yardımlar Gelir Vergisi'nden müstesnadır:

 

 

1. Ölüm, engellilik ve hastalık sebebiyle verilen tazminat ve yardımlar ile 25/8/1999 tarihli ve 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu uyarınca ödenen işsizlik ödeneği ve 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa göre ödenen işe başlatmama tazminatı;

 

...

 

6. Sosyal sigorta kurumları tarafından sigortalılara yapılan ödemeler;"

 

40 ncı maddesinde; "Safi kazancın tespit edilmesi için, aşağıdaki giderlerin indirilmesi kabul edilir:

 

1. Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderler;…"

 

61 inci maddesinde; "Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

 

Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez…."

 

hükümleri yer almaktadır.

 

Öte yandan, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun "İş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık sigortasından sağlanan haklar" başlıklı 16 ncı maddesinde, sigortalıya, geçici iş göremezlik süresince günlük geçici iş göremezlik ödeneği verileceği hükmüne yer verilmiştir.

 

Bu hükümlere göre, iş kazası geçiren işçinize,

 

-Tarafınızca ödenen yardımın Gelir Vergisi Kanununun 25 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi kapsamında,

 

- 5510 sayılı Kanun kapsamında ödenen iş göremezlik ödeneğinin, Gelir Vergisi Kanununun 25 inci maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendi kapsamında,

 

gelir vergisinden istisna edilmesi mümkün bulunmaktadır.

 

Öte yandan, iş kazası geçiren işçinize tarafınızca yapılan ödemenin Gelir Vergisi Kanununun 40 ncı maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi gereğince ticari kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabileceği tabiidir.

 

II- VERGİ USUL KANUNU AÇISINDAN

 

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227 nci maddesinin birinci fıkrasında  "Bu kanunda aksine hüküm olmadıkça bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir." hükmü yer almakta olup, söz konusu kayıtların aynı Kanunun 229 ve müteakip maddelerinde belirtilen belgeler ile tevsik edilmesi esastır.

 

Bu kapsamda, mezkur Kanunun 238 inci maddesinde, "İşverenler her ay ödedikleri ücretler için (Ücret bordrosu) tutmaya mecburdurlar. Gelir Vergisi Kanununa göre vergiden muaf olan ücretlerle diğer ücret üzerinden vergiye tabi hizmet erbabına yapılan ücret ödemeleri için bordro tutulmaz." hükmü almaktadır.

 

Buna göre, işveren olarak iş kazası geçiren işçinize, 5510 sayılı Kanunun 16 ncı maddesi uyarınca ilgili kurum tarafından ödenen iş göremezlik ödeneğinin işçinizin almış olduğu ücretten daha az alması nedeniyle, yardım amaçlı yaptığınız para ödemesi için Vergi Usul Kanununun 238 inci maddesi gereğince ücret bordrosu düzenlenmesi icap etmektedir.

 

III- DAMGA VERGİSİ KANUNU AÇISINDAN

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu, bu Kanundaki kağıtlar teriminin yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu; 9 uncu maddesinde, bu Kanuna ekli (2) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisinden müstesna olduğu hükmüne yer verilmiştir.

 

Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "Makbuzlar ve diğer kağıtlar" başlıklı bölümünün IV/1-b fıkrasında, maaş, ücret, gündelik, huzur hakkı, aidat, ihtisas zammı, ikramiye, yemek ve mesken bedeli, harcırah, tazminat ve benzeri her ne adla olursa olsun hizmet karşılığı alınan paralar (avans olarak ödenenler dahil) için verilen makbuzlar ile bu paraların nakden ödenmeyerek kişiler adına açılmış veya açılacak cari hesaplara nakledildiği veya emir ve havalelerine tediye olunduğu takdirde nakli veya tediyeyi temin eden kağıtların binde 7,59 nispetinde damga vergisine tabi tutulacağı; Kanuna ekli (2) sayılı tablonun "IV Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün 34 numaralı fıkrasında ise, Gelir Vergisi Kanununun 23 üncü maddesinde belirtilen ücretlere ilişkin kağıtların damga vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, iş kazası geçiren işçinize yaptığınız para yardımına ilişkin düzenlenen kağıtların damga vergisinden müstesna tutulacağına dair Damga Vergisi Kanununda bir hüküm bulunmayıp, işçinize yapılan bu ödemelere ilişkin düzenlenen kağıtların Damga Vergisi Kanununa ekli (1) sayılı tablonun IV/1-b fıkrasına göre damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

 

 

 

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.

Resmi Gazete No: Resmi Gazete Tarihi: Adı: UID:
İçerik:

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

 

 

 

Sayı

:

66813766-155[2-2020/26]-173402

20.05.2021

Konu

:

Deniz botu alımına ilişkin olarak yapılacak hakediş ödemelerinde damga vergisi istisnası

 

 

 

İlgide kayıtlı yazınız ve eklerinin incelenmesinden, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından ihalesi yapılan "… Hizmet Botu Alım İşi"ne ilişkin olarak adı geçen İdareyle …/…/2019 tarihinde sözleşme imzalandığı belirtilerek, 488 sayılı Damga Vergisi Kanununa ekli (2) sayılı tablonun IV/49 numaralı fıkrası kapsamında, sözleşmeye istinaden ihale kararı, sözleşme ve adı geçen Kurum tarafından şirketinize yapılacak hakediş ödemelerinin, damga vergisinden istisna edilip edilmeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşünün talep edildiği anlaşılmıştır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu; 3 üncü maddesinde, damga vergisi mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu, resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların damga vergisini kişilerin ödeyeceği; 8 inci maddesinde, bu Kanunda yazılı resmi daireden maksadın, genel ve özel bütçeli idarelerle, il özel idareleri, belediyeler ve köyler olduğu, bu dairelere bağlı olup ayrı tüzel kişiliği bulunan iktisadi işletmelerin resmi daire sayılmayacağı, 9 uncu maddesinde ise, bu Kanuna ekli (2) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisinden müstesna olduğu hüküm altına alınmıştır.

 

Anılan Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "I-Akitlerle ilgili kâğıtlar" başlıklı bölümünün A/9 fıkrasında, resmi dairelerin mal ve hizmet alımlarına ilişkin yaptıkları ihalelerde, ihaleyi yapan idare ile düzenlenen sözleşmelerin; "II. Kararlar ve mazbatalar" başlıklı bölümünün 2 nci maddesinde, İhale Kanunlarına tabi olan veya olmayan resmi daire ve kamu tüzel kişiliğini haiz kurumların her türlü ihale kararlarının; "IV.Makbuzlar ve diğer kağıtlar" başlıklı bölümünün 1/a fıkrasında da, resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler (avans olarak yapılanlar dahil) nedeniyle, kişiler tarafından resmi dairelere verilen ve belli parayı ihtiva eden makbuz ve ibra senetleri ile bu ödemelerin resmi daireler nam ve hesabına, kişiler adına açılmış veya açılacak hesaplara nakledilmesini veya emir ve havalelerine tediyesini temin eden kağıtların nispi damga vergisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Aynı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun "IV-Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün (49) numaralı fıkrasında ise, her türlü gemi, yat ve diğer su araçlarının inşası, yenileme ve dönüşümü ile bakım ve onarımına ilişkin düzenlenen kağıtların damga vergisinden istisna olacağı hükmüne yer verilmiştir.

 

Konuyla ilgili olarak, 29/9/2016 tarihli ve 29842 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 60 Seri No.lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğinin "İstisnalara ilişkin düzenlemeler" başlıklı 9 uncu maddesinin (11) numaralı fıkrasının (f) bendinde, "(49) numaralı fıkra kapsamında; ülkemiz tersanelerinde her türlü gemi, yat ve diğer su araçlarının inşası, yenileme ve dönüşümü ile bakım ve onarımına ilişkin düzenlenen kağıtlara damga vergisi istisnası uygulanacaktır." açıklamalarına yer verilmiştir.

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, 6728 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden itibaren ülkemiz tersanelerinde her türlü gemi, yat ve diğer su araçlarının inşası, yenileme ve dönüşümü ile bakım ve onarımına ilişkin düzenlenen kağıtlara damga vergisi istisnası uygulanması mümkün olup, bunun dışındaki kağıtlara söz konusu istisnanın uygulanması mümkün değildir.

 

Diğer taraftan, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 4 üncü maddesinde, Kanunun uygulanmasındaki tanımlara yer verilmiş olup, mal tanımının, satın alınan her türlü ihtiyaç maddeleri ile taşınır ve taşınmaz mal ve hakları ihtiva ettiği hüküm altına alınmıştır.

 

4/3/2009 tarihli ve 27159 sayılı mükerrer Resmî Gazete'de yayımlanan Mal Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliğinin 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinde, 4734 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinde yapılan tanımlamalara ek olarak "Özel imalat"ın, "Piyasada hazır halde alınıp satılmayan, projelendirme veya bir talep üzerine üretimi yapılacak olan, özel ihtisas ve üretim tekniği gerektiren işleri," ifade edeceği; 7 nci maddesinin dördüncü fıkrasında ise "Özel imalat süreci gerektiren mal alımı ihalelerinde; işçilik, malzeme ve alımla ilgili diğer hususlar dikkate alınarak yaklaşık maliyet hesaplanır. İdare tarafından ihale konusu malın üretimi için yükleniciye verilecek malzeme ve ekipmanlar yaklaşık maliyetin hesaplanmasında dikkate alınmaz." açıklamalarına yer verilmiştir.

 

Öte yandan, 7/11/2015 tarihli ve 29525 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Gemi ve Su Araçlarının İnşa, Tadilat ve Bakım-Onarım Yönetmeliğinin 5 inci maddesinin (1) numaralı fıkrasında, yurt içinde veya serbest bölgelerde yeni inşa veya tadilat yapılacak Türk Bayraklı olan gemi ve su araçlarından;

 

a) Tam boyu 12 metre ve üzerindeki,

 

b) Boyuna bakılmaksızın yolcu kapasitesi 12 kişiden fazla olan,

 

c) Tam boyu 12 metreden küçük olup, tadilat sonucunda tam boyu 12 metre ve üzerine çıkan,

 

ç) Kapasite artırımı sonucunda yolcu kapasitesi 12 kişiyi geçen,

 

gemi ve su araçlarının inşa veya tadilatına başlamak için, gemi ve su aracı sahibi veya temsilcisinin, Liman Başkanlığından izin alacağı; aynı maddenin (3) numaralı fıkrasında ise tüm gemi ve su araçlarının inşa ve tadilatlarının tesiste yapılacağı ve bilgileri tesis sahibi veya temsilcisi tarafından Gemi Sanayi Veri Tabanı Programı (GSVP)'ye girileceği, askeri tesiste yapılan sivil gemi ve su araçlarına ait bilgilerin Liman Başkanlığına bildirileceği ve GSVP'ye girişlerinin Liman Başkanlığı tarafından yapılacağı hususları belirlenmiştir.

 

Buna göre, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununa göre, özel imalat gerektiren işlerin mal alım yöntemi ile ihale edilebildiği dikkate alındığında, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından … ihale kayıt numarasıyla ihale edilen "… Hizmet Botu Alımı" işinin, şirketiniz tarafından inşa edilmek suretiyle satışına ilişkin olduğunun ve özel imalat gerektirdiğinin ihale makamından, inşa izinlerinin firmanız adına düzenlendiğinin yetkili izin kuruluşundan alınacak bir yazı ile tevsiki koşuluyla, söz konusu işe ilişkin ihale kararı, sözleşme ve hakediş ödemeleri nedeniyle düzenlenecek kağıtlara, 488 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun IV/49 fıkrası uyarınca damga vergisi istisnası uygulanması mümkün bulunmaktadır.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

İçerik 1:

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

 

 

 

Sayı

:

66813766-155[2-2020/26]-173402

20.05.2021

Konu

:

Deniz botu alımına ilişkin olarak yapılacak hakediş ödemelerinde damga vergisi istisnası

 

 

 

İlgide kayıtlı yazınız ve eklerinin incelenmesinden, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından ihalesi yapılan "… Hizmet Botu Alım İşi"ne ilişkin olarak adı geçen İdareyle …/…/2019 tarihinde sözleşme imzalandığı belirtilerek, 488 sayılı Damga Vergisi Kanununa ekli (2) sayılı tablonun IV/49 numaralı fıkrası kapsamında, sözleşmeye istinaden ihale kararı, sözleşme ve adı geçen Kurum tarafından şirketinize yapılacak hakediş ödemelerinin, damga vergisinden istisna edilip edilmeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşünün talep edildiği anlaşılmıştır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu; 3 üncü maddesinde, damga vergisi mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu, resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların damga vergisini kişilerin ödeyeceği; 8 inci maddesinde, bu Kanunda yazılı resmi daireden maksadın, genel ve özel bütçeli idarelerle, il özel idareleri, belediyeler ve köyler olduğu, bu dairelere bağlı olup ayrı tüzel kişiliği bulunan iktisadi işletmelerin resmi daire sayılmayacağı, 9 uncu maddesinde ise, bu Kanuna ekli (2) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisinden müstesna olduğu hüküm altına alınmıştır.

 

Anılan Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "I-Akitlerle ilgili kâğıtlar" başlıklı bölümünün A/9 fıkrasında, resmi dairelerin mal ve hizmet alımlarına ilişkin yaptıkları ihalelerde, ihaleyi yapan idare ile düzenlenen sözleşmelerin; "II. Kararlar ve mazbatalar" başlıklı bölümünün 2 nci maddesinde, İhale Kanunlarına tabi olan veya olmayan resmi daire ve kamu tüzel kişiliğini haiz kurumların her türlü ihale kararlarının; "IV.Makbuzlar ve diğer kağıtlar" başlıklı bölümünün 1/a fıkrasında da, resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler (avans olarak yapılanlar dahil) nedeniyle, kişiler tarafından resmi dairelere verilen ve belli parayı ihtiva eden makbuz ve ibra senetleri ile bu ödemelerin resmi daireler nam ve hesabına, kişiler adına açılmış veya açılacak hesaplara nakledilmesini veya emir ve havalelerine tediyesini temin eden kağıtların nispi damga vergisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Aynı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun "IV-Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün (49) numaralı fıkrasında ise, her türlü gemi, yat ve diğer su araçlarının inşası, yenileme ve dönüşümü ile bakım ve onarımına ilişkin düzenlenen kağıtların damga vergisinden istisna olacağı hükmüne yer verilmiştir.

 

Konuyla ilgili olarak, 29/9/2016 tarihli ve 29842 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 60 Seri No.lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğinin "İstisnalara ilişkin düzenlemeler" başlıklı 9 uncu maddesinin (11) numaralı fıkrasının (f) bendinde, "(49) numaralı fıkra kapsamında; ülkemiz tersanelerinde her türlü gemi, yat ve diğer su araçlarının inşası, yenileme ve dönüşümü ile bakım ve onarımına ilişkin düzenlenen kağıtlara damga vergisi istisnası uygulanacaktır." açıklamalarına yer verilmiştir.

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, 6728 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden itibaren ülkemiz tersanelerinde her türlü gemi, yat ve diğer su araçlarının inşası, yenileme ve dönüşümü ile bakım ve onarımına ilişkin düzenlenen kağıtlara damga vergisi istisnası uygulanması mümkün olup, bunun dışındaki kağıtlara söz konusu istisnanın uygulanması mümkün değildir.

 

Diğer taraftan, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 4 üncü maddesinde, Kanunun uygulanmasındaki tanımlara yer verilmiş olup, mal tanımının, satın alınan her türlü ihtiyaç maddeleri ile taşınır ve taşınmaz mal ve hakları ihtiva ettiği hüküm altına alınmıştır.

 

4/3/2009 tarihli ve 27159 sayılı mükerrer Resmî Gazete'de yayımlanan Mal Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliğinin 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinde, 4734 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinde yapılan tanımlamalara ek olarak "Özel imalat"ın, "Piyasada hazır halde alınıp satılmayan, projelendirme veya bir talep üzerine üretimi yapılacak olan, özel ihtisas ve üretim tekniği gerektiren işleri," ifade edeceği; 7 nci maddesinin dördüncü fıkrasında ise "Özel imalat süreci gerektiren mal alımı ihalelerinde; işçilik, malzeme ve alımla ilgili diğer hususlar dikkate alınarak yaklaşık maliyet hesaplanır. İdare tarafından ihale konusu malın üretimi için yükleniciye verilecek malzeme ve ekipmanlar yaklaşık maliyetin hesaplanmasında dikkate alınmaz." açıklamalarına yer verilmiştir.

 

Öte yandan, 7/11/2015 tarihli ve 29525 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Gemi ve Su Araçlarının İnşa, Tadilat ve Bakım-Onarım Yönetmeliğinin 5 inci maddesinin (1) numaralı fıkrasında, yurt içinde veya serbest bölgelerde yeni inşa veya tadilat yapılacak Türk Bayraklı olan gemi ve su araçlarından;

 

a) Tam boyu 12 metre ve üzerindeki,

 

b) Boyuna bakılmaksızın yolcu kapasitesi 12 kişiden fazla olan,

 

c) Tam boyu 12 metreden küçük olup, tadilat sonucunda tam boyu 12 metre ve üzerine çıkan,

 

ç) Kapasite artırımı sonucunda yolcu kapasitesi 12 kişiyi geçen,

 

gemi ve su araçlarının inşa veya tadilatına başlamak için, gemi ve su aracı sahibi veya temsilcisinin, Liman Başkanlığından izin alacağı; aynı maddenin (3) numaralı fıkrasında ise tüm gemi ve su araçlarının inşa ve tadilatlarının tesiste yapılacağı ve bilgileri tesis sahibi veya temsilcisi tarafından Gemi Sanayi Veri Tabanı Programı (GSVP)'ye girileceği, askeri tesiste yapılan sivil gemi ve su araçlarına ait bilgilerin Liman Başkanlığına bildirileceği ve GSVP'ye girişlerinin Liman Başkanlığı tarafından yapılacağı hususları belirlenmiştir.

 

Buna göre, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununa göre, özel imalat gerektiren işlerin mal alım yöntemi ile ihale edilebildiği dikkate alındığında, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından … ihale kayıt numarasıyla ihale edilen "… Hizmet Botu Alımı" işinin, şirketiniz tarafından inşa edilmek suretiyle satışına ilişkin olduğunun ve özel imalat gerektirdiğinin ihale makamından, inşa izinlerinin firmanız adına düzenlendiğinin yetkili izin kuruluşundan alınacak bir yazı ile tevsiki koşuluyla, söz konusu işe ilişkin ihale kararı, sözleşme ve hakediş ödemeleri nedeniyle düzenlenecek kağıtlara, 488 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun IV/49 fıkrası uyarınca damga vergisi istisnası uygulanması mümkün bulunmaktadır.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

İçerik 2:

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

 

 

 

Sayı

:

66813766-155[2-2020/26]-173402

20.05.2021

Konu

:

Deniz botu alımına ilişkin olarak yapılacak hakediş ödemelerinde damga vergisi istisnası

 

 

 

İlgide kayıtlı yazınız ve eklerinin incelenmesinden, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından ihalesi yapılan "… Hizmet Botu Alım İşi"ne ilişkin olarak adı geçen İdareyle …/…/2019 tarihinde sözleşme imzalandığı belirtilerek, 488 sayılı Damga Vergisi Kanununa ekli (2) sayılı tablonun IV/49 numaralı fıkrası kapsamında, sözleşmeye istinaden ihale kararı, sözleşme ve adı geçen Kurum tarafından şirketinize yapılacak hakediş ödemelerinin, damga vergisinden istisna edilip edilmeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşünün talep edildiği anlaşılmıştır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu; 3 üncü maddesinde, damga vergisi mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu, resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların damga vergisini kişilerin ödeyeceği; 8 inci maddesinde, bu Kanunda yazılı resmi daireden maksadın, genel ve özel bütçeli idarelerle, il özel idareleri, belediyeler ve köyler olduğu, bu dairelere bağlı olup ayrı tüzel kişiliği bulunan iktisadi işletmelerin resmi daire sayılmayacağı, 9 uncu maddesinde ise, bu Kanuna ekli (2) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisinden müstesna olduğu hüküm altına alınmıştır.

 

Anılan Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "I-Akitlerle ilgili kâğıtlar" başlıklı bölümünün A/9 fıkrasında, resmi dairelerin mal ve hizmet alımlarına ilişkin yaptıkları ihalelerde, ihaleyi yapan idare ile düzenlenen sözleşmelerin; "II. Kararlar ve mazbatalar" başlıklı bölümünün 2 nci maddesinde, İhale Kanunlarına tabi olan veya olmayan resmi daire ve kamu tüzel kişiliğini haiz kurumların her türlü ihale kararlarının; "IV.Makbuzlar ve diğer kağıtlar" başlıklı bölümünün 1/a fıkrasında da, resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler (avans olarak yapılanlar dahil) nedeniyle, kişiler tarafından resmi dairelere verilen ve belli parayı ihtiva eden makbuz ve ibra senetleri ile bu ödemelerin resmi daireler nam ve hesabına, kişiler adına açılmış veya açılacak hesaplara nakledilmesini veya emir ve havalelerine tediyesini temin eden kağıtların nispi damga vergisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Aynı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun "IV-Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün (49) numaralı fıkrasında ise, her türlü gemi, yat ve diğer su araçlarının inşası, yenileme ve dönüşümü ile bakım ve onarımına ilişkin düzenlenen kağıtların damga vergisinden istisna olacağı hükmüne yer verilmiştir.

 

Konuyla ilgili olarak, 29/9/2016 tarihli ve 29842 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 60 Seri No.lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğinin "İstisnalara ilişkin düzenlemeler" başlıklı 9 uncu maddesinin (11) numaralı fıkrasının (f) bendinde, "(49) numaralı fıkra kapsamında; ülkemiz tersanelerinde her türlü gemi, yat ve diğer su araçlarının inşası, yenileme ve dönüşümü ile bakım ve onarımına ilişkin düzenlenen kağıtlara damga vergisi istisnası uygulanacaktır." açıklamalarına yer verilmiştir.

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, 6728 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden itibaren ülkemiz tersanelerinde her türlü gemi, yat ve diğer su araçlarının inşası, yenileme ve dönüşümü ile bakım ve onarımına ilişkin düzenlenen kağıtlara damga vergisi istisnası uygulanması mümkün olup, bunun dışındaki kağıtlara söz konusu istisnanın uygulanması mümkün değildir.

 

Diğer taraftan, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 4 üncü maddesinde, Kanunun uygulanmasındaki tanımlara yer verilmiş olup, mal tanımının, satın alınan her türlü ihtiyaç maddeleri ile taşınır ve taşınmaz mal ve hakları ihtiva ettiği hüküm altına alınmıştır.

 

4/3/2009 tarihli ve 27159 sayılı mükerrer Resmî Gazete'de yayımlanan Mal Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliğinin 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinde, 4734 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinde yapılan tanımlamalara ek olarak "Özel imalat"ın, "Piyasada hazır halde alınıp satılmayan, projelendirme veya bir talep üzerine üretimi yapılacak olan, özel ihtisas ve üretim tekniği gerektiren işleri," ifade edeceği; 7 nci maddesinin dördüncü fıkrasında ise "Özel imalat süreci gerektiren mal alımı ihalelerinde; işçilik, malzeme ve alımla ilgili diğer hususlar dikkate alınarak yaklaşık maliyet hesaplanır. İdare tarafından ihale konusu malın üretimi için yükleniciye verilecek malzeme ve ekipmanlar yaklaşık maliyetin hesaplanmasında dikkate alınmaz." açıklamalarına yer verilmiştir.

 

Öte yandan, 7/11/2015 tarihli ve 29525 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Gemi ve Su Araçlarının İnşa, Tadilat ve Bakım-Onarım Yönetmeliğinin 5 inci maddesinin (1) numaralı fıkrasında, yurt içinde veya serbest bölgelerde yeni inşa veya tadilat yapılacak Türk Bayraklı olan gemi ve su araçlarından;

 

a) Tam boyu 12 metre ve üzerindeki,

 

b) Boyuna bakılmaksızın yolcu kapasitesi 12 kişiden fazla olan,

 

c) Tam boyu 12 metreden küçük olup, tadilat sonucunda tam boyu 12 metre ve üzerine çıkan,

 

ç) Kapasite artırımı sonucunda yolcu kapasitesi 12 kişiyi geçen,

 

gemi ve su araçlarının inşa veya tadilatına başlamak için, gemi ve su aracı sahibi veya temsilcisinin, Liman Başkanlığından izin alacağı; aynı maddenin (3) numaralı fıkrasında ise tüm gemi ve su araçlarının inşa ve tadilatlarının tesiste yapılacağı ve bilgileri tesis sahibi veya temsilcisi tarafından Gemi Sanayi Veri Tabanı Programı (GSVP)'ye girileceği, askeri tesiste yapılan sivil gemi ve su araçlarına ait bilgilerin Liman Başkanlığına bildirileceği ve GSVP'ye girişlerinin Liman Başkanlığı tarafından yapılacağı hususları belirlenmiştir.

 

Buna göre, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununa göre, özel imalat gerektiren işlerin mal alım yöntemi ile ihale edilebildiği dikkate alındığında, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından … ihale kayıt numarasıyla ihale edilen "… Hizmet Botu Alımı" işinin, şirketiniz tarafından inşa edilmek suretiyle satışına ilişkin olduğunun ve özel imalat gerektirdiğinin ihale makamından, inşa izinlerinin firmanız adına düzenlendiğinin yetkili izin kuruluşundan alınacak bir yazı ile tevsiki koşuluyla, söz konusu işe ilişkin ihale kararı, sözleşme ve hakediş ödemeleri nedeniyle düzenlenecek kağıtlara, 488 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun IV/49 fıkrası uyarınca damga vergisi istisnası uygulanması mümkün bulunmaktadır.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

Resmi Gazete No: Resmi Gazete Tarihi: Adı: UID:
İçerik:

T.C.

HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI

Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

 

 

 

Sayı

:

90792880-155.15[6696]-141397

15.04.2021

Konu

:

6306 sayılı kanun çerçevesinde ihale kararı, sözleşme ve hakediş ödemelerinde damga vergisi

 

  

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden, Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından ihale edilen 2020/ ... ihale kayıt numaralı " ... Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İşi"nin şirketiniz uhdesinde kaldığı, söz konusu inşaat işinin yapılacağı alanın 6306 sayılı Kanunun 2 nci maddesi uyarınca "Riskli Alan" ilan edildiğinden bahisle söz konusu işe ilişkin ihale kararı, sözleşme ve hakediş ödemeleri nedeniyle düzenlenen kağıtların damga vergisine tabi olup olmayacağı hususunda görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu, bu Kanundaki kağıtlar teriminin, yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu, resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların damga vergisinin kişiler tarafından ödeneceği,  8 inci maddesinde, bu Kanunda yazılı resmi daireden maksadın, genel ve özel bütçeli idarelerle, il özel idareleri, belediyeler ve köyler olduğu, bu dairelere bağlı olup ayrı tüzel kişiliği bulunan iktisadi işletmelerin resmi daire sayılmayacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "I-Akitlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün A/1 fıkrasında, belli parayı ihtiva eden mukavelenamelerin; "II-Kararlar ve mazbatalar" başlıklı bölümünün 2 nci maddesinde, ihale kanunlarına tabi olan veya olmayan resmi daire ve kamu tüzel kişiliğini haiz kurumların her türlü ihale kararlarının; "IV.Makbuzlar ve diğer kağıtlar" başlıklı bölümünün 1/a fıkrasında ise, resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler (avans olarak yapılanlar dahil) nedeniyle, kişiler tarafından resmi dairelere verilen ve belli parayı ihtiva eden makbuz ve ibra senetleri ile bu ödemelerin resmi daireler nam ve hesabına, kişiler adına açılmış veya açılacak hesaplara nakledilmesini veya emir ve havalelerine tediyesini temin eden kağıtların nispi damga vergisine tabi olacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Diğer taraftan, 2985 sayılı Toplu Konut Kanununun Ek 2 nci maddesinde, "Toplu Konut İdaresi Başkanlığı, 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu ve 492 sayılı Harçlar Kanunu uygulaması açısından özel bütçeli idareler kapsamında değerlendirilir." hükmüne yer verilmiş olup bu hüküm gereğince TOKİ damga vergisi uygulamasında resmi daire kapsamına girmektedir.

 

Öte yandan, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 1 inci maddesinde, bu Kanunun amacının; afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde, fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek üzere iyileştirme, tasfiye ve yenilemelere dair usul ve esasların belirlenmesi olduğu; 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, idarenin; belediye ve mücavir alan sınırları içinde belediyeleri, bu sınırlar dışında il özel idarelerini, büyükşehirlerde büyükşehir belediyelerini ve Bakanlık tarafından yetkilendirilmesi halinde büyükşehir belediyesi sınırları içindeki ilçe belediyelerini ifade edeceği; (ç) bendinde, risk alanının; zemin yapısı veya üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıyan, Cumhurbaşkanınca kararlaştırılan alanı ifade ettiği; 3 üncü maddesinin birinci fıkrasında, riskli yapıların tespitinin, Bakanlıkça hazırlanacak yönetmelikte belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde masrafları kendilerine ait olmak üzere, öncelikle yapı malikleri veya kanuni temsilcileri tarafından, Bakanlıkça lisanslandırılan kurum ve kuruluşlara yaptırılacağı ve sonucun Bakanlığa veya İdareye bildirileceği; 6 ncı maddesinin onikinci fıkrasında, Bakanlığın, bu Kanunda belirtilen iş ve işlemlere ilişkin olarak TOKİ'ye veya İdareye yetki devrine ve bu iş ve işlemlerden hangilerinin TOKİ veya İdare tarafından yapılacağını belirlemeye yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Aynı Kanunun 7 nci maddesinin 7153 ve 7181 sayılı Kanunlarla değişik dokuzuncu fıkrasında ise,

 

"Bu Kanun uyarınca yapılacak olan ve Bakanlık, TOKİ, İller Bankası Anonim Şirketi, İdare ve dönüşüme konu yapıların inşası işini yüklenen müteahhit ile malik ve en az bir yıldır kiracı veya sınırlı ayni hak sahibi olarak riskli yapıyı kullanan gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişilerinden birinin taraf olduğu;

 

a) Bu Kanun kapsamındaki taşınmazların dönüşüme tabi tutulmadan önce ilk satışı, devri, tescili ve ipotek tesis edilmesi işlemleri ile bu Kanun kapsamında yapılacak uygulamalar neticesinde meydana gelen yeni yapıların malik, işi yüklenen müteahhit ve en az bir yıldır kiracı veya sınırlı ayni hak sahibi olarak riskli yapıyı kullanan gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişilerine ilk satışı, devri, tescili ve ipotek tesis edilmesi işlemleri,

 

b) Bu Kanun kapsamındaki bir yapıdan dolayı, bu Kanun kapsamındaki parsellerde veya alanlarda veya söz konusu parsel ve alanların dışındaki parsellerde yeni bir yapı yapılması ya da mevcut bir yapının satın alınması veya ipotek tesis edilmesi işlemleri,

 

c) Kanun kapsamında yapılacak uygulamalar neticesinde meydana gelen yeni yapıların işi yüklenen müteahhit, Bakanlık, TOKİ, İller Bankası Anonim Şirketi, İdare ve bunların iştirakleri tarafından gerçekleştirilecek ilk satışı, devri, tescili ve ipotek tesis edilmesi işlemleri,

 

ile bu bentlerde belirtilen yapıların dönüşümüne ilişkin olarak Kanun uyarınca yapılacak diğer işlemler noter harcı, tapu harcı, belediyelerce alınan ücret ve harçlardan, veraset ve intikal vergisi, döner sermaye ücreti ve diğer ücretlerden, bu işlemler nedeniyle düzenlenecek kâğıtlar, resmî dairelerin mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler sebebiyle düzenlenen kâğıtlar da dahil olmak üzere damga vergisinden, bu Kanun kapsamındaki yapıların maliklerine ve malik olmasalar bile bu yapılarda kiracı veya sınırlı ayni hak sahibi olarak en az bir yıldır ikamet ettiği veya bunlarda işyeri bulunduğu tespit edilenlere bu amaçlarla kullandırılan krediler dolayısıyla lehe alınacak paralar, banka ve sigorta muameleleri vergisinden istisnadır. Bu Kanun kapsamındaki iş, işlem ve uygulamalar, Bakanlık, TOKİ, İller Bankası Anonim Şirketi ve İdarenin, sermayesinin yarısından fazlasına sahip oldukları şirketleri tarafından yürütülüyor ise, bu şirketlerce yapılan iş, işlem ve uygulamalarda da bu fıkrada belirtilen vergi, harç ve ücret muafiyetleri uygulanır."

 

hükmüne yer verilmiştir.

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, TOKİ tarafından ihale edilen 2020/... ihale kayıt numaralı " ... Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İşi"nin 6306 sayılı Kanun kapsamında riskli alan içerisinde yapılacağının ihale makamından alınacak yazıyla tevsiki koşuluyla, söz konusu işe ilişkin ihale kararı, sözleşme ve hakediş ödemeleri nedeniyle düzenlenen kağıtlara damga vergisi istisnası uygulanması mümkün bulunmaktadır.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

İçerik 1:

T.C.

HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI

Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

 

 

 

Sayı

:

90792880-155.15[6696]-141397

15.04.2021

Konu

:

6306 sayılı kanun çerçevesinde ihale kararı, sözleşme ve hakediş ödemelerinde damga vergisi

 

  

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden, Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından ihale edilen 2020/ ... ihale kayıt numaralı " ... Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İşi"nin şirketiniz uhdesinde kaldığı, söz konusu inşaat işinin yapılacağı alanın 6306 sayılı Kanunun 2 nci maddesi uyarınca "Riskli Alan" ilan edildiğinden bahisle söz konusu işe ilişkin ihale kararı, sözleşme ve hakediş ödemeleri nedeniyle düzenlenen kağıtların damga vergisine tabi olup olmayacağı hususunda görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu, bu Kanundaki kağıtlar teriminin, yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu, resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların damga vergisinin kişiler tarafından ödeneceği,  8 inci maddesinde, bu Kanunda yazılı resmi daireden maksadın, genel ve özel bütçeli idarelerle, il özel idareleri, belediyeler ve köyler olduğu, bu dairelere bağlı olup ayrı tüzel kişiliği bulunan iktisadi işletmelerin resmi daire sayılmayacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "I-Akitlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün A/1 fıkrasında, belli parayı ihtiva eden mukavelenamelerin; "II-Kararlar ve mazbatalar" başlıklı bölümünün 2 nci maddesinde, ihale kanunlarına tabi olan veya olmayan resmi daire ve kamu tüzel kişiliğini haiz kurumların her türlü ihale kararlarının; "IV.Makbuzlar ve diğer kağıtlar" başlıklı bölümünün 1/a fıkrasında ise, resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler (avans olarak yapılanlar dahil) nedeniyle, kişiler tarafından resmi dairelere verilen ve belli parayı ihtiva eden makbuz ve ibra senetleri ile bu ödemelerin resmi daireler nam ve hesabına, kişiler adına açılmış veya açılacak hesaplara nakledilmesini veya emir ve havalelerine tediyesini temin eden kağıtların nispi damga vergisine tabi olacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Diğer taraftan, 2985 sayılı Toplu Konut Kanununun Ek 2 nci maddesinde, "Toplu Konut İdaresi Başkanlığı, 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu ve 492 sayılı Harçlar Kanunu uygulaması açısından özel bütçeli idareler kapsamında değerlendirilir." hükmüne yer verilmiş olup bu hüküm gereğince TOKİ damga vergisi uygulamasında resmi daire kapsamına girmektedir.

 

Öte yandan, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 1 inci maddesinde, bu Kanunun amacının; afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde, fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek üzere iyileştirme, tasfiye ve yenilemelere dair usul ve esasların belirlenmesi olduğu; 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, idarenin; belediye ve mücavir alan sınırları içinde belediyeleri, bu sınırlar dışında il özel idarelerini, büyükşehirlerde büyükşehir belediyelerini ve Bakanlık tarafından yetkilendirilmesi halinde büyükşehir belediyesi sınırları içindeki ilçe belediyelerini ifade edeceği; (ç) bendinde, risk alanının; zemin yapısı veya üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıyan, Cumhurbaşkanınca kararlaştırılan alanı ifade ettiği; 3 üncü maddesinin birinci fıkrasında, riskli yapıların tespitinin, Bakanlıkça hazırlanacak yönetmelikte belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde masrafları kendilerine ait olmak üzere, öncelikle yapı malikleri veya kanuni temsilcileri tarafından, Bakanlıkça lisanslandırılan kurum ve kuruluşlara yaptırılacağı ve sonucun Bakanlığa veya İdareye bildirileceği; 6 ncı maddesinin onikinci fıkrasında, Bakanlığın, bu Kanunda belirtilen iş ve işlemlere ilişkin olarak TOKİ'ye veya İdareye yetki devrine ve bu iş ve işlemlerden hangilerinin TOKİ veya İdare tarafından yapılacağını belirlemeye yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Aynı Kanunun 7 nci maddesinin 7153 ve 7181 sayılı Kanunlarla değişik dokuzuncu fıkrasında ise,

 

"Bu Kanun uyarınca yapılacak olan ve Bakanlık, TOKİ, İller Bankası Anonim Şirketi, İdare ve dönüşüme konu yapıların inşası işini yüklenen müteahhit ile malik ve en az bir yıldır kiracı veya sınırlı ayni hak sahibi olarak riskli yapıyı kullanan gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişilerinden birinin taraf olduğu;

 

a) Bu Kanun kapsamındaki taşınmazların dönüşüme tabi tutulmadan önce ilk satışı, devri, tescili ve ipotek tesis edilmesi işlemleri ile bu Kanun kapsamında yapılacak uygulamalar neticesinde meydana gelen yeni yapıların malik, işi yüklenen müteahhit ve en az bir yıldır kiracı veya sınırlı ayni hak sahibi olarak riskli yapıyı kullanan gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişilerine ilk satışı, devri, tescili ve ipotek tesis edilmesi işlemleri,

 

b) Bu Kanun kapsamındaki bir yapıdan dolayı, bu Kanun kapsamındaki parsellerde veya alanlarda veya söz konusu parsel ve alanların dışındaki parsellerde yeni bir yapı yapılması ya da mevcut bir yapının satın alınması veya ipotek tesis edilmesi işlemleri,

 

c) Kanun kapsamında yapılacak uygulamalar neticesinde meydana gelen yeni yapıların işi yüklenen müteahhit, Bakanlık, TOKİ, İller Bankası Anonim Şirketi, İdare ve bunların iştirakleri tarafından gerçekleştirilecek ilk satışı, devri, tescili ve ipotek tesis edilmesi işlemleri,

 

ile bu bentlerde belirtilen yapıların dönüşümüne ilişkin olarak Kanun uyarınca yapılacak diğer işlemler noter harcı, tapu harcı, belediyelerce alınan ücret ve harçlardan, veraset ve intikal vergisi, döner sermaye ücreti ve diğer ücretlerden, bu işlemler nedeniyle düzenlenecek kâğıtlar, resmî dairelerin mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler sebebiyle düzenlenen kâğıtlar da dahil olmak üzere damga vergisinden, bu Kanun kapsamındaki yapıların maliklerine ve malik olmasalar bile bu yapılarda kiracı veya sınırlı ayni hak sahibi olarak en az bir yıldır ikamet ettiği veya bunlarda işyeri bulunduğu tespit edilenlere bu amaçlarla kullandırılan krediler dolayısıyla lehe alınacak paralar, banka ve sigorta muameleleri vergisinden istisnadır. Bu Kanun kapsamındaki iş, işlem ve uygulamalar, Bakanlık, TOKİ, İller Bankası Anonim Şirketi ve İdarenin, sermayesinin yarısından fazlasına sahip oldukları şirketleri tarafından yürütülüyor ise, bu şirketlerce yapılan iş, işlem ve uygulamalarda da bu fıkrada belirtilen vergi, harç ve ücret muafiyetleri uygulanır."

 

hükmüne yer verilmiştir.

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, TOKİ tarafından ihale edilen 2020/... ihale kayıt numaralı " ... Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İşi"nin 6306 sayılı Kanun kapsamında riskli alan içerisinde yapılacağının ihale makamından alınacak yazıyla tevsiki koşuluyla, söz konusu işe ilişkin ihale kararı, sözleşme ve hakediş ödemeleri nedeniyle düzenlenen kağıtlara damga vergisi istisnası uygulanması mümkün bulunmaktadır.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

İçerik 2:

T.C.

HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI

Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

 

 

 

Sayı

:

90792880-155.15[6696]-141397

15.04.2021

Konu

:

6306 sayılı kanun çerçevesinde ihale kararı, sözleşme ve hakediş ödemelerinde damga vergisi

 

  

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden, Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından ihale edilen 2020/ ... ihale kayıt numaralı " ... Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İşi"nin şirketiniz uhdesinde kaldığı, söz konusu inşaat işinin yapılacağı alanın 6306 sayılı Kanunun 2 nci maddesi uyarınca "Riskli Alan" ilan edildiğinden bahisle söz konusu işe ilişkin ihale kararı, sözleşme ve hakediş ödemeleri nedeniyle düzenlenen kağıtların damga vergisine tabi olup olmayacağı hususunda görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu, bu Kanundaki kağıtlar teriminin, yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu, resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların damga vergisinin kişiler tarafından ödeneceği,  8 inci maddesinde, bu Kanunda yazılı resmi daireden maksadın, genel ve özel bütçeli idarelerle, il özel idareleri, belediyeler ve köyler olduğu, bu dairelere bağlı olup ayrı tüzel kişiliği bulunan iktisadi işletmelerin resmi daire sayılmayacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Kanuna ekli (1) sayılı tablonun "I-Akitlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün A/1 fıkrasında, belli parayı ihtiva eden mukavelenamelerin; "II-Kararlar ve mazbatalar" başlıklı bölümünün 2 nci maddesinde, ihale kanunlarına tabi olan veya olmayan resmi daire ve kamu tüzel kişiliğini haiz kurumların her türlü ihale kararlarının; "IV.Makbuzlar ve diğer kağıtlar" başlıklı bölümünün 1/a fıkrasında ise, resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler (avans olarak yapılanlar dahil) nedeniyle, kişiler tarafından resmi dairelere verilen ve belli parayı ihtiva eden makbuz ve ibra senetleri ile bu ödemelerin resmi daireler nam ve hesabına, kişiler adına açılmış veya açılacak hesaplara nakledilmesini veya emir ve havalelerine tediyesini temin eden kağıtların nispi damga vergisine tabi olacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Diğer taraftan, 2985 sayılı Toplu Konut Kanununun Ek 2 nci maddesinde, "Toplu Konut İdaresi Başkanlığı, 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu ve 492 sayılı Harçlar Kanunu uygulaması açısından özel bütçeli idareler kapsamında değerlendirilir." hükmüne yer verilmiş olup bu hüküm gereğince TOKİ damga vergisi uygulamasında resmi daire kapsamına girmektedir.

 

Öte yandan, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 1 inci maddesinde, bu Kanunun amacının; afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde, fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek üzere iyileştirme, tasfiye ve yenilemelere dair usul ve esasların belirlenmesi olduğu; 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, idarenin; belediye ve mücavir alan sınırları içinde belediyeleri, bu sınırlar dışında il özel idarelerini, büyükşehirlerde büyükşehir belediyelerini ve Bakanlık tarafından yetkilendirilmesi halinde büyükşehir belediyesi sınırları içindeki ilçe belediyelerini ifade edeceği; (ç) bendinde, risk alanının; zemin yapısı veya üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıyan, Cumhurbaşkanınca kararlaştırılan alanı ifade ettiği; 3 üncü maddesinin birinci fıkrasında, riskli yapıların tespitinin, Bakanlıkça hazırlanacak yönetmelikte belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde masrafları kendilerine ait olmak üzere, öncelikle yapı malikleri veya kanuni temsilcileri tarafından, Bakanlıkça lisanslandırılan kurum ve kuruluşlara yaptırılacağı ve sonucun Bakanlığa veya İdareye bildirileceği; 6 ncı maddesinin onikinci fıkrasında, Bakanlığın, bu Kanunda belirtilen iş ve işlemlere ilişkin olarak TOKİ'ye veya İdareye yetki devrine ve bu iş ve işlemlerden hangilerinin TOKİ veya İdare tarafından yapılacağını belirlemeye yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Aynı Kanunun 7 nci maddesinin 7153 ve 7181 sayılı Kanunlarla değişik dokuzuncu fıkrasında ise,

 

"Bu Kanun uyarınca yapılacak olan ve Bakanlık, TOKİ, İller Bankası Anonim Şirketi, İdare ve dönüşüme konu yapıların inşası işini yüklenen müteahhit ile malik ve en az bir yıldır kiracı veya sınırlı ayni hak sahibi olarak riskli yapıyı kullanan gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişilerinden birinin taraf olduğu;

 

a) Bu Kanun kapsamındaki taşınmazların dönüşüme tabi tutulmadan önce ilk satışı, devri, tescili ve ipotek tesis edilmesi işlemleri ile bu Kanun kapsamında yapılacak uygulamalar neticesinde meydana gelen yeni yapıların malik, işi yüklenen müteahhit ve en az bir yıldır kiracı veya sınırlı ayni hak sahibi olarak riskli yapıyı kullanan gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişilerine ilk satışı, devri, tescili ve ipotek tesis edilmesi işlemleri,

 

b) Bu Kanun kapsamındaki bir yapıdan dolayı, bu Kanun kapsamındaki parsellerde veya alanlarda veya söz konusu parsel ve alanların dışındaki parsellerde yeni bir yapı yapılması ya da mevcut bir yapının satın alınması veya ipotek tesis edilmesi işlemleri,

 

c) Kanun kapsamında yapılacak uygulamalar neticesinde meydana gelen yeni yapıların işi yüklenen müteahhit, Bakanlık, TOKİ, İller Bankası Anonim Şirketi, İdare ve bunların iştirakleri tarafından gerçekleştirilecek ilk satışı, devri, tescili ve ipotek tesis edilmesi işlemleri,

 

ile bu bentlerde belirtilen yapıların dönüşümüne ilişkin olarak Kanun uyarınca yapılacak diğer işlemler noter harcı, tapu harcı, belediyelerce alınan ücret ve harçlardan, veraset ve intikal vergisi, döner sermaye ücreti ve diğer ücretlerden, bu işlemler nedeniyle düzenlenecek kâğıtlar, resmî dairelerin mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler sebebiyle düzenlenen kâğıtlar da dahil olmak üzere damga vergisinden, bu Kanun kapsamındaki yapıların maliklerine ve malik olmasalar bile bu yapılarda kiracı veya sınırlı ayni hak sahibi olarak en az bir yıldır ikamet ettiği veya bunlarda işyeri bulunduğu tespit edilenlere bu amaçlarla kullandırılan krediler dolayısıyla lehe alınacak paralar, banka ve sigorta muameleleri vergisinden istisnadır. Bu Kanun kapsamındaki iş, işlem ve uygulamalar, Bakanlık, TOKİ, İller Bankası Anonim Şirketi ve İdarenin, sermayesinin yarısından fazlasına sahip oldukları şirketleri tarafından yürütülüyor ise, bu şirketlerce yapılan iş, işlem ve uygulamalarda da bu fıkrada belirtilen vergi, harç ve ücret muafiyetleri uygulanır."

 

hükmüne yer verilmiştir.

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, TOKİ tarafından ihale edilen 2020/... ihale kayıt numaralı " ... Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İşi"nin 6306 sayılı Kanun kapsamında riskli alan içerisinde yapılacağının ihale makamından alınacak yazıyla tevsiki koşuluyla, söz konusu işe ilişkin ihale kararı, sözleşme ve hakediş ödemeleri nedeniyle düzenlenen kağıtlara damga vergisi istisnası uygulanması mümkün bulunmaktadır.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

Resmi Gazete No: Resmi Gazete Tarihi: Adı: UID:
İçerik:

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Gaziantep Vergi Dairesi Başkanlığı

(Gelir, Kurumlar ve Diğer Vergiler Müdürlüğü)

 

 

 

Sayı

:

16700543-155[20-515-3]-24674

15.04.2021

Konu

:

Birleşme nedeniyle yeniden düzenlenen kesin izin taahhüt senedi damga vergisi ve harç muafiyeti

 

 

  

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden, şirketinizin …/…/2019 tarihi itibarıyla … Enerjisi Sanayi ve Ticaret A.Ş., … Elektrik Üretimi San.ve Tic.A.Ş. ve … Elektrik Üretimi A.Ş.'ni tasfiyesiz infisah yoluyla tüm aktif ve pasifleriyle kül halinde devir aldığı, söz konusu firmaların işletmede ve/veya inşaat halinde elektrik üretim santrallerinin bulunduğu ve EPDK'dan alınmış olan elektrik üretim lisanslarında yer alan unvanların şirketiniz unvanı ile değiştirildiğini, elektrik üretim santral projeleri için Orman Genel Müdürlüğüne hitaben düzenlenen kesin izin taahhüt senetlerinde de unvan değişikliği yapmak istediğinizi belirterek, söz konusu kesin izin taahhüt senetlerinin damga vergisi ve harçtan istisna olup olmadığı hususunda görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olacağı, bu Kanundaki kağıtlar teriminin yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olacağı; 14 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, belli parayı ihtiva eden mukavelenamelerin değiştirilmesi halinde artan miktarın aynı nispette vergiye tabi olacağı, bunların devri halinde ise aslından alınan verginin dörtte birinin alınacağı hükümlerine yer verilmiştir.

 

Kanuna ekli (2) sayılı tablonun "IV- Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün (17) numaralı fıkrasında, Kurumlar Vergisi Kanununa göre yapılan birleşme, devir ve bölünmeler nedeniyle düzenlenen kağıtların damga vergisinden istisna edileceği hükmü bulunmaktadır.

 

Diğer taraftan, 492 sayılı Harçlar Kanununun 38 inci maddesinde, noter işlemlerinden bu Kanuna bağlı (2) sayılı tarifede yazılı olanların noter harcına tabi olduğu; 47 nci maddesinin ikinci fıkrasında, noterde işleme konu edilmiş belli tutarı ihtiva eden her nevi senet, mukavelename ve kağıtların değiştirilmesi hâlinde, değişikliğe ilişkin senet, mukavelename ve kağıtların artan miktar üzerinden aynı nispette harca tabi olduğu, 123 maddesinin üçüncü fıkrasında ise anonim, eshamlı komandit, limited şirket ve kooperatiflerin kuruluş, pay devri, sermaye artırımı, birleşme, devir, bölünme ve nev'i değişiklikleri nedeniyle yapılacak işlemlerin bu Kanunda yazılı harçlardan müstesna olduğu hüküm altına alınmıştır.

 

Öte yandan, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesinde,

 

"(1) Bu Kanunun uygulanmasında aşağıdaki şartlar dahilinde gerçekleşen birleşmeler devir hükmündedir:

a) Birleşme sonucunda infisah eden kurum ile birleşilen kurumun kanunî veya iş merkezlerinin Türkiye'de bulunması.

 

b) Münfesih kurumun devir tarihindeki bilânço değerlerinin, birleşilen kurum tarafından bir bütün halinde devralınması ve aynen bilânçosuna geçirilmesi.

 

(2) Kurumların yukarıdaki şartlar dahilinde tür değiştirmeleri de devir hükmündedir."

 

 hükümleri yer almaktadır.

 

Bu çerçevede özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden;

 

- …/…/2016 tarihli ve … yevmiye numaralı "Kesin İzin Taahhüt Senedi"nin incelenmesinden, … İli, … İlçesi, … Köyü Sınırları dahilindeki … m² ormanlık alanda Tünel Giriş ve Çıkış Ayası izninin, … Rüzgar Enerjisi San. ve Tic. A.Ş.'ye …/:../2013 ve …/…/2056 tarihleri arasında 43 yıl süre ve … TL arazi izin bedeli, … TL teminat bedeli ile düzenlendiği; devir nedeniyle revize edilen ve … Enerji San. ve Tic. A.Ş. adına düzenlenen "Kesin İzin Taahhüt Senedi"nin ise, … İli, … İlçesi, … Köyü Sınırları dahilindeki … m² ormanlık alanda Tünel Giriş ve Çıkış Ayası izninin …/…/2013 ve …/…/2056 tarihleri arasında 43 yıl süre ve … TL arazi izin bedeli,  … TL teminat bedeliyle düzenlendiği,

 

- …/…/2016 tarihli ve … yevmiye numaralı "Kesin İzin Taahhüt Senedi"nin incelenmesinden, … İli, … İlçesi, … Köyü Sınırları dahilindeki … m² ormanlık alanda Tünel Giriş ve Çıkış Ayası, Regülatör Yeri Denge Bacası izninin, … Rüzgar Enerjisi San. ve Tic. A.Ş.'ye …/:../2011 ve …/…/2056 tarihleri arasında 45 yıl süre ve … TL arazi izin bedeli, … TL teminat bedeli ile düzenlendiği; devir nedeniyle revize edilen ve … Enerji San. ve Tic. A.Ş. adına düzenlenen "Kesin İzin Taahhüt Senedi"nin ise, … İli, … İlçesi, … Köyü Sınırları dahilindeki … m² ormanlık alanda Tünel Giriş ve Çıkış Ayası, Regülatör Yeri Denge Bacası izninin …/…/2011 ve …/…/2056 tarihleri arasında 45 yıl süre ve … TL arazi izin bedeli, … TL teminat bedeli ile verildiği,

 

- …/…/2013 tarihli ve … yevmiye numaralı "Kesin İzin Taahhüt Senedi"nin incelenmesinden, … Barajı ve Hes Projesi Kapsamında … m² ormanlık alanda Derivasyon Konduvisi, Derivasyon Tüneli Giriş ve Çıkışı Baraj Gövdesi, Dolyusavak, Enerji Sulama Yapısı, Cebri Boru ve Mesnetleri, Şalt Sahası, Şantiye Tesisleri, Rezervuar Alanı izninin … Enerji Üretimi San. ve Tic. A.Ş.'ye …/…/2013 ve …/…/2061 tarihleri arasında 49 yıl süre ve … TL arazi izin bedeli, … TL teminat bedeli ile düzenlendiği; devir nedeniyle revize edilen ve … Enerji San. ve Tic. A.Ş. adına düzenlenen ''Ek Taahhütname'' ile … Barajı ve Hes Projesi Kapsamında … m²  ormanlık alanda Derivasyon Konduvisi, Derivasyon Tüneli Giriş ve Çıkışı, Baraj Gövdesi, Dolyusavak, Enerji Sulama Yapısı, Cebri Boru ve Mesnetleri, Şalt Sahası, Şantiye Tesisleri, Rezervuar Alanı izninin … Enerji San. ve Tic. A.Ş.'ye …/…/2013 ve …/…/2061 tarihleri arasında 42 yıl 8 ay süre ve … TL arazi izin bedeliyle teminatsız olarak düzenlendiği

 

anlaşılmıştır.

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, … Rüzgar Enerjisi San.ve Tic.A.Ş. ve … Enerji Üretimi San. ve Tic. A.Ş.'ne ait kesin izin taahhüt senetlerinin şirketinize devrine izin verilmesi nedeniyle ilk senetlere atıf yapılmak suretiyle yeniden düzenlendiği ve kesin izin taahhüt senetlerinde, unvan değişikliği dışında kesin izin bedeli, teminat tutarı ve izin konusu alanın metrekaresi gibi esaslı değişiklikler yapıldığı hususları dikkate alındığında, söz konusu devir işlemi ve bu işlemlerle ilgili düzenlenen kağıtlara 488 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun IV/17 fıkrası uyarınca damga vergisi ve 492 sayılı Kanunun 123 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca harç istisnası uygulanması mümkün değildir.

 

Buna göre, yeniden düzenlenen kesin izin taahhüt senetleri ve ek taahhütnamenin, söz konusu kağıtlarda yer alan arazi izin bedeli ile atıf yapılan ilk kesin izin taahhüt senetlerinde yer alan arazi izin bedeli arasındaki farkın kalan izin süresiyle çarpımı sonucu bulunacak tutar ile artan teminat bedeli mukayese edilerek en yüksek vergi alınmasını gerektiren tutar üzerinden, 488 sayılı Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I/A-1 fıkrasına göre damga vergisine, 492 sayılı Kanuna bağlı (2) sayılı tarifenin I/1 fıkrası gereğince harca tabi tutulması gerekmektedir.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

İçerik 1:

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Gaziantep Vergi Dairesi Başkanlığı

(Gelir, Kurumlar ve Diğer Vergiler Müdürlüğü)

 

 

 

Sayı

:

16700543-155[20-515-3]-24674

15.04.2021

Konu

:

Birleşme nedeniyle yeniden düzenlenen kesin izin taahhüt senedi damga vergisi ve harç muafiyeti

 

 

  

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden, şirketinizin …/…/2019 tarihi itibarıyla … Enerjisi Sanayi ve Ticaret A.Ş., … Elektrik Üretimi San.ve Tic.A.Ş. ve … Elektrik Üretimi A.Ş.'ni tasfiyesiz infisah yoluyla tüm aktif ve pasifleriyle kül halinde devir aldığı, söz konusu firmaların işletmede ve/veya inşaat halinde elektrik üretim santrallerinin bulunduğu ve EPDK'dan alınmış olan elektrik üretim lisanslarında yer alan unvanların şirketiniz unvanı ile değiştirildiğini, elektrik üretim santral projeleri için Orman Genel Müdürlüğüne hitaben düzenlenen kesin izin taahhüt senetlerinde de unvan değişikliği yapmak istediğinizi belirterek, söz konusu kesin izin taahhüt senetlerinin damga vergisi ve harçtan istisna olup olmadığı hususunda görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olacağı, bu Kanundaki kağıtlar teriminin yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olacağı; 14 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, belli parayı ihtiva eden mukavelenamelerin değiştirilmesi halinde artan miktarın aynı nispette vergiye tabi olacağı, bunların devri halinde ise aslından alınan verginin dörtte birinin alınacağı hükümlerine yer verilmiştir.

 

Kanuna ekli (2) sayılı tablonun "IV- Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün (17) numaralı fıkrasında, Kurumlar Vergisi Kanununa göre yapılan birleşme, devir ve bölünmeler nedeniyle düzenlenen kağıtların damga vergisinden istisna edileceği hükmü bulunmaktadır.

 

Diğer taraftan, 492 sayılı Harçlar Kanununun 38 inci maddesinde, noter işlemlerinden bu Kanuna bağlı (2) sayılı tarifede yazılı olanların noter harcına tabi olduğu; 47 nci maddesinin ikinci fıkrasında, noterde işleme konu edilmiş belli tutarı ihtiva eden her nevi senet, mukavelename ve kağıtların değiştirilmesi hâlinde, değişikliğe ilişkin senet, mukavelename ve kağıtların artan miktar üzerinden aynı nispette harca tabi olduğu, 123 maddesinin üçüncü fıkrasında ise anonim, eshamlı komandit, limited şirket ve kooperatiflerin kuruluş, pay devri, sermaye artırımı, birleşme, devir, bölünme ve nev'i değişiklikleri nedeniyle yapılacak işlemlerin bu Kanunda yazılı harçlardan müstesna olduğu hüküm altına alınmıştır.

 

Öte yandan, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesinde,

 

"(1) Bu Kanunun uygulanmasında aşağıdaki şartlar dahilinde gerçekleşen birleşmeler devir hükmündedir:

a) Birleşme sonucunda infisah eden kurum ile birleşilen kurumun kanunî veya iş merkezlerinin Türkiye'de bulunması.

 

b) Münfesih kurumun devir tarihindeki bilânço değerlerinin, birleşilen kurum tarafından bir bütün halinde devralınması ve aynen bilânçosuna geçirilmesi.

 

(2) Kurumların yukarıdaki şartlar dahilinde tür değiştirmeleri de devir hükmündedir."

 

 hükümleri yer almaktadır.

 

Bu çerçevede özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden;

 

- …/…/2016 tarihli ve … yevmiye numaralı "Kesin İzin Taahhüt Senedi"nin incelenmesinden, … İli, … İlçesi, … Köyü Sınırları dahilindeki … m² ormanlık alanda Tünel Giriş ve Çıkış Ayası izninin, … Rüzgar Enerjisi San. ve Tic. A.Ş.'ye …/:../2013 ve …/…/2056 tarihleri arasında 43 yıl süre ve … TL arazi izin bedeli, … TL teminat bedeli ile düzenlendiği; devir nedeniyle revize edilen ve … Enerji San. ve Tic. A.Ş. adına düzenlenen "Kesin İzin Taahhüt Senedi"nin ise, … İli, … İlçesi, … Köyü Sınırları dahilindeki … m² ormanlık alanda Tünel Giriş ve Çıkış Ayası izninin …/…/2013 ve …/…/2056 tarihleri arasında 43 yıl süre ve … TL arazi izin bedeli,  … TL teminat bedeliyle düzenlendiği,

 

- …/…/2016 tarihli ve … yevmiye numaralı "Kesin İzin Taahhüt Senedi"nin incelenmesinden, … İli, … İlçesi, … Köyü Sınırları dahilindeki … m² ormanlık alanda Tünel Giriş ve Çıkış Ayası, Regülatör Yeri Denge Bacası izninin, … Rüzgar Enerjisi San. ve Tic. A.Ş.'ye …/:../2011 ve …/…/2056 tarihleri arasında 45 yıl süre ve … TL arazi izin bedeli, … TL teminat bedeli ile düzenlendiği; devir nedeniyle revize edilen ve … Enerji San. ve Tic. A.Ş. adına düzenlenen "Kesin İzin Taahhüt Senedi"nin ise, … İli, … İlçesi, … Köyü Sınırları dahilindeki … m² ormanlık alanda Tünel Giriş ve Çıkış Ayası, Regülatör Yeri Denge Bacası izninin …/…/2011 ve …/…/2056 tarihleri arasında 45 yıl süre ve … TL arazi izin bedeli, … TL teminat bedeli ile verildiği,

 

- …/…/2013 tarihli ve … yevmiye numaralı "Kesin İzin Taahhüt Senedi"nin incelenmesinden, … Barajı ve Hes Projesi Kapsamında … m² ormanlık alanda Derivasyon Konduvisi, Derivasyon Tüneli Giriş ve Çıkışı Baraj Gövdesi, Dolyusavak, Enerji Sulama Yapısı, Cebri Boru ve Mesnetleri, Şalt Sahası, Şantiye Tesisleri, Rezervuar Alanı izninin … Enerji Üretimi San. ve Tic. A.Ş.'ye …/…/2013 ve …/…/2061 tarihleri arasında 49 yıl süre ve … TL arazi izin bedeli, … TL teminat bedeli ile düzenlendiği; devir nedeniyle revize edilen ve … Enerji San. ve Tic. A.Ş. adına düzenlenen ''Ek Taahhütname'' ile … Barajı ve Hes Projesi Kapsamında … m²  ormanlık alanda Derivasyon Konduvisi, Derivasyon Tüneli Giriş ve Çıkışı, Baraj Gövdesi, Dolyusavak, Enerji Sulama Yapısı, Cebri Boru ve Mesnetleri, Şalt Sahası, Şantiye Tesisleri, Rezervuar Alanı izninin … Enerji San. ve Tic. A.Ş.'ye …/…/2013 ve …/…/2061 tarihleri arasında 42 yıl 8 ay süre ve … TL arazi izin bedeliyle teminatsız olarak düzenlendiği

 

anlaşılmıştır.

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, … Rüzgar Enerjisi San.ve Tic.A.Ş. ve … Enerji Üretimi San. ve Tic. A.Ş.'ne ait kesin izin taahhüt senetlerinin şirketinize devrine izin verilmesi nedeniyle ilk senetlere atıf yapılmak suretiyle yeniden düzenlendiği ve kesin izin taahhüt senetlerinde, unvan değişikliği dışında kesin izin bedeli, teminat tutarı ve izin konusu alanın metrekaresi gibi esaslı değişiklikler yapıldığı hususları dikkate alındığında, söz konusu devir işlemi ve bu işlemlerle ilgili düzenlenen kağıtlara 488 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun IV/17 fıkrası uyarınca damga vergisi ve 492 sayılı Kanunun 123 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca harç istisnası uygulanması mümkün değildir.

 

Buna göre, yeniden düzenlenen kesin izin taahhüt senetleri ve ek taahhütnamenin, söz konusu kağıtlarda yer alan arazi izin bedeli ile atıf yapılan ilk kesin izin taahhüt senetlerinde yer alan arazi izin bedeli arasındaki farkın kalan izin süresiyle çarpımı sonucu bulunacak tutar ile artan teminat bedeli mukayese edilerek en yüksek vergi alınmasını gerektiren tutar üzerinden, 488 sayılı Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I/A-1 fıkrasına göre damga vergisine, 492 sayılı Kanuna bağlı (2) sayılı tarifenin I/1 fıkrası gereğince harca tabi tutulması gerekmektedir.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

İçerik 2:

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Gaziantep Vergi Dairesi Başkanlığı

(Gelir, Kurumlar ve Diğer Vergiler Müdürlüğü)

 

 

 

Sayı

:

16700543-155[20-515-3]-24674

15.04.2021

Konu

:

Birleşme nedeniyle yeniden düzenlenen kesin izin taahhüt senedi damga vergisi ve harç muafiyeti

 

 

  

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden, şirketinizin …/…/2019 tarihi itibarıyla … Enerjisi Sanayi ve Ticaret A.Ş., … Elektrik Üretimi San.ve Tic.A.Ş. ve … Elektrik Üretimi A.Ş.'ni tasfiyesiz infisah yoluyla tüm aktif ve pasifleriyle kül halinde devir aldığı, söz konusu firmaların işletmede ve/veya inşaat halinde elektrik üretim santrallerinin bulunduğu ve EPDK'dan alınmış olan elektrik üretim lisanslarında yer alan unvanların şirketiniz unvanı ile değiştirildiğini, elektrik üretim santral projeleri için Orman Genel Müdürlüğüne hitaben düzenlenen kesin izin taahhüt senetlerinde de unvan değişikliği yapmak istediğinizi belirterek, söz konusu kesin izin taahhüt senetlerinin damga vergisi ve harçtan istisna olup olmadığı hususunda görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olacağı, bu Kanundaki kağıtlar teriminin yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olacağı; 14 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, belli parayı ihtiva eden mukavelenamelerin değiştirilmesi halinde artan miktarın aynı nispette vergiye tabi olacağı, bunların devri halinde ise aslından alınan verginin dörtte birinin alınacağı hükümlerine yer verilmiştir.

 

Kanuna ekli (2) sayılı tablonun "IV- Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün (17) numaralı fıkrasında, Kurumlar Vergisi Kanununa göre yapılan birleşme, devir ve bölünmeler nedeniyle düzenlenen kağıtların damga vergisinden istisna edileceği hükmü bulunmaktadır.

 

Diğer taraftan, 492 sayılı Harçlar Kanununun 38 inci maddesinde, noter işlemlerinden bu Kanuna bağlı (2) sayılı tarifede yazılı olanların noter harcına tabi olduğu; 47 nci maddesinin ikinci fıkrasında, noterde işleme konu edilmiş belli tutarı ihtiva eden her nevi senet, mukavelename ve kağıtların değiştirilmesi hâlinde, değişikliğe ilişkin senet, mukavelename ve kağıtların artan miktar üzerinden aynı nispette harca tabi olduğu, 123 maddesinin üçüncü fıkrasında ise anonim, eshamlı komandit, limited şirket ve kooperatiflerin kuruluş, pay devri, sermaye artırımı, birleşme, devir, bölünme ve nev'i değişiklikleri nedeniyle yapılacak işlemlerin bu Kanunda yazılı harçlardan müstesna olduğu hüküm altına alınmıştır.

 

Öte yandan, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesinde,

 

"(1) Bu Kanunun uygulanmasında aşağıdaki şartlar dahilinde gerçekleşen birleşmeler devir hükmündedir:

a) Birleşme sonucunda infisah eden kurum ile birleşilen kurumun kanunî veya iş merkezlerinin Türkiye'de bulunması.

 

b) Münfesih kurumun devir tarihindeki bilânço değerlerinin, birleşilen kurum tarafından bir bütün halinde devralınması ve aynen bilânçosuna geçirilmesi.

 

(2) Kurumların yukarıdaki şartlar dahilinde tür değiştirmeleri de devir hükmündedir."

 

 hükümleri yer almaktadır.

 

Bu çerçevede özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden;

 

- …/…/2016 tarihli ve … yevmiye numaralı "Kesin İzin Taahhüt Senedi"nin incelenmesinden, … İli, … İlçesi, … Köyü Sınırları dahilindeki … m² ormanlık alanda Tünel Giriş ve Çıkış Ayası izninin, … Rüzgar Enerjisi San. ve Tic. A.Ş.'ye …/:../2013 ve …/…/2056 tarihleri arasında 43 yıl süre ve … TL arazi izin bedeli, … TL teminat bedeli ile düzenlendiği; devir nedeniyle revize edilen ve … Enerji San. ve Tic. A.Ş. adına düzenlenen "Kesin İzin Taahhüt Senedi"nin ise, … İli, … İlçesi, … Köyü Sınırları dahilindeki … m² ormanlık alanda Tünel Giriş ve Çıkış Ayası izninin …/…/2013 ve …/…/2056 tarihleri arasında 43 yıl süre ve … TL arazi izin bedeli,  … TL teminat bedeliyle düzenlendiği,

 

- …/…/2016 tarihli ve … yevmiye numaralı "Kesin İzin Taahhüt Senedi"nin incelenmesinden, … İli, … İlçesi, … Köyü Sınırları dahilindeki … m² ormanlık alanda Tünel Giriş ve Çıkış Ayası, Regülatör Yeri Denge Bacası izninin, … Rüzgar Enerjisi San. ve Tic. A.Ş.'ye …/:../2011 ve …/…/2056 tarihleri arasında 45 yıl süre ve … TL arazi izin bedeli, … TL teminat bedeli ile düzenlendiği; devir nedeniyle revize edilen ve … Enerji San. ve Tic. A.Ş. adına düzenlenen "Kesin İzin Taahhüt Senedi"nin ise, … İli, … İlçesi, … Köyü Sınırları dahilindeki … m² ormanlık alanda Tünel Giriş ve Çıkış Ayası, Regülatör Yeri Denge Bacası izninin …/…/2011 ve …/…/2056 tarihleri arasında 45 yıl süre ve … TL arazi izin bedeli, … TL teminat bedeli ile verildiği,

 

- …/…/2013 tarihli ve … yevmiye numaralı "Kesin İzin Taahhüt Senedi"nin incelenmesinden, … Barajı ve Hes Projesi Kapsamında … m² ormanlık alanda Derivasyon Konduvisi, Derivasyon Tüneli Giriş ve Çıkışı Baraj Gövdesi, Dolyusavak, Enerji Sulama Yapısı, Cebri Boru ve Mesnetleri, Şalt Sahası, Şantiye Tesisleri, Rezervuar Alanı izninin … Enerji Üretimi San. ve Tic. A.Ş.'ye …/…/2013 ve …/…/2061 tarihleri arasında 49 yıl süre ve … TL arazi izin bedeli, … TL teminat bedeli ile düzenlendiği; devir nedeniyle revize edilen ve … Enerji San. ve Tic. A.Ş. adına düzenlenen ''Ek Taahhütname'' ile … Barajı ve Hes Projesi Kapsamında … m²  ormanlık alanda Derivasyon Konduvisi, Derivasyon Tüneli Giriş ve Çıkışı, Baraj Gövdesi, Dolyusavak, Enerji Sulama Yapısı, Cebri Boru ve Mesnetleri, Şalt Sahası, Şantiye Tesisleri, Rezervuar Alanı izninin … Enerji San. ve Tic. A.Ş.'ye …/…/2013 ve …/…/2061 tarihleri arasında 42 yıl 8 ay süre ve … TL arazi izin bedeliyle teminatsız olarak düzenlendiği

 

anlaşılmıştır.

 

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, … Rüzgar Enerjisi San.ve Tic.A.Ş. ve … Enerji Üretimi San. ve Tic. A.Ş.'ne ait kesin izin taahhüt senetlerinin şirketinize devrine izin verilmesi nedeniyle ilk senetlere atıf yapılmak suretiyle yeniden düzenlendiği ve kesin izin taahhüt senetlerinde, unvan değişikliği dışında kesin izin bedeli, teminat tutarı ve izin konusu alanın metrekaresi gibi esaslı değişiklikler yapıldığı hususları dikkate alındığında, söz konusu devir işlemi ve bu işlemlerle ilgili düzenlenen kağıtlara 488 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun IV/17 fıkrası uyarınca damga vergisi ve 492 sayılı Kanunun 123 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca harç istisnası uygulanması mümkün değildir.

 

Buna göre, yeniden düzenlenen kesin izin taahhüt senetleri ve ek taahhütnamenin, söz konusu kağıtlarda yer alan arazi izin bedeli ile atıf yapılan ilk kesin izin taahhüt senetlerinde yer alan arazi izin bedeli arasındaki farkın kalan izin süresiyle çarpımı sonucu bulunacak tutar ile artan teminat bedeli mukayese edilerek en yüksek vergi alınmasını gerektiren tutar üzerinden, 488 sayılı Kanuna ekli (1) sayılı tablonun I/A-1 fıkrasına göre damga vergisine, 492 sayılı Kanuna bağlı (2) sayılı tarifenin I/1 fıkrası gereğince harca tabi tutulması gerekmektedir.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

Resmi Gazete No: Resmi Gazete Tarihi: Adı: UID:
İçerik:

 

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü

 

 

 

 

Sayı

:

E-97895701-155[2020/128]-277577

30.03.2021

Konu

:

Damga Vergisi

 

 

  

İlgi (a) ve (b)'de kayıtlı özelge talep formlarınız ve eklerinin incelenmesinden, şirketiniz ile … Denizcilik Hizmetleri Ltd. Şti. arasında …/…/2021 tarihinde imzalandığı belirtilen "… Sözleşmesi" başlıklı kağıdın 488 sayılı Damga Vergisi Kanununa ekli (2) sayılı tablonun IV/42 fıkrası uyarınca damga vergisinden istisna olup olmadığı hususunda Başkanlığımızdan görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu; 4 üncü maddesinde, bir kağıdın tabi olacağı verginin tayini için o kağıdın mahiyetine bakılacağı ve buna göre tabloda yazılı vergisinin bulunacağı, kağıtların mahiyetlerinin tayininde, şekli kanunlarda belirtilmiş olanlarda kanunlardaki adlarına, belirtilmemiş olanlarda üzerlerindeki yazının tazammun ettiği hüküm ve manaya bakılacağı, mahiyeti tayin edilmek istenen kağıt üzerinde başka bir kağıda atıf yapılmışsa, atıf yapılan kağıdın hükümlerine nazaran iktisap ettiği mahiyete göre vergi alınacağı; 9 uncu maddesinde, bu Kanuna ekli (2) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisinden müstesna olduğu; 10 uncu maddesinde, damga vergisinin nispi veya maktu olarak alınacağı, nispi vergide, kağıtların nevi ve mahiyetlerine göre, bu kağıtlarda yazılı belli paranın, maktu vergide kağıtların mahiyetlerinin esas olacağı, belli para teriminin, kağıtların ihtiva ettiği veya bunlarda yazılı rakamların hasıl edeceği parayı ifade edeceği hükümleri yer almaktadır.

 

Anılan Kanuna ekli (1) sayılı tablonun ''I-Akitlerle ilgili kâğıtlar'' başlıklı bölümünün A/1 fıkrasında, belli parayı ihtiva eden mukavelenameler, taahhütnameler ve temliknamelerin; A/3 fıkrasında ise kefalet, teminat ve rehin senetlerinin nispi damga vergisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Aynı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun "IV-Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün (42) numaralı fıkrasında ise, Türk Petrol Kanunu kapsamında petrol hakkı sahiplerinin petrol arama ve üretim faaliyetlerine ilişkin olarak düzenlenen sözleşmelerin damga vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Diğer taraftan, 6491 sayılı Türk Petrol Kanununun 2 nci maddesinin (b) bendinde, "arama"nın, araştırma, arama sondajı ve tespit sondajı faaliyetlerini; (t) bendinde, "petrol"ün, ham petrol ve doğal gazı; (v) bendinde, "petrol hakkı"nın, araştırma izni, arama ruhsatı veya işletme ruhsatından doğan haklardan herhangi birini; (gg) bendinde, "üretim"in, üretim sondajı ve geliştirme faaliyetlerini, petrolün çıkarılmasını, ön işlenmesini, saha dâhilinde veya civarında depolanmasını, bu depolara, iletim hattına veya rafineriye boru hattı ve diğer vasıtalarla taşınmasını ifade edeceği hükmü yer almaktadır.

 

Buna göre, şirketinizin petrol hakkı sahibi olduğunun ve şirketiniz ile … Denizcilik Hizmetleri Ltd. Şti. arasında imzalanan "… Sözleşmesi" başlıklı kağıda konu işin 6491 sayılı Kanunun 2 nci maddesinde tanımlanan petrol arama ve üretim faaliyeti kapsamında olduğunun, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından alınacak bir yazı ile tevsiki koşuluyla, söz konusu kağıda 488 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun IV/42 numaralı fıkrası uyarınca damga vergisi istisnası uygulanması mümkün bulunmaktadır.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

İçerik 1:

 

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü

 

 

 

 

Sayı

:

E-97895701-155[2020/128]-277577

30.03.2021

Konu

:

Damga Vergisi

 

 

  

İlgi (a) ve (b)'de kayıtlı özelge talep formlarınız ve eklerinin incelenmesinden, şirketiniz ile … Denizcilik Hizmetleri Ltd. Şti. arasında …/…/2021 tarihinde imzalandığı belirtilen "… Sözleşmesi" başlıklı kağıdın 488 sayılı Damga Vergisi Kanununa ekli (2) sayılı tablonun IV/42 fıkrası uyarınca damga vergisinden istisna olup olmadığı hususunda Başkanlığımızdan görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu; 4 üncü maddesinde, bir kağıdın tabi olacağı verginin tayini için o kağıdın mahiyetine bakılacağı ve buna göre tabloda yazılı vergisinin bulunacağı, kağıtların mahiyetlerinin tayininde, şekli kanunlarda belirtilmiş olanlarda kanunlardaki adlarına, belirtilmemiş olanlarda üzerlerindeki yazının tazammun ettiği hüküm ve manaya bakılacağı, mahiyeti tayin edilmek istenen kağıt üzerinde başka bir kağıda atıf yapılmışsa, atıf yapılan kağıdın hükümlerine nazaran iktisap ettiği mahiyete göre vergi alınacağı; 9 uncu maddesinde, bu Kanuna ekli (2) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisinden müstesna olduğu; 10 uncu maddesinde, damga vergisinin nispi veya maktu olarak alınacağı, nispi vergide, kağıtların nevi ve mahiyetlerine göre, bu kağıtlarda yazılı belli paranın, maktu vergide kağıtların mahiyetlerinin esas olacağı, belli para teriminin, kağıtların ihtiva ettiği veya bunlarda yazılı rakamların hasıl edeceği parayı ifade edeceği hükümleri yer almaktadır.

 

Anılan Kanuna ekli (1) sayılı tablonun ''I-Akitlerle ilgili kâğıtlar'' başlıklı bölümünün A/1 fıkrasında, belli parayı ihtiva eden mukavelenameler, taahhütnameler ve temliknamelerin; A/3 fıkrasında ise kefalet, teminat ve rehin senetlerinin nispi damga vergisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Aynı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun "IV-Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün (42) numaralı fıkrasında ise, Türk Petrol Kanunu kapsamında petrol hakkı sahiplerinin petrol arama ve üretim faaliyetlerine ilişkin olarak düzenlenen sözleşmelerin damga vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Diğer taraftan, 6491 sayılı Türk Petrol Kanununun 2 nci maddesinin (b) bendinde, "arama"nın, araştırma, arama sondajı ve tespit sondajı faaliyetlerini; (t) bendinde, "petrol"ün, ham petrol ve doğal gazı; (v) bendinde, "petrol hakkı"nın, araştırma izni, arama ruhsatı veya işletme ruhsatından doğan haklardan herhangi birini; (gg) bendinde, "üretim"in, üretim sondajı ve geliştirme faaliyetlerini, petrolün çıkarılmasını, ön işlenmesini, saha dâhilinde veya civarında depolanmasını, bu depolara, iletim hattına veya rafineriye boru hattı ve diğer vasıtalarla taşınmasını ifade edeceği hükmü yer almaktadır.

 

Buna göre, şirketinizin petrol hakkı sahibi olduğunun ve şirketiniz ile … Denizcilik Hizmetleri Ltd. Şti. arasında imzalanan "… Sözleşmesi" başlıklı kağıda konu işin 6491 sayılı Kanunun 2 nci maddesinde tanımlanan petrol arama ve üretim faaliyeti kapsamında olduğunun, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından alınacak bir yazı ile tevsiki koşuluyla, söz konusu kağıda 488 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun IV/42 numaralı fıkrası uyarınca damga vergisi istisnası uygulanması mümkün bulunmaktadır.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

İçerik 2:

 

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü

 

 

 

 

Sayı

:

E-97895701-155[2020/128]-277577

30.03.2021

Konu

:

Damga Vergisi

 

 

  

İlgi (a) ve (b)'de kayıtlı özelge talep formlarınız ve eklerinin incelenmesinden, şirketiniz ile … Denizcilik Hizmetleri Ltd. Şti. arasında …/…/2021 tarihinde imzalandığı belirtilen "… Sözleşmesi" başlıklı kağıdın 488 sayılı Damga Vergisi Kanununa ekli (2) sayılı tablonun IV/42 fıkrası uyarınca damga vergisinden istisna olup olmadığı hususunda Başkanlığımızdan görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

 

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu; 3 üncü maddesinde, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu; 4 üncü maddesinde, bir kağıdın tabi olacağı verginin tayini için o kağıdın mahiyetine bakılacağı ve buna göre tabloda yazılı vergisinin bulunacağı, kağıtların mahiyetlerinin tayininde, şekli kanunlarda belirtilmiş olanlarda kanunlardaki adlarına, belirtilmemiş olanlarda üzerlerindeki yazının tazammun ettiği hüküm ve manaya bakılacağı, mahiyeti tayin edilmek istenen kağıt üzerinde başka bir kağıda atıf yapılmışsa, atıf yapılan kağıdın hükümlerine nazaran iktisap ettiği mahiyete göre vergi alınacağı; 9 uncu maddesinde, bu Kanuna ekli (2) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisinden müstesna olduğu; 10 uncu maddesinde, damga vergisinin nispi veya maktu olarak alınacağı, nispi vergide, kağıtların nevi ve mahiyetlerine göre, bu kağıtlarda yazılı belli paranın, maktu vergide kağıtların mahiyetlerinin esas olacağı, belli para teriminin, kağıtların ihtiva ettiği veya bunlarda yazılı rakamların hasıl edeceği parayı ifade edeceği hükümleri yer almaktadır.

 

Anılan Kanuna ekli (1) sayılı tablonun ''I-Akitlerle ilgili kâğıtlar'' başlıklı bölümünün A/1 fıkrasında, belli parayı ihtiva eden mukavelenameler, taahhütnameler ve temliknamelerin; A/3 fıkrasında ise kefalet, teminat ve rehin senetlerinin nispi damga vergisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Aynı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun "IV-Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün (42) numaralı fıkrasında ise, Türk Petrol Kanunu kapsamında petrol hakkı sahiplerinin petrol arama ve üretim faaliyetlerine ilişkin olarak düzenlenen sözleşmelerin damga vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır.

 

Diğer taraftan, 6491 sayılı Türk Petrol Kanununun 2 nci maddesinin (b) bendinde, "arama"nın, araştırma, arama sondajı ve tespit sondajı faaliyetlerini; (t) bendinde, "petrol"ün, ham petrol ve doğal gazı; (v) bendinde, "petrol hakkı"nın, araştırma izni, arama ruhsatı veya işletme ruhsatından doğan haklardan herhangi birini; (gg) bendinde, "üretim"in, üretim sondajı ve geliştirme faaliyetlerini, petrolün çıkarılmasını, ön işlenmesini, saha dâhilinde veya civarında depolanmasını, bu depolara, iletim hattına veya rafineriye boru hattı ve diğer vasıtalarla taşınmasını ifade edeceği hükmü yer almaktadır.

 

Buna göre, şirketinizin petrol hakkı sahibi olduğunun ve şirketiniz ile … Denizcilik Hizmetleri Ltd. Şti. arasında imzalanan "… Sözleşmesi" başlıklı kağıda konu işin 6491 sayılı Kanunun 2 nci maddesinde tanımlanan petrol arama ve üretim faaliyeti kapsamında olduğunun, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından alınacak bir yazı ile tevsiki koşuluyla, söz konusu kağıda 488 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun IV/42 numaralı fıkrası uyarınca damga vergisi istisnası uygulanması mümkün bulunmaktadır.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

Sayfalar